Zirve Bölümlerdendir..
"Yağız'ı yalnız bırakmamak için geldim!"
Fazilet: Ağlama artık annecim, hadi ağlama artık sil gözyaşını. Hadi, hadi artık topla kendini annecim. Bak ben senin arkandan ağlarken bir musibetle o uçaktan ineceğin varmış gördün mü? Bak kısmet değilmiş gitmek. Hadi topla kendini artık tamam. (O an papatyayı fark eder.) Bu papatyalar nereden çıktı? Kız sana diyorum papatyalar nereden çıktı diyorum? Nereden buldun bunları? Kimle geldin kız sen buraya? O şey yoktu burada, o camgöz! Seni gördüm bir baktım o da burada.
Hazan: Ben buraya kimseye hesap vermeye gelmedim. Ben buraya vicdanım için, Sinan'ı merak ettiğim için, Yağız'ı yalnız bırakmamak için geldim.
Fazilet: Deli deli konuşma kız! Bir tokat daha mı yedireceksin adama?
Hazan: O adam o tokadı atmayacaktı anne!
Fazilet: Hazan! Hazan sen buraya Sinan için geldin tamam mı! O uçaktan da Sinan için indin bu kadar.
Hazan: Sinan için yüreğim ağzımda, burnu kanasın istemezdim. Ama beni daha fazla zorlama anne ben buraya niye geldiğimi çok iyi biliyorum.
Fazilet: Kız ne oldu sana? Ne oldu sana, dün böyle değildin sen? Ne oldu o tokattan sonra ne oldu sana?
Hazan: O adam o tokadı atmayacaktı!
...
"Tek başına taşımana izin vermeyeceğim."
Hazan: Biliyorum şu an hayatını kurtardığını değil bambaşka şeyleri düşünüyorsun. Ne hissettiğini anlayabiliyorum. Yani senin kadar olmasa da o kaza haberini duyunca, ben de kendimi suçladım. Ama bizim suçumuz değil Yağız. Biz-
Yağız: Biz ne Hazan? Neyiz biz? Biz diye birşey yok!
Hazan: O anlamda söylemedim-
Yağız: Biz kimiz ben söyleyeyim mi sana? Ben o adamın abisiyim, sense kardeşimin, makinelere bağlı yaşayan o adamın, eski sevgilisisin. Sinan'ın geçmişinden bir parçasın, busun benim için, bu kadarsın. Az önce kalbi avuçlarımda olan o adamın-
Hazan: İkimiz de ne yapmaya çalıştığını biliyoruz Yağız. Yine sahilde konuştuğumuz o geceye döndük dimi? Neye inanmıyorsan, ne gerçek değilse onları söylüyorsun yine. O gece yaptığın gibi. Ama bu haksızlık, sana bana değil Yağız kendine haksızlık. Bu ellere haksızlık. Sen bu ellerle o durmuş kalbi yeniden canlandırdın.
Yağız: Ölüyordu, az kalsın ölüyordu. Avuçlarımın arasından kayıp gidiyordu.
Hazan: (Yağız'ın ellerini tutarak..) Ve sen bu ellerinle onu hayata geri döndürdün. Buna izin vermeyeceğim Yağız. Tek başına kendini suçlamana izin vermeyeceğim.
Yağız: Seni mi suçlayayım? Seni mi suçlayayım Hazan sen kimsin? Bugün varsın, yarın yoksun. Sen istediğin yere çekip gidersin ama ben gidemem. Ben onun abisiyim, sense bir yabancısın hiç kimsesin!
Hazan: Ben şu an sana iyi gelmiyorum sanırım.
Yağız: Sen hiçbir zaman bana iyi gelemeyeceksin!
Hazan: Tamam ben şimdi arkamı dönüp gidiyorum. Ama bugün var yarın yok olsam bile bunu tek başına taşımana izin vermeyeceğim.
Yağız: (Giden Hazan'ın arkasından bakarak..) Özür dilerim..özür dilerim.
Yer imleri