Kavak Yelleri - Bölüm Yorumları

Gerçekten Güven'e karşı aşırı bir baskı var. Burda konu Aslı Güven'e hiç aşık oldu mu, olmadı mı değil. Çünkü burdaki konunun Aslı'nın duygularıyla alakası yok. Burdaki durum tamamen Güven'in duygularıyla ilgili.

Güven'in hesap sormaya hakkı yokmuş, üzülenecek bir durumu da yokmuş, hatta kendisinin de üzülmeye hakkı yokmuş gibi yorumlar yapılıyor. Güven'in basbaya hesap sormaya hakkı var. Neden? Çünkü Güven'in sorduğu hesap "Nasıl Efe'yi seçersin sen!?" olayı değil. Onun kızdığı şey, Aslı'nın Efe'yi seçmiş olamsı da değil. Onun kızdığı ve hesabını sormak istediği şey şu; Güven'e hiçbir zaman ortada bir seçim olduğu söylenmedi.

Aslı ona Efe'yle birlikteyiz dediğinde, Güven'in kendi kendine fısıldadığı gibi yok dediler ona. Efe de, Aslı da olmayacak böyle bir şey dedi. Efe onu sevmiyorum dedi. Hatta bir nevi Aslı'yı Güven'e bıraktı. Bunları yapan Efe'ydi. Aslı Güven'e ben Efe'ye aşığım dedi, evet. Ama aynı zamanda Efe'yle birlikte olmayacağız da dedi.

Güven'in hesabını sorduğu şey bu işte. Aslı'yla Efe'nin aşkını sorgulamıyor o. Ya da nasıl ben varken siz birlikte olabilirsiniz demiyor. Neden aranızda bir şey olabileceğini bana söylemedinizin hesabını soruyor Güven. Çünkü Güven'e göre, Aslı'yla Efe zaten asla olmayacaktı. Güven ve Aslı ise olabilirdi ama. O da bu şansı denemek istedi. Çünkü ona öyle söylenmişti. Çünkü Aslı ve Efe ona öyle söylemişti.

Güven'in duygularına yapılan haksızlık için hesap sormaya hakkı var. Çünkü eğer Aslı Efe'yle birlikte olacağına söyleseydi, bence Güven asla o eve geri dönmezdi. Güven konağa döndü; çünkü Aslı ve Efe zaten olmayacak, belki ben Aslı'yı yeniden mutlu edebilirim diye düşündü. Tekrar söylüyorum, ona böyle söylendi. Aslı "Ben Efe'yle olmayacağım" deyip, sonra onu konağa çağırıp, sonra da birkaç gün sonra "Ben Efe'yle birlikteyim" dedi. Burda tartıştığımız şey Aslı'nın ne hissettiği değil. Güven'e ne söylendiği.

Aslı Efe'yi seviyor olabilir, hep onu sevmiş de olabilir. Ama Güven'e yapılan bir haksızlık var. Bu açık ve net. Sırf Güven'i sevmediği için bunu kimse göz ardı edemez.

Alıntı:

---

portakal123 Nickli Üyeden Alıntı

Gerçekten Güven'e karşı aşırı bir baskı var. Burda konu Aslı Güven'e hiç aşık oldu mu, olmadı mı değil. Çünkü burdaki konunun Aslı'nın duygularıyla alakası yok. Burdaki durum tamamen Güven'in duygularıyla ilgili.

Güven'in hesap sormaya hakkı yokmuş, üzülenecek bir durumu da yokmuş, hatta kendisinin de üzülmeye hakkı yokmuş gibi yorumlar yapılıyor. Güven'in basbaya hesap sormaya hakkı var. Neden? Çünkü Güven'in sorduğu hesap "Nasıl Efe'yi seçersin sen!?" olayı değil. Onun kızdığı şey, Aslı'nın Efe'yi seçmiş olamsı da değil. Onun kızdığı ve hesabını sormak istediği şey şu; Güven'e hiçbir zaman ortada bir seçim olduğu söylenmedi.

Aslı ona Efe'yle birlikteyiz dediğinde, Güven'in kendi kendine fısıldadığı gibi yok dediler ona. Efe de, Aslı da olmayacak böyle bir şey dedi. Efe onu sevmiyorum dedi. Hatta bir nevi Aslı'yı Güven'e bıraktı. Bunları yapan Efe'ydi. Aslı Güven'e ben Efe'ye aşığım dedi, evet. Ama aynı zamanda Efe'yle birlikte olmayacağız da dedi.

Güven'in hesabını sorduğu şey bu işte. Aslı'yla Efe'nin aşkını sorgulamıyor o. Ya da nasıl ben varken siz birlikte olabilirsiniz demiyor. Neden aranızda bir şey olabileceğini bana söylemedinizin hesabını soruyor Güven. Çünkü Güven'e göre, Aslı'yla Efe zaten asla olmayacaktı. Güven ve Aslı ise olabilirdi ama. O da bu şansı denemek istedi. Çünkü ona öyle söylenmişti. Çünkü Aslı ve Efe ona öyle söylemişti.

Güven'in duygularına yapılan haksızlık için hesap sormaya hakkı var. Çünkü eğer Aslı Efe'yle birlikte olacağına söyleseydi, bence Güven asla o eve geri dönmezdi. Güven konağa döndü; çünkü Aslı ve Efe zaten olmayacak, belki ben Aslı'yı yeniden mutlu edebilirim diye düşündü. Tekrar söylüyorum, ona böyle söylendi. Aslı "Ben Efe'yle olmayacağım" deyip, sonra onu konağa çağırıp, sonra da birkaç gün sonra "Ben Efe'yle birlikteyim" dedi. Burda tartıştığımız şey Aslı'nın ne hissettiği değil. Güven'e ne söylendiği.

Aslı Efe'yi seviyor olabilir, hep onu sevmiş de olabilir. Ama Güven'e yapılan bir haksızlık var. Bu açık ve net. Sırf Güven'i sevmediği için bunu kimse göz ardı edemez.

---

altina imzami atiyorum:good:

Benim yorumuma karsilik yorumlar yapilmis. Onlari cevapliyacaktim, ama gerek kalmamis.
Herseyi güzel anlatmissin. Klavyene saglik!

Dedigin gibi problem Aslinin Efeyi sectigi degil, zaten herkes biliyordu Efenin secilecegini.
Ama konu Güvene haksizlik yapildigi, neyse ikinci kez yazmama gerek yok. Herseyi yazmissin!:good:

Herkese iyi yorumlar..

Alıntı:

---

Behlul&Nihal<3 Nickli Üyeden Alıntı

Yazmayacagim dedim kendime, ama bazi yorumlari görunce kendimi tuttamadim. Nedense herkeste bir Güveni kötüleme politikasi var. Asli Güvene hic asik olmadi denmis, buna katilmiyorum.
Asli Güvene asik olmasaydi, Güven gitmeye kalktiginda onu durup ilan-i ask etmezdi - onu gectim bu kiz Güvenle Kanadaya bile gitmeye raziydi. Neden? Sirf onu kaybetmemek icin. Insan sevmedigi saymadigi biri icin öyle sey yapmaz.

Suan ben tek suclu olarak Asliyi göruyorum. Efedede var suc. Hem Güvene sevmiyorum diyor, onu umutlandiriyor. Sonra yaptigina bakarmisiniz? Bana Efeyi savunmaya gecmeyin cünkü burda suclu. Efe degilmiydi Tayfuna Asliyi mutlu edecek kisinin Güven oldugunu diyen. Efede Güveni Asliya dogru bir adim yaklastirdi, bile bile.

Aslida umut vermedi denmesin. Asli Güvene biraz zamana ihtiyacaim var demis. Bu ne demek oluyor? Güven hep o zamani bekledi, Asli icn neler yaptigi ama karsilastigi sonuca bakinca yine üzulen o oldu.
Hem Aslida öyle bir "umut" yoksaydi ne diye getiriyor Güveni? Ne güzel hayatini kurmus, gül gibi geciniyordu. (Zor olsada)

Demek istedigim burda Güvene kizmak cok yanlis. Güven basta gitti, sirf Aslinin mutlugu icin. Onu geri getirende, umut verende Asliliydi!

Ha sunuda söylemeden gecemeyecegim. Biri demiski Güven Asliya hic resimlerden - o odadan bahsetmemis. Bende size soruyorum; Efe Güvenin mektupdan niye hic bahsetmedi?

---

arkadasım elbette ben de güvene biraz haksızlık yapıldığını düşünüyorum haklısın bu konuda...ama şöyle bir gercek var bunu kimse unutmasın...güven değil miydi aslının kitaplarının arasında efenin fotoğraflarının bulunduğunu bilen, güven değil miydi aslıya duvarlarını hiç yıkmadın yıkmadın diye bagıran, güven değil miydi aslıya her baktığımda efeyi görüyorum diyen....güven değil miydi aslının resimlerini efenin odasında gören güven değil miydi 3.sezonda aslının efe için tuvaletlerde agladığını gören,, güven değil miydi aslının gene 3.sezonda efenin yasadığına inanıp güvenden uzaklasan ve öldüğüne tekrar inanıp güvene surat asmalar güveni dıslamalar güvene terslenmeler.......yahu güven zaten bastan beri biliyordu aslıyla kendisinin arasında hep efenin hayaleti vardı efe varken güven kendisinin saansı olmadığını bilmiyor muydu biliyordu....güven zaten efe varken aslıyı kaybedeceğini biliyordu o yüzden aslıyla efeyi bulusturmakta terddüt etti....tamam güvene haksızlık yapıldı biraz ama güven de bunları bile bile lades dedi o yüzden aslıyla efeye kimse yüklenmesin lütfen güven bile bile aslının pesinden kostu gözlerini kapamasaydı güven de...peh efe sevmiyorum demiş aslıyı eee peki sence neden efe güvenle aslı için kapışıp durdu güven bunu akıl edemicek kadar niye gözlerini kapıyor...efe değil miydi aslı için güvenle kapısan efe sevmiyorum aslıyı dedikten sonra ne kadar ugrastı aslı için canını ortaya koydu aslı için güvenle kapıstıu neden acaba bunları güven düşünemiyor...güven neden aslının kendisine ask anlamında karsılık vermediğini neden akıl edemiyor oysa efe olmasaydı güvenin pesinden kosabilen güvene efe yokken umut verebilen aslı efe varken güven için zerre kadar bişey yapmıyor acaba neden diye akıl edemiyor güven....aslında güven de biliyor ama inkar ediyordu....güven zaten efeye ne demişti biz birbirimize benziyoruz....ee 3.sezonda da güveni hep efeye benzettiler bu ne demek sence arkadasım....yani aslı eger güven efeye benzemesydi güvenle olmayacaktı anlamına geliyor ki güven efenin hayaletiyle basa cıkamamıs aslının hala efeye asık olduğunu biliyordu ki aslı güvene anlatmıstı efeyi hala sevdiğini asık olduğunu ve bunları içini güvene dökerek anlatmıstı....güven neden bunları düşünemiyor...güven efenin hayaletiyle basa cıkamamıs adam sence akıl etmesi gerekmez miydi gerceğiyle basa cıkamayacagını bir de efeyle kapısmaya kalkıstı....güvene biraz haksızlık yapıldı ama güven de bunları bile bile lades diyerek kendi acısını hazırlamıs oldu.....

Alıntı:

---

portakal123 Nickli Üyeden Alıntı

Gerçekten Güven'e karşı aşırı bir baskı var. Burda konu Aslı Güven'e hiç aşık oldu mu, olmadı mı değil. Çünkü burdaki konunun Aslı'nın duygularıyla alakası yok. Burdaki durum tamamen Güven'in duygularıyla ilgili.

Güven'in hesap sormaya hakkı yokmuş, üzülenecek bir durumu da yokmuş, hatta kendisinin de üzülmeye hakkı yokmuş gibi yorumlar yapılıyor. Güven'in basbaya hesap sormaya hakkı var. Neden? Çünkü Güven'in sorduğu hesap "Nasıl Efe'yi seçersin sen!?" olayı değil. Onun kızdığı şey, Aslı'nın Efe'yi seçmiş olamsı da değil. Onun kızdığı ve hesabını sormak istediği şey şu; Güven'e hiçbir zaman ortada bir seçim olduğu söylenmedi.

Aslı ona Efe'yle birlikteyiz dediğinde, Güven'in kendi kendine fısıldadığı gibi yok dediler ona. Efe de, Aslı da olmayacak böyle bir şey dedi. Efe onu sevmiyorum dedi. Hatta bir nevi Aslı'yı Güven'e bıraktı. Bunları yapan Efe'ydi. Aslı Güven'e ben Efe'ye aşığım dedi, evet. Ama aynı zamanda Efe'yle birlikte olmayacağız da dedi.

Güven'in hesabını sorduğu şey bu işte. Aslı'yla Efe'nin aşkını sorgulamıyor o. Ya da nasıl ben varken siz birlikte olabilirsiniz demiyor. Neden aranızda bir şey olabileceğini bana söylemedinizin hesabını soruyor Güven. Çünkü Güven'e göre, Aslı'yla Efe zaten asla olmayacaktı. Güven ve Aslı ise olabilirdi ama. O da bu şansı denemek istedi. Çünkü ona öyle söylenmişti. Çünkü Aslı ve Efe ona öyle söylemişti.

Güven'in duygularına yapılan haksızlık için hesap sormaya hakkı var. Çünkü eğer Aslı Efe'yle birlikte olacağına söyleseydi, bence Güven asla o eve geri dönmezdi. Güven konağa döndü; çünkü Aslı ve Efe zaten olmayacak, belki ben Aslı'yı yeniden mutlu edebilirim diye düşündü. Tekrar söylüyorum, ona böyle söylendi. Aslı "Ben Efe'yle olmayacağım" deyip, sonra onu konağa çağırıp, sonra da birkaç gün sonra "Ben Efe'yle birlikteyim" dedi. Burda tartıştığımız şey Aslı'nın ne hissettiği değil. Güven'e ne söylendiği.

Aslı Efe'yi seviyor olabilir, hep onu sevmiş de olabilir. Ama Güven'e yapılan bir haksızlık var. Bu açık ve net. Sırf Güven'i sevmediği için bunu kimse göz ardı edemez.

---

Ağzına sağlık arkadaşım.düşüncelerimi yazıya dökmüşsün.Ben sadece şöyle düşünüyorum.Güven bu ikisini zaten birleştirmek istedi.Geri dönmeyi kendisi istemedi ki.Keyifleri geldi hadi canım biz beraberiz hadi git.keyifleri kaçtı Güven gel.Bunu kimse kendisine yapılsın istemez.Bence Aslı Güvenin sevgisini hak etmiyor.Bunu geçmişte bir Aslı-Efe fanı olarak söylüyorum.Biraz öz eleştri lütfen.Aslı resmen Güveni parmagında oynattı.Bu çok açık..

Aslı kime daha yakışır, kim haklı kim haksız ,emek mi aşk mı, güven mi efe mi ,en yakışan çift kim olaki sorularının cevapları artık dizinin ciddi ciddi önüne geçti.. :bilmimhaftada bir aslı kimle olsun anketleri de zaten izleyicinin heyecanını bilen kanal tarafından piyasa sürülüyor..:kahvene zaman bitecek bu durum bilmiyorum ama diyelim ki dizi mayıs gibi bitecek o zaman aslı ve efenin vuslata ermesi için 15 bölüm kadar bişey kalmış demektir. Bakkal hesabı bu 15 bölümün kafadan 5 bölümü hastalığı iyileştirme ve özgenin mine deniz ikilisinin başına çorap örmesi diyelim.. efe iyileşti kafaya bi haller oldu,o yokken güvenle denizin aslıyla yaşadıklarına taktı ,yetmedi hayal gerçeği 2 bölüm….3 bölüm minenin riskli doğumu olsun,3 bölüm de sabuncuların aslıyı kaçırması etti 13…1 bölüm bayram seyran kafa tatili..14..1 bölüm de finalde düğün hazırlıkları, sevgi yumağı..oldu bitti maşallah..:img-yes:

Yani demem o ki özellikle efe aslı destekçileri sözüm size..dizi bitmesin seneye de devam etsin deyip durmayalım..zira aslı ile efenin ARTIK mürüvvetini görebilmek için bu sene bu dizi bitmeli..sonra efe ölcek deyip durmayın…hastalık konusunun 15 bölümde çözümlenememesi yetmedi üstüne efenin ölmesi dizi tarihinin kabul edebileceği bir şey değil..15 bölüm hastane sponsorluğunda bitkin efe bu diziye anca zarar verir.. O yüzden sanıyorum üç aşağı beş yukarı benim yukarıdaki dizi bölümleri dağılımı gibi olur..

Zaten anladığım kadarıyla oyunculara da artık bıkkınlık geldi..Her şeyi tadında bitirmek gerek..kaldı ki karakterler de oyuncuların üstüne çok pis yapıştı..rahat bırakalım çocukları…:img-wink:

Tüyo,özet ve fragmandan haberdar olmadan bölümü izlemek isten izleyicilere saygı duyuyor ve 150.bölüme dair ağır spoiler içeren temennime geçmek istiyorum..:icon_whis

Spoiler İçermektedir

Güvenin,aslı efe ilişkisinde sürprize yardım eden çöpçatan kadrosundan oyuna dahil olmasının her ne kadar gerçek dünyada bir geçerliliği olmasa da dizidir bu dizi diyor güven arkadaşımıza buradan teşekkürlerimizi sunuyoruz.:img-yes:.efe güvene her şeyi itiraf ettikten sonra güvenin birden bunlara kol kanat germesi aslı ve çevresindekiler tarafından nasıl yorumlanacak?..efe kemoterapi görürken saçları ne olcak?..muhtemelen bölüm sonu aslının efenin ölümcül hastalığını öğrenmesi neticesinde ağlayarak öpüşmesiyle bitecek..ama o zamanı durduran sürpriz ne???....sevgiliye romantiklik yaparken bir film şeridi gibi hayatlarını projeksiyonda seyrettirme sürprizi olmaz..o jokeri deniz aslıya başlarda kullanmıştı….zamanın durması lafının ısrarla geçtiği dönmedolaba gideceklerse bööö yani..:bilmimadam hasta hasta onlar için kapatılan özel lunaparka mı gitcek?...zamanın durması sanıyorum flashforwarda bi gönderme olabilir..paralel evrende kaza olmadan önce yaşanacakları hayal ediyor olabilirler..
ama benim kişisel temennim aslının ÖBGZ Aylin gibi süslenip püslendirilip hastaneye getirtilmesi neticesinde odada hasta ve bitkin efeyi görüp gerçeği anlaması , odanın her bi yerinin güvenin sayesinde bunların geçmişine dair ne kadar anı yüklü fotoğraf oyuncak takım taklavat varsa doldurulması ve odaya pihnaninin giriş yaparak onlar için bestelenmiş şarkıyı çalmaları..neticesinde efenin sevgi sözleri, aslının haykırışları ve efenin gözlerini yumduğunda yamacına kıvrılıp bir kuğu gibi yatan aslının görüntüsü..
Not: yazar burada direk greys anatomy birinci sezon finali dennynin hastane odasında ölümünden ve izzienin durumundan esinlenmiştir..ama benim temennimde efe ölmüyor..sadece bayılıyor..sonra artık bunlar alternatif tıp,biyoenerji,buda rahibi, olmadı sübhanekeyi tersten okuyan teyze bulup efeyi iyileştiriyorlar..

Başlıkta çoğu kişi Güven'in hesap sormaya bir şeylerin nedenini sormaya hakkının olmadığını söylemiş nerdeyse..Aslı ve Güven ilişkisinin büyük olduğunu vazgeçilemeyecek bir aşk olduğunu söyleyemem fakat aralarında bir şey yaşandı ve Aslı ona umut vererek geri konağa çağırdı bu durumda hangi erkek olursa olsun Aslının zamana ihtiyacı var biraz zaman geçsin yine benimle olur düşüncesine kapılırdı.Ben bu durumda Güven'i suçlu bulmuyorum çünkü suçlu değil...
Geçen bölümün sonunda Güven'in dediği Benim yolum doğru yanlış olan ne ? repliği aslında Güven'in ruh halini anlatmaya yetiyor.Suçlu olan bana göre Güven'e umut veren Aslı ve bin kere seviyor musun sorusuna sevmiyorum diye cevap veren Efe'dir.
Güven zaten Aslının Efe'yi sevdiğini onu unutamayacağını biliyordu.Ve bunun için Aslıyı kendinden soğutup gitmişti.Zaten Güven Aslının Efeye olan aşkının hesabını sormuyor ona söylenen bunca yalanın hesabını soruyor.Gözünün içine baka baka Efe her defasında Aslıyı sevmediğini ifade etti.Bu durumda Efe'nin gizli odasında ki resimlere eski arkadaşı işte dostu fotoğraflarının asılı olması normalden başka hangi anlamlar yükleyebilirdi ki..Kimse bu durumda seviyor ama bana yalan söylüyor diyemezdi.Bölüm tüyolarını da okudum.Efe ve Güven'i eskisi gibi arkadaş yapmaya çalışacaklar heralde.Güven çok sevdiği kadına sürpriz hazırlaması için Efe'ye yardım ediyor.Bu durum gerçekten Güven açısından çok zor.Göz göre göre ikisinin birleşmesini sağlıyor.Bu durumda bile şurada Güven kötü adam ilan edlirse şaşırırım gerçekten..

Objektif olarak baktığımda benim dizi de gördüklerim bunlar.Ne ae ilişkisini severim ne de ag'yi ama baktığım zaman şu an da tek bir haklı var dizi de o da Güven...

Alıntı:

---

gazili Nickli Üyeden Alıntı

diğer yorumları okuduğum zaman birşeyi tekrar fark ettim. bende 3. sezonu sezon finali ve efenin göründüğü bölümler haricinde seyretmedim. (bütün bölümleri netten takip etmiş bulunuyorum ky arada sırada denk gelince seyrederdim ama efenin diziden ayrılmasıyla ve dönmesiyle birlikte yani tamamen dağhan etkisi ilk iki sezon bölümlerini seyrettim:img-tomat). (ki 94.bölüm favorilerimden eskimeyen ve hep taze kalıcak yaraların anlatıdığı)122.bölümden itibaren izlediğim 4.sezondan ag, eski bölümlerinden yine hatırladığım 1. sezon ad ilişkisinin zamanlarından az çok aslının bu iki ilişkisi hakkında fikrim var. aslı bu iki ilişkisinde de hep egemen aslı.. çünkü öyle olmak istiyor kendini karşı tarafa asla ve asla tam olarak bırakmıyor. sorgulayıcı ve güçlü taraf hep aslı.her zaman kontrollü ve asla ipleri elinden bırakmıyor. karşısındakilerde bunu isteyerek yada istemeyerek kabullnmişler. aslı, aslı, aslı hep aslı var. aslının müdaheleleri aslının yönlendirmeleri ne biliyim aslı ne isterse o kısacası ve bu şekilde sürüncemede kalan gel gitler...

ama ae:img-in_lo asla öyle diğil (bu paragrafta tarafsız yorum yaptığımı belirtmek istiyorum kesinlikle gördüklerim bunlar) aslı ve efeyi farklı kılan şeyde bu zaten. aslı en başından beri efeye herşeyiyle teslim olmuş durumda.. bu dünyada gerçekten güvendiği tek erkek hep efe olmuş çünkü... aslının da söylediği gibi 'sen zaten beni hep mutlu ediyorsun' efe aslıyı hayatı boyunca hep mutlu etmiş.. ki 5 yaşından beri beraber büyüdüklerini düşünürsek efe aslının herşeyi.. önceden arkadaş olarak sonrada gerçek aşkı olarak aslıyı tamamlayan tek şey efe:img-in_lo efenin kaybolmasının ardından aslının kişiliğinin tamamen değişmesinin asıl sebebide bu.. aslı sadece sevgilisini kaybetmemişti geçmişini ve geleceğinide katbetmişti o kazada.. 'o yapıyorsa vardır bir nedeni' diyebilicek kadar gözü kapalı, sorgusuz sualsiz teslim olabilicek kadar sadece efeye aşıktı çünkü.. sadece ve sadece efenin bunu hak ettiğine inanmıştı hep..:img-in_loasla kontrollü olmadı efenin yanında, onu inciticek bişey yapmicağından o kadar emindi ki buna gerek görmedi hiç:img-in_lo aralarındaki o mükemmel kimyanın en büyük nedenide budur bence...bu aşkı gerçek kılan..

masal sahnesi sanki bunların gerçekliğini ispatlar gibiydi:img-in_loaslının efe ona sarıldığında ki gözleri kapalı o nefes alışı.. sanki gerçekten yıllar sonra tekrar nefes alabiliyorum der gibiydi:img-in_loo kadar fazla ayrıntı vardı ki vay be dedim cidden isteyince oldurabilen senerastlerimz varmış işte... orjinalin tekrar dönüşü...

kısacası sevgili yorumdaşlar aslı&efe diyorum başkada birşey demiyorum:love05: bundan sonra güven falan filan yanii sadece teferruattır...

---

yorumunun tamamı mükemmel bu kısımları mükemmel ötesi:good:
çok güzel bir noktaya değinmişsin.. yorum yapan birçok insan burda bunu anlatmaya çalışıyordu ama kimse senin kadar iyi anlatamamıştı bu durumuu..dediğin gibi ad ag aşkında önde olan hep aslıydı.. aslı onlarda birşeyleri değiştirmeye çalışıyordu.. herşeyi kendisi yönetiyordu.. ama æ de hiçbir zaman öyle olmadı..efeyi değiştirmeye çalışmadı kendini efeye bıraktı.. ona o kadar çok güveniyorduu..eğer yıllarca ortadan kaybolan efe değilde güven veya deniz olsaydı bence sonucu böyle olmazdı. aslı bu kadar sessiz kalmazdı bu duruma.. efenin geçerli bir sebebinin olduğundan adı gibi emin. bu yüzden efeyi sıkboğaz etmiyor. aslı efeye aşık olmasının yanında ayrıca efeye çok büyük saygı ve güven besliyor.. efe ne yaparsa yapsın bir bildiği vardır demesini biliyor..æ aşkında ben bunu seviyorum..
bu çift, aşkı gerçekten iliklerimize kadar hissettiriyor:img-in_lo

Alıntı:

---

portakal123 Nickli Üyeden Alıntı

Gerçekten Güven'e karşı aşırı bir baskı var. Burda konu Aslı Güven'e hiç aşık oldu mu, olmadı mı değil. Çünkü burdaki konunun Aslı'nın duygularıyla alakası yok. Burdaki durum tamamen Güven'in duygularıyla ilgili.

Güven'in hesap sormaya hakkı yokmuş, üzülenecek bir durumu da yokmuş, hatta kendisinin de üzülmeye hakkı yokmuş gibi yorumlar yapılıyor. Güven'in basbaya hesap sormaya hakkı var. Neden? Çünkü Güven'in sorduğu hesap "Nasıl Efe'yi seçersin sen!?" olayı değil. Onun kızdığı şey, Aslı'nın Efe'yi seçmiş olamsı da değil. Onun kızdığı ve hesabını sormak istediği şey şu; Güven'e hiçbir zaman ortada bir seçim olduğu söylenmedi.

Aslı ona Efe'yle birlikteyiz dediğinde, Güven'in kendi kendine fısıldadığı gibi yok dediler ona. Efe de, Aslı da olmayacak böyle bir şey dedi. Efe onu sevmiyorum dedi. Hatta bir nevi Aslı'yı Güven'e bıraktı. Bunları yapan Efe'ydi. Aslı Güven'e ben Efe'ye aşığım dedi, evet. Ama aynı zamanda Efe'yle birlikte olmayacağız da dedi.

Güven'in hesabını sorduğu şey bu işte. Aslı'yla Efe'nin aşkını sorgulamıyor o. Ya da nasıl ben varken siz birlikte olabilirsiniz demiyor. Neden aranızda bir şey olabileceğini bana söylemedinizin hesabını soruyor Güven. Çünkü Güven'e göre, Aslı'yla Efe zaten asla olmayacaktı. Güven ve Aslı ise olabilirdi ama. O da bu şansı denemek istedi. Çünkü ona öyle söylenmişti. Çünkü Aslı ve Efe ona öyle söylemişti.

Güven'in duygularına yapılan haksızlık için hesap sormaya hakkı var. Çünkü eğer Aslı Efe'yle birlikte olacağına söyleseydi, bence Güven asla o eve geri dönmezdi. Güven konağa döndü; çünkü Aslı ve Efe zaten olmayacak, belki ben Aslı'yı yeniden mutlu edebilirim diye düşündü. Tekrar söylüyorum, ona böyle söylendi. Aslı "Ben Efe'yle olmayacağım" deyip, sonra onu konağa çağırıp, sonra da birkaç gün sonra "Ben Efe'yle birlikteyim" dedi. Burda tartıştığımız şey Aslı'nın ne hissettiği değil. Güven'e ne söylendiği.

Aslı Efe'yi seviyor olabilir, hep onu sevmiş de olabilir. Ama Güven'e yapılan bir haksızlık var. Bu açık ve net. Sırf Güven'i sevmediği için bunu kimse göz ardı edemez.

---

ben bu yorumun altına imzamı atıyorum.
sadece bende bikaç şey eklemek istiyorum..

güven çok büyük bi fedakarlık yapıp sevdiği kızı arkasında bırakmıştır ne için sadece o kızın mutluluğu için eski aşkıyla kavuşmaları için..
çünkü güven biliyordu ki eğer aslı yı bırakıp gitmese aslı bi tercih yapma durumuna düşecek ve bu onu yıpratacak.. bu yüzden güven kendi duygularını hiçe sayıp onları birbirlerine bırakıp çekip gitmiştir...

peki ya sonra.....

bi şekilde aslı yla yeniden karşılaştılar.. ama güven yine aslı yı hastane odasında bırakıp gitti...

peki aslı ya ne demeli efe ile arasında bişey olmayacağına inandığı için güveni geri gelmesini istedi tamam belki güvene aramızda tekrar bişeyler başlayabilir demedi...
güvene söylediği şey efe ile asla birlikte olamayacakları ve aynı zamanda da zamana ihtiyacı olduğu idi...

güven e buda yetmedi gidip efe ile de konuştu efe de aslı yı sevmediğini söyledi..
bunun sonucunda güven sabırla seviğinin iyileşmesini tekrar eski günlerine dönmelerini bekledi..
tam herşey yoluna girmeye başlıyoken de bu aslı-efe ikilisinden hiç hak etmediği bi darbe yedi... evet güven bunların hiçbirini hak etmedi..

hatta bana kalırsa aslı güvenle resmen oynadı mutsuz du güvene ihtiyaç duydu çünkü aslının en kötü dönemlerinde güven onu iyileştirmişti sevgisiyle bence yine aynı şeyi bekledi güvenden....

güven aslı ya söylediği herşeyde haklı hatta az bile söyledi biraz empati kurup kendimizi güvenin yerine koyarsak nasıl bi haksızlığa uğradığını görebiliriz

Arkadaşlarım bölüm yorumu hakkındaki düşüncelerimi çok güzel anlatmışlar zaten. O nedenle ben başka konulara değinmek istiyorum.

Metin.. 2.sezon da Gönül ve Metin tek başlarına bir diziyi götürebilecek performans sergiliyorlardı. Sırf ikisinin dizisi olsa keyifle izlerim diyordum. Metin gerçekten çok hoş bir karakter ve zamanında çok da güzel kullandılar bu fırsatı. Belki de orjinal dörtlüden çok onun sahnelerine güldüğüm bölümler bile olmuştur. Ama özellikle Gönül'le ilişkileri muhteşemdi. En azından ben doğal ve çok sevimli buluyordum onları. En karamsar bölümlerde bile Metin yada Gönül'ün aralarındaki ufak bir atışma bile diziyi izlenir kılıyordu. Peki şimdi ? Metin neredeyse figüran konumunda geldi. Başlarına kötü bir olay geldiğinde akla gelen insanı oynuyor sanki sadece. Nurgül'le olması da onun ışığını söndürdü. Gönül'den sonra Nurgül yakışmadı Metin'e. Kim olsa yakıştıramayacaktık, Gönül'ün yerine koyamayacaktık. Fakat Metin'in yanında bir kadın olması gerekiyorsa bu Nurgül olmamalıydı. Hiçbir özelliği olmayan, fazlasıyla sıradan bir karakter. Bu nedenle de orjinal sahneler yaratmaları mucize oluyor. Gönül çok duyarlı, anlayışlı hatta kıskanç bir kadındı. Onun yerini kimse dolduramaz zaten ama Nurgül'den iyisi kesinlikle olabilirdi. Ferit Aktuğ muhteşem bir oyuncu. Özellikle vurucu sahnelerde görebiliyoruz bunu. Böyle figüran gibi ortalıklarda dolanıyor olması çok üzücü.

Değinmek istediğim diğer konu ise bu işsiz güçsüz gençlerin lüks yaşamı. İnanılmaz boyutta gerçekçi olmalarını zaten beklemiyorum. Yaptıkları saçmasapan hataları bile ''olsun dizidir'' diyerek görmezden gelebiliyorum. Ama birkaç bölümdür katlanamayacağım hale geldi. İstediğim zor birşey mi gerçekten ? Aslı her bölüm farklı mont farklı bot&çizme giymek zorunda mı ? Zaten aynı pantalonu, aynı tshirtu giymesini beklemiyorum. Fakat mont ve bot gibi giysiler ailesinden para almayan ve çalışmayan bir insanda ne kadar sayıda olabilir ki ? Abartmıyorum Aslı her bölüm ciddi ciddi farklı ayakkabı ve mont giyiyor. Hiçbir geliri yok bu kızın ya ! Atakan'dan harçlık aldığını falan düşünmüştüm bir ara ama onunda işleri zaten çok kötü. Babasından alıyor, senaristler yazdıklarını unuttular desem ailesinin durumu belli verecekleri paranın bu boyutta olması imkansız. Tabi sadece Aslı değil bu durumda olan ama gözüme en çok o batıyor. Küçük Sırlar'a transfer olacak bu gidişle. Umarım bu eleştirileri birileri görüyordur ve bu yaptıkları saçmalıktan vazgeçerler.

bir zamanlar uygulanan kötüleme-karalama politikanın aynısı güven icinde gecerli simdi..
bu durum güveni düsündügümde üzücü zaten digerinin dosyası cok önce kapanmıstı..
artık cok ilgili de degilim acıkcası ne aslıyla ne de sevgilisiyle aslı defteri de kapandı..
olabildigince dibe cekmeyi cok iyi yapar ama senaristler bunu cok iyi biliyoruz öncesinde de..kader yine aglarını ördü demekten baska care yok güvene üzülüyorum..

Tüyolar guzel , Sonunda biri Efenin hastaligini ogreniyor en azindan ve bu kisi Guven... Zaten bekliyorduk boyle birseyii,, Efe bu bolum beni cok uzecek sanirim :img-cray: hastaligi daha cok ilerleyecek ve ben onu bu halde izlemek istemiyorum :icon_sorr umarim fazla uzun surmez Aslinin ogrenmesi..
Veee 150.Bolumun sonu :img-in_lo
AE yine dudak dudaga ! Yine sonu kesin harika olacaktir eminim 4 yil oncesi gibi muhtesem bir sahne olur insallah...
Fragman henuz cikmadi sanirim ben gormedim :/

Alıntı:

---

Behlul&Nihal<3 Nickli Üyeden Alıntı

Ha sunuda söylemeden gecemeyecegim. Biri demiski Güven Asliya hic resimlerden - o odadan bahsetmemis. Bende size soruyorum; Efe Güvenin mektupdan niye hic bahsetmedi?

---

Bu soruya kendi dusuncelerim'le cevap verrim ben...
Oncelikle Efe mektuptan bahsetmedi cunku o mektupun icinde yazan bazi seylerden aslinin haberinin olmamasi gerekti... Orda bir ara Guven 'keske o gizli odaya hic girmeseydim resimleri gormeseydim dedi' eyer efe gosterseydi asli efenin onu sevdigini felan anlayacakti, yada Efe&Guven iliskini ogrenecekti ! Ki asli Guven&Fikret iliskini biliyor daha henuz Fikretin Efe oldugunu bile bilmiyor neden efe mektupu soylesinki!?? Ama Asli Guvenin Efe yuzunden gittigini onun yasadigini bildigi icin gittigini biliyordu.. Efe&Guvenin onceden tanistiklarindan haberi yoktu.. Yani demek istedigim iki tarafada yuklenmeyin,, bence yine agir basan taraf Guven , suclu! Herseyi biliyordu Efenin odasina bile girdi resimleri gordu Efe'nin bir yok ben sevmiyorum lafina hemen inanmamasi gerekti.

Alıntı:

---

portakal123 Nickli Üyeden Alıntı

Gerçekten Güven'e karşı aşırı bir baskı var. Burda konu Aslı Güven'e hiç aşık oldu mu, olmadı mı değil. Çünkü burdaki konunun Aslı'nın duygularıyla alakası yok. Burdaki durum tamamen Güven'in duygularıyla ilgili.

Güven'in hesap sormaya hakkı yokmuş, üzülenecek bir durumu da yokmuş, hatta kendisinin de üzülmeye hakkı yokmuş gibi yorumlar yapılıyor. Güven'in basbaya hesap sormaya hakkı var. Neden? Çünkü Güven'in sorduğu hesap "Nasıl Efe'yi seçersin sen!?" olayı değil. Onun kızdığı şey, Aslı'nın Efe'yi seçmiş olamsı da değil. Onun kızdığı ve hesabını sormak istediği şey şu; Güven'e hiçbir zaman ortada bir seçim olduğu söylenmedi.

Aslı ona Efe'yle birlikteyiz dediğinde, Güven'in kendi kendine fısıldadığı gibi yok dediler ona. Efe de, Aslı da olmayacak böyle bir şey dedi. Efe onu sevmiyorum dedi. Hatta bir nevi Aslı'yı Güven'e bıraktı. Bunları yapan Efe'ydi. Aslı Güven'e ben Efe'ye aşığım dedi, evet. Ama aynı zamanda Efe'yle birlikte olmayacağız da dedi.

Güven'in hesabını sorduğu şey bu işte. Aslı'yla Efe'nin aşkını sorgulamıyor o. Ya da nasıl ben varken siz birlikte olabilirsiniz demiyor. Neden aranızda bir şey olabileceğini bana söylemedinizin hesabını soruyor Güven. Çünkü Güven'e göre, Aslı'yla Efe zaten asla olmayacaktı. Güven ve Aslı ise olabilirdi ama. O da bu şansı denemek istedi. Çünkü ona öyle söylenmişti. Çünkü Aslı ve Efe ona öyle söylemişti.

Güven'in duygularına yapılan haksızlık için hesap sormaya hakkı var. Çünkü eğer Aslı Efe'yle birlikte olacağına söyleseydi, bence Güven asla o eve geri dönmezdi. Güven konağa döndü; çünkü Aslı ve Efe zaten olmayacak, belki ben Aslı'yı yeniden mutlu edebilirim diye düşündü. Tekrar söylüyorum, ona böyle söylendi. Aslı "Ben Efe'yle olmayacağım" deyip, sonra onu konağa çağırıp, sonra da birkaç gün sonra "Ben Efe'yle birlikteyim" dedi. Burda tartıştığımız şey Aslı'nın ne hissettiği değil. Güven'e ne söylendiği.

Aslı Efe'yi seviyor olabilir, hep onu sevmiş de olabilir. Ama Güven'e yapılan bir haksızlık var. Bu açık ve net. Sırf Güven'i sevmediği için bunu kimse göz ardı edemez.

---

Bencede cnm sana tamamen
katılıyorum
Aslı nın efe yi sacmiş olması güveni yaralamadı
Güven gelmeden önce efeyede sordu
Efede aslıyı sevmediğini söyledi
Yni burda mağdur olan güven
Bence ...

Alıntı:

---

portakal123 Nickli Üyeden Alıntı

Gerçekten Güven'e karşı aşırı bir baskı var. Burda konu Aslı Güven'e hiç aşık oldu mu, olmadı mı değil. Çünkü burdaki konunun Aslı'nın duygularıyla alakası yok. Burdaki durum tamamen Güven'in duygularıyla ilgili.

Güven'in hesap sormaya hakkı yokmuş, üzülenecek bir durumu da yokmuş, hatta kendisinin de üzülmeye hakkı yokmuş gibi yorumlar yapılıyor. Güven'in basbaya hesap sormaya hakkı var. Neden? Çünkü Güven'in sorduğu hesap "Nasıl Efe'yi seçersin sen!?" olayı değil. Onun kızdığı şey, Aslı'nın Efe'yi seçmiş olamsı da değil. Onun kızdığı ve hesabını sormak istediği şey şu; Güven'e hiçbir zaman ortada bir seçim olduğu söylenmedi.

Aslı ona Efe'yle birlikteyiz dediğinde, Güven'in kendi kendine fısıldadığı gibi yok dediler ona. Efe de, Aslı da olmayacak böyle bir şey dedi. Efe onu sevmiyorum dedi. Hatta bir nevi Aslı'yı Güven'e bıraktı. Bunları yapan Efe'ydi. Aslı Güven'e ben Efe'ye aşığım dedi, evet. Ama aynı zamanda Efe'yle birlikte olmayacağız da dedi.

Güven'in hesabını sorduğu şey bu işte. Aslı'yla Efe'nin aşkını sorgulamıyor o. Ya da nasıl ben varken siz birlikte olabilirsiniz demiyor. Neden aranızda bir şey olabileceğini bana söylemedinizin hesabını soruyor Güven. Çünkü Güven'e göre, Aslı'yla Efe zaten asla olmayacaktı. Güven ve Aslı ise olabilirdi ama. O da bu şansı denemek istedi. Çünkü ona öyle söylenmişti. Çünkü Aslı ve Efe ona öyle söylemişti.

Güven'in duygularına yapılan haksızlık için hesap sormaya hakkı var. Çünkü eğer Aslı Efe'yle birlikte olacağına söyleseydi, bence Güven asla o eve geri dönmezdi. Güven konağa döndü; çünkü Aslı ve Efe zaten olmayacak, belki ben Aslı'yı yeniden mutlu edebilirim diye düşündü. Tekrar söylüyorum, ona böyle söylendi. Aslı "Ben Efe'yle olmayacağım" deyip, sonra onu konağa çağırıp, sonra da birkaç gün sonra "Ben Efe'yle birlikteyim" dedi. Burda tartıştığımız şey Aslı'nın ne hissettiği değil. Güven'e ne söylendiği.

Aslı Efe'yi seviyor olabilir, hep onu sevmiş de olabilir. Ama Güven'e yapılan bir haksızlık var. Bu açık ve net. Sırf Güven'i sevmediği için bunu kimse göz ardı edemez.

---

Ona bir seçim olacağı söylenmedi çünkü ortada bir seçim yoktu..Olaylar spontane gelişti..Güven, Efe'nin Aslı'nın resmine sarılıp uyuduğunu gördükten sonra ''Aga sen bu kızı madem bu kadar seviyorsun neden 4 yıldır yanında değilsin'' diye sorup nedenlerini öğrenmek yerine pat diye Aslı'nın karşısına çıkardı Efe'yi.
Aslı'nın onu yeniden kaybetme duygusunu,yıkımını yaşamaması için ,Efe'nin kendini yalnızlığa mahkum ettiği 4 yıllık çabası boşa gitti böylece..
Efe ,Aslı'ya olan yoğun hislerine rağmen onu kendisinden uzak tutmak için epey uğraştı..Aslı da yeniden birlikte olmaktan yana ümidini kesmişti zaten..Aslı'nın kaçırılma olaylarından sonra,onu kaybetme korkusuyla birlikte Aslı'nın,onsuz kendini eksik hissetmesine,mutsuzluğuna,gözyaşlarına dayanamadı Efe..Sonuçta o da bir insan yani..İçini yakıp kavuran aşkına teslim oldu ,masalda dediği gibi.

fragmanı begendim ..:good:çok ağlıyacağım bu bölüm belli :img-cray:
efeyle güvenin çok şiddetli tartışacağı belliydi ..:icon_sorr
baya hırpalıyolar birbirlerini.:img-cray:
güven efenin hastalığını saklayacak efe istediği için güvenin durumuda çok kötü.
efenin hastalık durumu kötüye gidiyo bakalım nasıl dayanıcaz efeyi hasta görmeye.
seni kaybettiğim gün hayat benim için durdu aslım..:img-in_lo:img-cray:
senden sonra ben hiçbir şey görmedim hiçbir şey duymadım .:img-in_lo
hiçbir şey hissetmedim..:img-in_lo:img-cray:

Selamlar herkese...
Fragamanı gördüm,özeti okudum ve de bölüm resimlerini gördüm.
Yine güzel bir bölüm izleyeceğimiz düşüncesindeyim umarım haklı çıkarım.Son iki bölümdür gerçekten güzel bölümler izliyoruz yine öyle olur umarım.
Fragmanı beğendim her ne kadar bir tane bile mine&deniz sahnesi olmasa bile güzel sahneler eklenmiş fragmana.Özellikle aslı ve efe nin lunapark sahnesi,efe nin güvene itirafı ve efenin fragmanın sonundaki yere yığılması güzel düşünülmüş.:img-yes:

Efe nin hastalığının ortaya çıkacak olması güzel bir an önce herkes tarafından öğrenilip bu konununda açıklığa kavuşturulması gerektiğini düşünüyorum malum 10 bölümde hastalıkla geçer zaten.:img-wink:

Mine ve denize gelirsem eğer bu bölüm cinsiyet öğreniliyor yani bebişimizin.gerçi biliyoruz biz bebeğin kız olduğunu ama onlarda öğrensinler bari.:img-hyste :img-hyste

Ama özge nin yine bir sorun çıkaracağını zaten biliyoduk yani iki bölüm herşey yolunda gitti ya mutlaka çıkacak bir yerden birşey.:img-tomat

Mine ve lerzanın sahnelerinin bitmemesine çok sevindim bakalım lerzan minnoşa ne tavsiye verecek.:img-yes:

Bölüm resimlerine bittim bu arada aslı ve efe nin dudaklarının birleştiği ve mine ve denizin fotolara bittim.:love05:

Bölümü büyük bir keyfile bekliyorum.:img-yes:

Ne olur moddan çıkalım artık ama ne olur:img-yes:

Diziyi artık eskisi gibi zevkle izleyemiyorum.Netten istediğim kısımları izlemek yetiyor.
Değinmek istediğim nokta; Aslının Güven için söylediklerinin hemen unutulması.Senin birlikte olduğun adamdı ve bir süre önce evlenmeye karar vermişti Güvenle Aslı.Ama simdi hiç sevmemiş gibi direk Efeye yöneltildi.Ben iste en çok durumu beğenmiyorum.Böyle olmamalıydı.Aslı ikisi arasında kalmadı bile.

Güven sıradan değildi değil mi bu sözler artık bana hiç inandırıcı gelmiyor.Efe ortaya çıkmadan önce biz hiç ayrılamayacaktık deyip ağlaması seni sevdiğimi göstermek için daha ne yapmam gerekiyor demesi ve seni böyle görmeye dayanamıyorum çünkü seni çok seviyorum demesi çok saçma o zaman simdiki davranışlarına tamamen ters.Bu sözler söyletilmeyecekti o zaman Aslıya,Aslı ve Efe aşkının devam etmesini düşündüyseler.

Benim 3.sezon izlediğim neydi diye düsünüyorum ve sadece Efe gelene kadar Aslının gönül eğlendirmesi olarak görüyorum.Bir insan seviyorum dediği birini ne çabuk unutur kaldığı yerden devam eder çok saçma ama kavak yellerinde hersey mümkün.


Aslının Efeyi unutmasını kimse beklemiyordu zaten.Tabiki onu hiç unutmayacak.Yapması gereken kalbinin en güzel yerine koyup orda bırakmasıydı.Bence asıl o zaman AE askı efsane olurdu.Simdi AE askının arasına baska bir aşk girmis ve yıllar sonra devam ediliyor.Aslının aşkının gerçekliği yok oluyor böyle bana göre.Tabi ne kadar konurşak konuşalım değişmez.

Birde Güvenin hesap sorma hakkı yok deniliyor ama kesinlikle var.Çünkü ikiside yok deyip kandırdı onu.Ve simdi de hiç birsey olmamış gibi devam ettiklerini açıklıyorlar.Güven tam yerinde tepkiler veriyor.

Herkese iyi yorumlar:img-yes:

Fragmanı beğendim en azından sonunda Efe'nin hastalığını biri öğrenecek bu da bi gelişme olsa gerek.

Efe'nin Aslı'ya hazırladığı süpriz çok anlamlı ve çok güzel olmuş. Ordaki öpüşmede ayrı bi güzel :img-in_lo

Fragmanı izledim. Ağlak bi bölüm geliyor yüksek ihtimal :(

Güven ve Efe tartışıyorlar. Tam tartışma kavgaya dönüşeceği noktada Efe "hastayım ulan, ölüyorum" minvalinde bişeyler diyor Güven'e. Güven donup kalıyor tabii..:img-cray:Efe, Aslı'ya lunaparkta öyle bi sürpriz hazırlıyor ki ölünür! Şimdi lunaparktaki insanları ayarlamış. "Sen yanımda değilken zaman durmuştu" diyor. Efe bunu derken, lunaparktakiler nefes bile almadan duruyorlar. Sonra Aslı ve Efe öpüşmeye başlayınca :img-in_lo lunaparktakiler de hareket ediyorlar, hayatlarına devam ediyorlar. Romantik misin herif?! :img-blush

Bu arada, Efe rahatsızlanıp Tayfun'un yanında alıyor soluğu. Tayfun'u bol bol göreceğiz sanırım. Efe son günlerini yaşıyor gibi gösterilmiş fragmanda. İçim bi tuhaf oldu..

ps: Tüyolar kısmına bakarsanız, 150'nin özeti gibi bişey olmuş yine. :img-wink:

iyi iyigeceler diliyorum herkese..yorumum ne zaman onaylanır kestiremediğim için günaydınlarıda eklim yanına birlik beraberlik olsun diymi yorumdaşlar:happy0064

tabi herkes olayı kendini bağdaştırdığı karakter üzerinden değerlendirdiği için herkes haklı, herkes haksız durumu ortaya çıkıyor..bende bu guruha hemen dahil oluyorum ve yola çıkmak istiyorum..

öncelikle güvenin geçen bölüm son sahnede girmiş olduğu tirip çok abartılıydı ve gereksizdi... 'ama güven kendisine söylenen yalanların hesabını sormasın mıı canım hakkı çocuğun' şeklindeki açıklamalarsa çok zorlama..
güven ortada kendisine kurulmuş bir komplo varmış gibi davrandı. ne efe nede aslı başından beri güven bazlı hareket etmediler ki.. sadece yaşananlar güvene bu şekilde yansıdı.. güven yaşananlardan kendisine göre anlamlar çıkartıp durdu.. zaten kimsenin güveni düşünücek durumuda yoktu. aslı efeyi çözmeye, efede çözülmemeye çalışıyordu o kadar..

karşılaşmadan sonra öyle bir karambol oluştu ki.. sırasıyla: efenin hafızası kayıp mı diğil mi, efe evli mi diğil mi, efe aslıyı seviyor mu sevmiyor mu, efe aslıyı neden istemiyor diye sürüp giden bir liste.. eeee yani güven kendince fedakarlık yapıp kaçıp giderken, efeyi tüm bu olayların içene attı ve ona iylik yaptı öyle mi?? aman ne fedakarlık:kahve



aslı güveni çağarmış, efe güvene sevmiyorum demişmiş.. efe tabiki güvene aslıyı sevmediğini söylicek adamın amacı zaten bu.. herkese en baştada aslıya bunu inandırmak, bunun için evliyim çocuğum var demedimi dedi.. aslı benim için hiçsin sen dedi kendinden uzak tutmak için.. herşeyi yaptı diymi.. şimdi güven gelip sen aslıyı seviyormusun sevmiyormusun cevap ver dedi diye evet seviyorum mu diğcekti.. tabiki hayır..

efe bunları neden yaptı, neden sevdiği kadınada kendine de bunca zaman acı çektirdi işte görülmeyen belkide görülmek istenmeyen bu:bilmim efenin davranışları tutarsızmış gibi lanse edildi ama başından beri amacına uygun davrandı yıllar önce aslının, sevdiklerinin karşısına neden çıkmamışsa yıllar sonra yine aynı sebepten dolayı yaptı tüm bunları..ölücekti çünkü.. aslı sadce efeye göre şekillendi bu süre zarfında, yapıcak başkada bişeyi yoktu zaten..

güvenin olaylara dahil olması sadece efenin teorideki planlarının pratikte o kadarda kolay olmadığını gösterdi bize.. aslıyı deli gibi kıskanan efe duygularıyla davrandı zaman zaman buda kafasını karıştırdı ama tavrından da vazgeçmedi.. ta ki gerçekten aslıyı kaybetmenin eşiğine genen kadar.. bu sabuncular olayı efe için bir patlama noktası oldu mantığını, ölüceği gerçeğini bir kenara attı ve o kadar zamandır direndiği duydularına teslim oldu :img-in_loaşkına sonunda yenildi:img-in_lo


aslıysa zaten en başından beri gayet netti.. ne istediğini biliyordu: efe..
ölümüyle yaşayan bir ölüye döndüğü sevgilisiyle tekrar yaşamaya başlamak istedi.. 'ama ama güvenide sevdi aslı, efe gelincede buruşturup attı ' dicek olanlarada peşinen cevap vermek istiyorum görünen köy kılavuz istemez ki zaten. güven aslının sadece görünürdeki sevgilisiydi, kalbindeki sevgilisi geri dönüncede güven uçup gitmiş oldu:icon_whis

kısaca anlatmaya çalıştığım gerçek şu: efe ve aslının aşk hikayesi ölümcül hastalık engelini bir an için aştığında herşey rayına oturmaya başladı... güvense bunlar yaşanırken gördüklerine aldanarak girdiği çabada cevabını aldı o kadar:kahve

*****güven bu bölümde asıl hayal kırıklığının ne olduğunu yaşıcak.. çünkü bu güne kadar haksız bulduğu, nedensiz aslıyı üzdüğünü düşündüşü efenin haklılığıyla yüzleşicek. neden ağladığını merak ediyorum açıkçası..
başından beri hiç şansı olmadığı gerçeğiyle karşılaştığı için olabilir mi??

saygılar..

Güven'in hesap sorması için,Efe'ye yumruk atması için kendisine verilmiş büyük sözler olup bu sözlerin tutulmaması gerekiyor.Tamam Efe ''sevmiyorum'' dedi ama Güven geldiği bölümden itibaren Efe ile sürekli rekabete girmedimi? Bunu Efe'nin neden yaptığını bilmiyor mu? Efe'nin derdi neydi de Aslı'nın çalışacağı sağlık ocağının karşına köfteci açtı? yada Aslı için silahın önüne geçti? Daha da geçmişe gidersek Efe niye Aslı resmine sarılıp uyuyordu? Güven balık hafızasını bir yoklasın,parçaları birleştirsin.Sanki ihanete uğramış gibi bir tepki veriyor.Hadi diyelim ki bunların hiçbiri yaşanmadı ama kendisi Aslı'nın,Efe'yi sevdiğini gayet iyi biliyordu.Başka erkeğe aşık bir kadını neden bekledi ki?

Aslı,Güven'i sevmiştir,onunla yaşadığı onca şey,söylediği onca söz boşuna değildi.Bunu inkar edemem hatta geçen bölümde Efe'ye de söyledi ''Güven benim için çok değerli,sıradan değil'' diye ama Güven'in kendinde ki yeri Efe kadar değil yada Efe,Aslı'ya şah damarı kadar yakınken onu silip Güven'le devam edecek kadar değil.Aslı,Güven'e ''seni seviyorum'' diyebilir sonuçta sevmiştir Efe kadar olmasada bunu Deniz'e de söylemişti önemli olan Efe'ye söylediği repliğin üzerine bir replik olmasaydı ''ben seni çok sevdim Efe hiç kimseyi sevmediğim kadar çok'' işte Aslı,Güven'e seni Efe'den çok seviyorum deseydi o an AE bitmiş AG gerçek manasıyla başlamıştı. AG aşkının 3. sezonda ki AG sahnelerinden dolayı büyük bir aşk yaşadığı söylenir ama AG,Efe'yle yüzleşip ve hala birbirlerine aşık olduklarını görüp devam etme kararı almadan o aşkın çokta büyük bir yanı olamazdı zaten AG'yi istemediğim nedenlerden biride budur Efe'yle bu konuda hiçbir zaman yüzleşemeyip,yeni bir başlangıç yapamayacak olmaları.

burdan okuduğuma göre güveni yine acıların çoçuğu yapacaklar.

be yaptıkları ile efe-aslı birleştiren adam ..kahraman ilan edecekler(aslıdan sonra güven aşığı olmuşlar senaristler..)
izleyicinin gözüne sokar gibi güven çok iyi biri imajı

sanki biz iyi kötüyü ayıramıyoruz. da.

kimse güven kötü biri demedi ki..

aslı-efe aşkının altında güveni eziyorlar.. onu acındırarak.. seyirciyi sempati toplatıyorlar..

neyse.. güven iyi biri olsada.. benim için dürüst biri değil..
onu ilk izleyişim.. hayal konusu idi. ben görmem gereken güveni gördüm..

yavuz hırsız gibi hayalle kendi istediği ile yatan adam. o kızla aslıyı arkadaş etti.
hayalin elinde aslıyı oyuncak etti.
böyle biri güven benim için.

gerisi iyi hoş biri o kadar..
efe ile onun kim olduğunu bilmeden arkadaşlık etti..

hala onu saklıyor..

hata 1 kez yapılır..

güven bazı şeyleri , özeliklede gerçeklerle yüzleşemeyecek biri. bir tür alışkanlık..hep kaçıyor..


sonunda o kaybediyor..

Fragman hem çok geç çıkıyor,hem de çok kısa:img-hyste
Ama fragmanın son sahnesi harika daha fragman da o sahneyi gördüm aşka geldim.:img-in_lo
O sahnenin tümü izlesem mutluktan ağlarım:img-hyste:img-cray:
seni kaybettiğim gün hayat benim için durdu aslım..:img-in_lo:img-cray:
senden sonra ben hiçbir şey görmedim hiçbir şey duymadım .:img-in_lo
hiçbir şey hissetmedim..:img-in_lo:img-cray::love05:
Efe her duyguyu çok güzel yansıtıyor:img-in_lo
Dünyanın döndüğü yer de Aslı&Efe'nin olduğu yer, Dünyanının durduğu yer de onların olduğu yer:img-in_lo

güvenin tepkileri de bırakıp gitmesi de dogru karar bence..
hakkı sonucta özellikle söylenen yalanlar konusunda..
fragman cok abartılı degil aslında begenmedim de..
güvenli kısımlara denk gelirsem bakmaya calısacagım..

merhabalar,
direkt mevzuya gireyim diyorum, 150. bölüm olmasından mütevellit özel bir şeyler olur belki de demiştim, ama fragman-tüyo-özet üçlüsü bekleme boşuna diyor.olaylar beklenen akışında ilerliyor ve yavaştan çözülmeye başlıyor anlaşılan.

ilk olarak kafama takılan şey; efe kanser değil ki, niye kemoterapi uygulanıyor ona?bilen, eden varsa aydınlatıversin lütfen.ama açıkça söylemem gerekirse; efe'nin hastalığı olabilecek en ''yeşilçamlık'' haliyle işleniyor maalesef.efe'nin beyninde bir kitle tespit edildi bilinmeyen bir zamanda, 4 ay sonra öleceksin buyurdu tayfun (oldu olacak saatte verseydi), 4 ay geçti, 5 ay geçti efe hala hayatta.geçenlerde de 2 aylık ömrün kaldı buyurmuştu tayfun, bakalım bu sefer tutturabilecek mi :img-hyste?..kaldı ki beynindeki kitle iyi huylu mu, kötü huylu mu belli değil, ameliyat olsa kurtulma şansı ne kadar belli değil, ki zaten efe ölüme doğru yürüyorsa kitle büyüyor demektir ve büyük ihtimalle kötü huyludur her türlü tedavi şansını öldürdüğüne göre, ama efe yaşayacak büyük ihtimal, e nasıl olacak?aman nasıl olursa olsun da tek aslı yapmasın, valla kaldıramam.beyin cerrahlarının havlu attığı vak'a yı tuszede aslı halletmesin nolur...:icon_whis

güven kızmakta, kırılmakta haklı, aslı güven'in aşkının boyutlarını biliyor, her şeyi onun için yaptığını biliyor, tek bir lafıyla tekrar ayaklarının yerden kesileceğini biliyor.durum böyleyken ve efe'den yüz bulamasa da hala efe'yi istiyor/seviyorken muallak ve her yana çekilebilecek cümlelerle güven'i geri çağırmayacaktı.gözünün önünde didişip duran efe ve güven'e alık alık bakmayacak, güven'e ''benden yana umut besleme artık, ben sadece tekrar aramızda olmanı, yalnız kalmamanı istedim'' diyecekti temiz temiz.
efe'de güven'in, arkadaşı olan güven olduğunu kısa bir zamanda öğrendi ve güven'le takılırlarken onun aslı'ya yani mavigöz'e olan tutkusunu/sevgisini biliyordu, adımlarını ona göre atacaktı (ki beyninde tümör olan ve tedavi edilemeyen bir adamdan sağlıklı kararlar vermesi, mantıklı/tutarlı davranması beklenemez, ama güven cephesinden bakınca efe'nin tavrı güven'e de hak vermemize yol açıyor)

evet güven kızabilir, küsebilir, kırılabilir; ama ''aslı'yla barışacaktık tam, her şeyimi elimden aldınız tekrar, beni salak yerine koydunuz, kullandınız, kandırdınız''lık bir durumu da yok, bu kadarı küçük emrah edebiyatı parçalamaya girer.başka arkadaşlar da dile getirmiş, güven efe'nin aslı fotoğrafları ile dolu odasını gördü, aslı'nın efe'yi hiç unutamadığını zaten biliyordu.aslı'ya söz hakkı tanımadan çekip giden de yine o'ydu.durum böyleyken (kızmakta köpürmekte haklı AMA), öç almaya kalkması, ben de onların canını yakacağım hırsına kapılması hem saçma, hem de abartılı olurdu.

güven inanmak istedi (insani bir zaaftır, yadırgamıyorum), tekrar aslı'yla olabileceğine inanmak istedi, efe ile beraber olmadığını öğrenince ümitlendi haliyle, ve ilkinde yüz yüze gelmemek için aslı'nın kararını bile beklemeden kaçtığı durum ikinci sefer de, çok hazırlıksızken yakaladı onu, aslı ''efe'yleyim!'' dedi, anlayabiliyorum durumunu.ama kimse onu kandırmadı, aslı güven'e yalanlar söylemedi, içi boş vaatler vermedi, efe'nin sevmiyorum laflarının ardından ikisi aslı için mücadeleye tutuştular hatırlarsanız, iki bölüm boyunca aslı'nın etrafında didiştiler ( sevmiyorum diyen adamın yapmayacağı şeylerdi efe'nin yaptıkları) ki aslı'nın fotoğrafları ile kaplı oda mevzusunu bir kere daha dile getirmekte fayda görüyorum.yani güven efe'nin laflarına inanmak istedi ve gözlerini yumdu; düşünse, olayları birbirine bağlamaya çalışsaydı efe'nin durumunu çözmesi birkaç dakikalık bir işti( efe'nin bir sürü ilaç içtiğini de biliyordu arkadaşlık yaptıkları bölümlerden ).yani güven'in ''kandırıldım!'' diye ortalığı velveleye verecek bir durumu yok, katiyen.

efe'ye kısa vadede destek olacak, ama efe iyileşme yoluna girince (inşallah), yine böyle davranacak mı (davranırsa helal olsun der, karakuş abimizle olan meselemi kapatırım şahsen), yoksa ''hani ölecektin lan, yine mi kandırdın beni, yine mi yıktın hayallerimi'' :img-hyste diye feryat figan edecek mi yine, bakalım ( ki özge ve güven'in yolları kesişecekse bir noktadan sonra, pek hayra alamet değil bu ikili ).

Fragmanı izledim fragman hakkında yorum yapmak istemiyorum. Umarım güzel bir 150. bölüm izleriz. Gelelim Güven'in haklarına.. Güven'in Efe'e gidipte hesap sorma hakkı yok. Aslı ve Güven taksi durağında konuşurken Aslı orada açık açık Efe'ye olan duygularından bahsetti. Dönmesini istemesi ona açık kapı bırakmak için değildi... Efe Güven'in sorusuna sevmiyorum diye cevap vermesi hiç bir şey ifade etmez. Bu cevabın ertesi gününde bunlar Aslı'yı işe bırakma konusunda,köfteci dükkanını tutma konusunda,Aslı'ın kaçırılma olayları sırasındaki davranışlarda Efe'in duyguları oldukça açıktı. Ayrıca kendiside aynı duygular içerisinde hareket ediyordu. O yüzden bu durup dururken olan bir şey,Güven'in şaşırıp,kandırıldığı bir durum değil. Ben Güven'in Efe'ye hesap sorma durumuna fazla takmadım. Bazen senaryoda taşlar yerine oturması gerekir, bazı sahneler o yüzden yazılır. Buda öyle bir sahne. Aynı Aslı'ın durakta Güvenle konuşması gibi. Umarım kısa sürede olmayan üçgen durumuda uzamaz. Güven dizide kalıcı. Bu Efe'in 8 kişiyiz söylemi ile de onaylatıldı.Ama sanırsam Güven'e farklı bir hikaye yazılmayacak. Hikayesi Aslı üzerinden yürüyecek. Aslında geçmişinden gelen bir hikaye yazılabilinir. Ama ayrı hikaye yazılmassa sezon sonunda dizi final yapacakca Efe-Güven karekterinden biri gidici olur diye düşünüyorum.

Hastalık konusunda senaristlere hiç güvenmiyorum. Umarım finalde Efe'i öldürmeyi düşünmezler. Çünkü ne aslı nede metin bu acıyı ikinci kez kaldıramazlar. İzleyici hiç katmıyorum.

güven gidiyor bu bölüm ne yazık ki..bıraktıgı mektubu öyle yorumladım..
aslıyı her ne kadar karakter olarak sevsem de artık AE li dönem yüzünden
KY de aslı sayfası da kapanıyor..yazık cok yazık..
güvenle daha güzel olabilirdi ama bunu tartısmak cok yersiz..
beklenen sona dogru her sekilde..
izledigim MD sahneleri cok güzeldi ama
keske bu sekilde olmasaydı o kadar seyden sonra
MD nin güzel uyumu icin izledim yoksa söylenecek yazılacak cok sey var..

Bizim Yeşilçam sevdamız hiç bitmez...

Sevgililer gününde "sevenleri" kavuşturan bir bölüm izledik. Senaristler en azından hem mübarek günün hem de sevgililer gününün hatrına bizleri sevindirdi. Sağolsunlar...

Tayfun'un doktorluğundan şüphe eder oldum; 4 ay ömrün kaldı... 3 ayın kaldı, 2 ayın kaldı, 4 haftan kaldı... Bu adam sürekli varsayımlarda bulunarak Efe'yi hastalık hastası etmiş.
Üstelik Efe'nin beynindeki tümör ile kemoterapinin ilişkisini anlayamadım.


Bir başka mevzu; Efe eğer ki dizi finalinde ölecekse neden yeniden diziye döndürdüler? Sırf "millet üzülmesin, tepki almayalım ve reytingler düzelsin" gerekçesi ise inanın kötü bir karar verdiler.

Özlediğimiz Efe Aslı sahnelerine yeni yeni kavuşacağız, gursağımızda bırakmayın.

Deniz ile Mine'de maşallah nihayet döndü birbirine. Onlara da dokunmasınlar yeter. Mine garibim mazlumun önde gideni olmuştu!!

Bu bölüm resmen Yeşilçam melodramlarını aratmıyacak cinsten olarak sürüyor.Bir insan etrafındaki insanlar üzülmesin,mutsuz olmasın diyerek hastalığını nasıl saklar,gerçekten bunu anlamak çok güç.Şimdi Tayfun'un söylemiyle hiç şansı olmıyan Efe,gerçekler ortaya çıktığında hangi mantık açıklamasıyla Efe'yi iyileştirecekler.Eğer iyileşmiyecekse bir karakter
iki sefer aynı yapımda ölürmü.Diyeceksiniz ilkinde Efe ölmediki,ikinci seferi onun için olamaz.Bu konuyu gerçekten çok merak ediyorum.

Yok artık yok artık yok artık.
O nasıl bir sürpriz be orjinal adam ne kadar kocaman bir yürek var sende 40 yıl düşünsem aklıma gelmezdi bu sürpriz.

Özge kızım sen ne kadar yüzsüz birisin?Deniz bitti diyo yapışıyor ya.Mine Deniz adına çok sevindim.

Güven acaba söylicek mi Metin abiye?Artık tek soru Aslı'nın ne zaman öğreniceği hastalığı inşallah kısa sürer 3-4 hafta tüyolarda Aslı öğrenicek ve hastalığı iyileştirilcek ama yan etkileri olucak diyordu ki bu da gerçekleşicek büyük ihtimal merakla beklemekteyiz.:)

Dünyanın durduğu yer.
Aşk, tutku bakışlar herşey eskisi gibi. Değişen hiç bir şey yok.
Birbirlerini yine deliler gibi seviyolar, hiç bi zamanda vazgeçmedileer. Sonunda kazanan hep onlar oldu, aşkları herşeyi yendi. Eminimki Efe, Aslı'nın aşkıyla yeniden hayata tutunucak, yeniden herşey eskisi gibi olucak.
- Aynı şeyler MD içinde geçerli. Deniz'in özgeye bakarak Mine'yle barıştık demesi, gözlerinin içindeki ışıldamayı görmeye yeterdi artardı bile. Kızlarının cinsiyetini öğrendiklerinde sevinçleri, birbirlerine daha çok kenetlendiler. :img-in_lo
- Güven'e gelelim sıra. Geçen bölüm ne kadar uyuz olsamda, bu bölüm yine kendine bağladı beni. Tek olarak güven'i gerçekten çok seviyorum. İlk geldiği günden beri. Esprileri, komiklikleri vs. biz bunlara alışığız, üzgün güveni istemiyoruz. :icon_sorr O üzüldükce benim içim parçalandı. Ne kadar AE'cide olsam kendimi onun yerine koyunca kötü hissediyorum. Ama artık oda anladı onların aşk'larının ne kadar kuvvetli olduğunu. Umarım ki yeni bi partner gelir ona, kafaları uyan falan..
- Bu bölüm özge'ye uyuz olduğum kadar kimseye uyuz olmadım. O kız sevemez, sadece terkedilmeyi kendine yediremiyo. İntihar'da deniz'in yemesi için birşey. Çocuk istemiyo, mineyi seviyo, hala anlamıyo, kıt!
Ve diyeceğim o ki umarım 2.sezondaki gibi bol bol AE, MD sahneleri izleyip aşk'a doyarız. Çünkü onların aşk'ları hala ilk günkü gibi. :love05:

İşte AŞK bu.ASLI&EFE aşkı.Bir çift bu kadarmı birbirini delice sever.Aslı&Efe iseniz seversiniz.Gerçekten Efe'nin süprizi kimsenin aklına gelmiyecek cinstendi.Zamanın durması.
Dört sene boyunca,Efe için Aslı'nın yokluğunda zaman durmuştu.Ve o anı o kadar güzel anlattı ki,Aslı'nın gözlerinden yaşlar yuvarlanıverdi.Tahmin ediyorum,o hasretle ve aşkla öpüşmenin sonunda Efe bayılacak ve hastalığını Aslı öğrenecek.Aslı bu şekilde öğrenecek.
Gerçi ilk öğrenen Metin oldu ama Aslı o anda öğrenecek.Senaristlerden şunu merak ediyorum.Efe'yi yaşatacaklarsa ki bencede yaşatılması gerekiyor,hastalığı Tayfun'un dediğine bakılırsa tedavisi olanaksız olan hastalığı nasıl tedavi edecekler.
Mine&Deniz aşkını da özlemiştik.Umarım bundan sonra bu aşkı sekteye uğratmazlar.Çünkü Mine&Deniz bu aşk için çok fazla diyet ödediler.

dünyanındurduğuyer.
Efe'nin sürprizinin yine orjinal ve çok etkileyici olacağını biliyordum. Beklediğimden de güzeldi. Hani diyorlar ya araya yıllar girdi, Güven girdi. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz Aslı&Efe için diye. Ben buna katılmıyorum. Ben bölüm boyunca onlardan hala eski tadı aldığımı hissettim sanki araya o kocaman 4yıl girmemiş gibiydi.

Güven'in parktaki bağırma sahnesini abartılı bulsamda İstiklal Caddesindeki her yerde Aslı ve Efe'yi gördüğü sahne mantıklıydı. Mantıklı olmasına mantıklıydı da orada kavga eden bir çift vardı. Gülmekten kırıp geçirdiler beni sağolsunlar :img-hyste Bu kadar yapmacık bu kadar saçma olamaz yani yoldan geçen adam daha iyi oynardı :kahve

Bölüm yine Güven'in acısı üzerineydi. Ölen Efe değil de Güven sandım bir an. :kahve Herşeye rağmen Efe kötü durumdayken yanında oldu, sürprizine yardım etti. Üzülmedim mi ? Üzüldüm evet. Ama kendi düşen ağlamaz diye bir laf var ya hani şu duruma çok uygun. Çünkü o aslında herşeyi gördü, duydu ama 3 maymunu oynamayı seçti. Böylesi işine geldi çünkü. Acı çekmek istemedi, sorgulamadı. Her defasında geri döndü, Aslı'nın yanında oldu. Keşke ilk ayrılıklarında gerçekten gitseydi de bu duruma hiç düşmeseydi.

Güven'in hastalık karşısındaki tavrını çok beğendim. Mantıklı olan herkesin bunu bilmesi. Aslı'yı 2,3 ay mutlu edip ardından kötü bir şey yapıp çekip gitmekmiş Efe'nin planı. İnanılmaz saçma evet ama zaten ölüm döşeğinde bir insanın mantıklı düşünmesini beklemiyorum. O her zaman kendinden çok başkalarını düşünürdü. Hep birilerini mutlu etmeye çalışırdı. Yapısı böyle olduğu için insanları üzmemek adına saçmsapan planlar kuruyor kafasında. Benim anlamadığım Tayfun neden söylemiyor ailesine ? Efe istemiyor diye mi? Çocuk günün birinde yalnız başına bir yerlerde ölmeyi planlıyorken nasıl durup sadece nasihat verebiliyor anlamıyorum.

Metin'in Gönül'den bahsetmesi son yazımın üzerine çok iyi geldi. Çok özledim ben onları.

O sahnede Güven hastalığı söyler mi söylemez mi bilmiyorum ama 151de hastalık adına büyük gelişmeler olacağı kesin.

Bu bölümde de hastalığın ciddiyetinden bahsedildi, kurtulmasının imkansızlığından.. Hatta özellikle vurgulandı sanki. Bu işi nasıl toparlayacaklar hiç bilmiyorum. Umarım ellerine yüzlerine bulaştırmazlar.

Bu arada Özge umarım ölmüşsündür. :kahve

Yorumumu yeni yapmıştım henüz ama başlığımızın mod onaylı olmasından dolayı editleyemedim. O yüzden bu ikinci yorum mesajım . :icon_whis

Bu bölüm Efe'nin küçük Aslı'yla, annesiyle, Metin'le olan evdeki sahneleri harikaydı. Çok sıcaktı, samimiydi. Uzun zamandır dizideki yavanlığın sebebini arıyordum. Anladım ki nedeni ailelerin yokluğuymuş. Şuan sadece Ayşe Teyzenin varlığı bile çok şeyi değiştirebilirdi. Efe'nin ailesiyle olan sahnelerinden sonra fark ettim bunu. Ailelerin diziden çıkarılması hem konu yetersizliğine hemde toplumumuzun yapısından uzak bir yaşam tarzında sürüklenmelerine neden oldu. En başından beri ailelerin hikayenin içinde yer almasının gerektiğini düşünenlerdenim. Çok büyük bir hataydı o karakterlerin diziden çıkarılması. Umarım Urla'ya dönüş olduğunda o özlediğimiz sıcak aile tablolarını görebiliriz.

Efsanemizin bazı sahneleri varki değinmeden geçemeyeceğim sanırım :icon_whis

Mutfaktaki menemen sahnesinde Aslı'nın '' Yapabiliyorum.'' diyişini kaç kere başa alıp izledim bilmiyorum :img-hyste Acayip sempatik olmuş :img-yes:

'' Ben artık sürpriz istemiyorum. Seni istiyorum.'' repliğine ve ardından Efe'nin yüz ifadesine bittim. Sürprizden sonraki ikinci favori sahnemde budur :img-in_lo

Güven geldiginden itibaren 4-5 bölüm izlemedim diziyi.
Son üc bölümünü oturdum izledim.
Yorum yapmadim ama artik yapma isteyi uyandi icimde.

Öncelikle ben Güveni severim, cünkü Sarp Apak'i severim.
Diziyi onun gelmesiyle izlemememin sebebi, güvenin gelmesi degildi.
Su anda Güvenin oldugu durumda Efe'de görmek istemediyimdi.
KAvak Yellerini daima kafama göre izlemisimdir, hosuma giderse izliyorum, hosuma gitmediyinde izlemiyorum.
Hosuma gidip gitmemesi de hemen hemen daima Efe'den kaynaklaniyor.
Asli - Deniz birlikte oldu, ben Deniz gidesiye kadar izlemedim.
Sadece burda Efe icin degil, Asli - Deniz vicikligini cekemedigimden izlememistim.
Sonra bütün bölümlerini izledim takii Efe'yi piskopata baglayasiya kadar.
Benim sevdigim Efe o degildi ve orjinal adami mafia adamina cevirdikten onra ben neden izleyeyim ki, diye düsündüm.
Ikinci sezonun son bölümünü izledim sadece.
Efe öldü, malum diziyi birakanlardan oldum.
Orjinal adamim geldi, tekrar izlemeye basladim.
Sacimi basimi yolsamda, su Güvenin tekrar geldigi bölüme kadar izledim.

Kavak Yellerinin sacmalama potansiyelini göz önünde bulundurarak, okudugum tüyolardan sonra izlemeye baslasamda hep bir korkuyla izledim.
Olmayacak, yine batiracaklar diye.
Ama simdilik o kadar güzel ilerliyor ki, artik yorum yapma istegim bile uyandi.

Ilk deginmem gereken nokta ...

Dünyanin durdugu yer

O nasil bir süprizdir, o nasil bir ses tonu ve nasil bir askini aciklamaktir ...
Bu ikili bütün ikincp sezon boyunca, su üc bölümde öpüstükleri kadar güzel öpüsmemislerdi.
Nedeni belli sanirim, o dönemki söylentilerin dogrulugu da benim icin ortaya cikti.
Son sahne benim icin durdu hersey ... Zaman ... mekan ...
Muhtesemdi ...

Güven ... Güvene okadar üzüldüm ki. Efe'yi hic böyle izlemek istemedim, Güvenciler nasil dayandilar bilmiyorum.
Benim izlemedigim bölümlerde ne oldu bilmiyorum ama ne olursa olsun, Güvene ilk sahnede yaptiklarinda hakli göstermez. Ama devamina gelirsek, ben Güvene cok üzüldüm.
Adam asik ... bu böyle gitmez.
Güven Efeyle ayni mekanda olamaz, bu bölüm bu belli oldu. Deniz de oldugu gibi bir durum degil bu, cünkü Deniz Güvenin Asliyi sevdigi kadar sevmedi Asliyi.
Ve Deniz ile Efenin arasinda olan bag ve dostluk, Güvenle Efe arasinda asla yok.
Ikisinden birisinin gitmesi gerekiyor ve ben cok korkuyorum Efe'canlar ... :img-cray:

Efe'nin yaptigini dogru bulmuyorum. Güvenin omuzlarina, her ne sekilde olduysa olsun, bu kadar büyük bir yük verip de sonradan kimseye söyleme aramizda kalmali demesi ...
Yardim icin Güveni aramasi ... Efeyi anliyorum ama Güven icin böyle birsey ne demek ... Güven bu bölüm sadece Asli yüzünden böyle degildi, omuzlarindaki yükden dolayi da böyleydi.
Güven'in Asliya Cafe'de söyledikleri güzeldi.
Sen mutlu ol, bende olurum demesi ...
Güvenin Asli'ya yazdigi mektup da cok güzeldi, beni benden aldi ...
Ama mektubu koyup da, iki dakika sonra tekrar almasi, sacmaydi.
Güvene üzülüyorum evet ama bir yandan da aklindan süphe ediyorum.

Güven degilmiydi, Efede ki resimleri gören, Güven degilmiydi Efe'nin Aslinin resmiyle uyudugunu gören.
Güven degilmiydi, Asli'yi 122. bölümde öyle dagilmis gören. Asli degilmiydi, sirf Efe'nin yasama ihtimali oldugu anda Güveni sirtini ceviren.
Evet, Asli belki sevdi Güveni ama asla Efe'yi sevdiyi gibi degil ve Asli bunu gösterdi Güvene.
'Suramda duruyor, gitmiyor', diyen Asli degilmiydi?

Insan bu sekilde yitirdiklerinin acisini belki asla unutamaz, hep icinde tasir.
Ama acisi hafifler, baskasina asik olabilir, onunla yasayabilir.
Ama Asli bunu yapamadi. Kimse kendini kandirmasin. Asli sadece Efe'ye olan duygularinin üstünü örttü ama ne zaman Efe geri geldi, hatta ne zaman Efe geri gelecek gibi oldu, Asli o örtüyü atti ve Efeye olan duygulari ortaya cikti.

Onun icin Güvene üzülsemde, kiziyorum ayni anda.
Cünkü duygularina kapanip, apacik olani görmezden geldi Güven.
Mine bile bunu dedi ona ama Güven ne yapti? Asli bile Mineyi affetmisken, Güven Mineye trip yapmaya devam etti.
Cünkü isine gelmedi ... onun icin Güven bunlari Aslinin agzindan acikca duyunca, soguk suya batirilmis gibi hissetti kendini.
Eger Güven kendini kandirmasaydi ve gercekleri görseydi o zaman bu durumda simdi olmazdi.

Efe'min ölümüne pek bi deginildi bu bölüm.
Kavak Yelleri bu, belli olmazki... Cok korkuyorum onun icin. Bir yandan da, Efe ölürse bu aralar ölmesi lazim, nasil olacak o is diye de düsünüyorum.
Bakalim diyecem ama bakmakda istemiyorum.
Tek tesselim, Efe ölecek olsaydi simdiye kadar duyulurdu, en kisa zamanda tüyolarda bu konun acikliga kavusmasini istiyorum ki bende gönül rahatligi ile izleyeyim.

Mine - Deniz pek bir tatli, pek bir sirinler ...
Ama su Özge olayi beni korkutuyor. Bu intihar olayi onun bir isi olmasa bari de gercekten ölmüs falan olsa, yada aklin basina gelmis olsada bizde kurtulsak.
Bu kiz ne zaman deli divane asik oldu Denize ya??
Denizcim o agir kamera cantasini niye götürdün doktara anlamadim?
Birsey cekmedin ki, hem doktordan cikarken cantayi da unuttun :bilmim

Bu bölüm bide kardesler arasi iliskiler de güzel ortaya koyuldu.
Metin - Nurgül sevgili olsalarda (:mad72:) ikisinin kardesleri icin olan duygulari.
Güven - Nurgül aglama sahnesi, Metinin Efeyi tebrik etme sahnesi ...
Güzeldi ikiside ... Metinin Güveni yinede teselli etmeye calismasi.
Insallah artik gercegi ögrenirler, Güven bari Metine söylese.

Büyük ihtimalle, Efe Asliya bir kazik atacak, Asli Efeye kizsin diye, Efe yanliz basina ölmeye cekilecek, aglayan Asliya dayanamayan Güvende gercegi söyler, yani en gec o zaman ...
Ki Efenin burdaki mantigini da anlamis degilim ama hastalik piskolojisi deyip kapatalim ... :icon_whis

bu bölüm pek beğenmedim..

son sahne hariç.. :love05: birde mine deniz bebeklerinin cinsiyetini öğrendiğini ki sevinçleri hariç:img-in_lo

efenin durumu çok ciddi.. zaten tayfura gerek olmadığına görülebiliyor. (adam doktor dahil felaket delalı.):img-tomat:img-tomat

sürekli tayfrun biz anlamıyoruz gibi bastırarak bunu söylemesi sinir etti..

güvene gelirsek...:icon_sorr

bence ertelenmiş mutluluklar daha çok acılar vardır hayatta..

güven gibi yetişmiş biri. baştan beri deniz gibi el bebek gül bebek yaşamış gibi davranması. baştan olmamış..

güvene kaçınkurası... bunun olacağını aslı-efe hikayesini ilk öğrendiğinde şıp diye anlaması lazımdı..


maşaallah efeden önce aralarınd ki duvarı gören adam..

o ete kana karışınca..... özellikle şile sonrası aslı-efe olayını başka boyutta değerlendirdi..

nasıl mantıkla o güne düşündüğü bütün düşünceleri bir kenara bırakıp umut edebildi hayret ..

sonuçta efe-aslı her an gözü önündeydi. birlikte değildiler ama yinede ateşle barut misali idi ...

tamam nurgül gereksizin dolduruşuna geldi..yinede bu kadar kendini kandırmayacaktı. nurgül hanıma ne demeli..

sözde değil özde abla olsa..

aslı-efe olayını az buçuk düşünür.. güvene başka yol gösterirdi.. sonradan abla olunursa birde nurgül gibi olursa.. kardeşini böyle mutsuz eder..

tamam mesajı bitirken metin abim geldi..::img-wink:

ah be metin abi.. günülü ara ara hatırladığını bilmek bile çok güzel .. :img-blushsonsuza kadar metin -gönül iişkisi naif bir ilişki olarak kalacak..(ben sende tutuklu kaldım):img-wink:

bu bölüm sarp ve dağhan süperdi..
sezarın hakkı sezara..

sürpriz konusuna gelirsek..

1 sürprizi bozan güvendi..
2.sürprizi yaparak efe ile ödeşti..

birde sarp kavak yellerinde biraz ne desem kendini fazla gösteremiyor..

3. yıl olacak onun yeni dizisi bekliyorum. hala ses yok..
zaten sezon sezonu na kadar güven dizideymiş..
bu senede çöpe gitmiş oluyor onun için..


daha öncede yazdım...

sarp çok iyi oynadı fakat onun oynadığı yaşattığı şeyle ile güven karakterinin yaşadıkları biribirine uzak şeyler.. baştan beri olanları düşününce güven karakterinin bu kadar yıkılmaması lazımdı..

Yıllardır oynanmasına rağmen hiçbir seyirci;sahneye fırlayıp Romeo'nun zihirli iksiri içmesine engel olmamıştır.Sonunda geminin batacağı bilindiği halde Titanic defalarca izlenmiştir..Bitecektir korkusuyla aşktan kaçarsan ,hayattan hiçbir tat alamazsın...Çünkü;Romeo ölmeli ,Titanic batmalı, Ama ''aşk'' her şeye rağmen yaşanmalıdır!
__________________

Ama bu hikayede Romeo ölmeyecek:img-cray: Kimsenin dünyası Titanic gibi batmayacak:img-cray:

Çok acayip bir bölümdü. Duygularım karman çorman oldu. Güzel bir bölümdü ama. Kavak yelleri senaristleri istediler mi duyguları çok güzel yansıtıyorlar. Hani dizi saçmaladı deyip dalga geçen seyirci kitlesi var ya bu bölümü izlesin bence. Duygular nasıl verilirmiş bir görsünler. Bunca sezondur devam eden bir dizi için istediler mi gerçekten güzel işler çıkartıyorlar.

Güven'e üzülmedim desem yalan olur. Ama biraz fazla mı Güven ve duygularını izledik acaba? Aslı-Efe'nin şahit olmadığı hali kalmadı galiba. Hatta şahit oldukları yetmedi bir de üstüne gördüğü hayallerle kendini şahit yazdırdı. Ama sağolsun bizi de şahit etti "İstiklal aşıkları"na:img-in_lo

Aslı: Ben süpriz falan istemiyorum... Sadece seni istiyorum:img-in_lo

Efe'nin süprizi gerçekten çok güzeldi mesela:img-wink: Asi'yi izleyenler bilirler. Orada Demir Doğan vardı. Zamanı durdurabilir miyiz? Diye sorardı. Sonra da eklerdi durduramayız değil mi diye? Ama Efe bunu başardı:img-in_lo Efe'nin oldurucam deyip de olduramadığı bir şey yok ki zaten:img-in_lo
Efe'nin son sahnedeki repliklerini de çok beğendim. Şairane sözlere de gönderme gibiydi sanki:img-wink: Tam olarak olmasa da sanırım şöyleydi:

Efe: Aşk üzerine herşey yazıldı çizildi...Ama hepsi eksik, yarım, çalıntı... Sadece seni çok seviyorum...

merhaba,
efe'nin durumu gittikçe garip bir hal alıyor.senaristler bütün yolları kapattılar, akıllarında ne var bilmiyorum?tayfun'un ağzından tek bir olumlu, umut verici cümle çıkmıyor; adam ''ölüme hazırlan'' diyor resmen efe'ye.bu durumda iki ihtimal var; ilki efe ölecek.yeniden, izleyiciyi salak yerine koyar gibi, dalga geçer gibi efe'yi bir kez daha öldürecek ve güven&aslı'lı bir final yapacaklar.(ki buna pek ihtimal vermiyorum açıkcası, yani efe'nin mazisinde bir ölüm vak'a sı daha olmasaydı korkardım durumun gidişatından, ama durum böyle olunca öleceğine inanmıyorum).

bu durumda da ikinci ihtimal kuvvet kazanıyor, şudur ki; bir film vardı, birkaç sene evvel cnbc-e'de izlemiştim sanırım.filmin adı the guitar.filmde ölümcül bir kanser yahut tümör gibi (net hatırlayamıyorum) bir hastalığı olan ve doktorlar tarafından ''umut yok, tedavisi yok, şu kadar ay ömrün kaldı, yaşamana bak'' denilen bir kızın hikayesi anlatılıyor (tıpkı efe gibi).ve kız lüks bir apartman dairesine taşınıyor, bol keseden harcamaya başlıyor, kredi kartlarını dolduruyor, nasıl olsa ödeyeceğim zaman ben burada olmayacağım diye düşünüp, sağlığında imkan/zaman olmadığı için yapamadığı şeyleri yapmaya çalışıyor, çocukluk uktesi olan kırmızı bir elektrik gitar alıp, evde onu çalmayı öğrenmeye başlıyor.bu şekilde kızın son günlerim mantığı ile yaşadıkları ve gitar öğrenmesi etrafında devam ediyor film.ta ki kız birgün telefonda konuştuğu birinden o günün tarihini öğrenene kadar.kız şok oluyor, zira o gün kıza biçilen ömrün dolduğu, doktorların dediğine göre çoktan ölmüş olması gereken bir tarih.kız soluğu doktorda alıyor ve yapılan tetkiklerde kızdaki ur'un/kanserli kitlenin iyileştiği, kendiliğinden yokolduğu ortaya çıkıyor.gündelik hayatın rütinleri içinde sıkışıp kalmış insanın, dünyevi tasalardan/zaman mefhumundan sıyrıldığı vakit; özgür kaldığı, mutluluğa yaklaştığı mesajı veriliyor filmde.velhasılı efe'de de böyle bir durum olabilir.
herkes hastalığı öğrendikten sonra, aslı ve efe, efe'nin son zamanlarını beraber geçirmeye karar verirler.tatile filan çıkarlar belki.ailesi, dostları ile vakit geçirir.hastalığını saklama stresini de üstünden atan efe gönlünce sever, vedalaşır sevdikleri ile ve o da ne?bu iyi gelir efe'ye, yıllar sonra kendini sevdiklerinin yanında bırakabilme özgürlüğü efe'ye iyi gelir derken, derken yapılan yeni tahlillerle efe'deki tümorun kendiliğinden kaybolduğu ortaya çıkar...olamaz mı, olabilir?güzel işlense mantıklı/tatmin edeici olmaz mı, kensinlike olur.ama bunu iyi vermeleri gerekiyor, aslı&efe'nin herkesten, her şeyden sıyrılıp birbirleri ile kaldıkları bölümler izlemeliyiz mesela, mutlaka sessiz, sakin bir yerlerde baş başa vakit geçirmeliler en basitinden.ailesi, dostları ile oluşu verilmeli, mine&deniz'in düğünü olabilir bu mesela.efe'nin hastalığı ve mine'de meydana gelen düğün fobisi :icon_whis sebebiyle küçük ama herkesin bir araya gelmesini sağlayacak bir kutlamayla evlenebilirler mesela.
dediğim gibi tayfun'un ağzından olumlu tek bir cümle çıkmıyor, bu da tedavi ihtimalini ortadan kaldırıyor açıkçacı, efe yaşayacaksa böyle bir mucize vesilesiyle olacak bence.

bölüme gelecek olursam ( ki pek bi' boş geldi bana ) güven'in tavrı çok can sıkıcıydı, asabımı ciddi anlamda bozdu, özellike çay bahçesi sahnesinde.tamam oğlan yardımını esirgemedi efe'den, kendi acısını unuttu, kalbine gömdü, ama kusura bakılmasın da hani derler ya; kim olsa aynı şeyi yapardı'lık bir durum vardı zaten ortada.azımsıyor değilim, çocuk delikanlı çıktı, tamam; ama ne aslı'ymış be kardeşim demekten de kendimi alamıyorum?
güvencim, bak karakuş abi, bu adam ölecek, bildiğin, hastalığının tedavisi yok, oğlan bildiğin ( ya da bilmediğin demek daha doğru olur, güven'in tavrına bakılırsa ) bir iki ay sonra ölmüş olacak bir adam ( doktorların dediğine göre ).ve sen kalkmışsın, '' aslı'ya söylemen lazım, hadi ona söyle, ne duruyorsun, yardım ederim ama hemen sonra aslı'ya söyleyeceksin, korkma o alışkın atlatır yine (yuh), hem sen ölsende biz burdayız, aklın kalmasın'' minvalinde saçmaladı, asabımı bozdu oturduğum yerde.
oğlum bırak bi' aslı'yı, maslıyı, bırak lan bi', karşında ölecek olan bir adam oturuyor.azıcık onunla ilgilen, üzül lan azıcık, kaç ay beraber takıldığın kanka dediğin, kardeşim dediğin adam o, el değil.efe'nin hastalığını öğrendiği anda başladı aslı'ya söylemen lazım demeye.tamam o da doğru, söylemesi lazım; ama bi' susmadı, aslı da aslı.insafın kurusun mr. karakuş ne diyem ben sana.ne kadar çabuk sindirdi, kabullendi ''madem gidici bu, bari son isteğini yapayım...'' dedi tek, sağolsun.resmen gözünün içine baka baka ''aslı senin sandığından daha güçlü, atlatır'' dedi, ulan ölmeyeceksin demen lazım, iyileşeceksin filan diye saçmalaman lazım gerekirse, adama merak etme aslı atlatır denilir mi, bu mu teselli?YUH...:img-tomat

efeaslı sahneleri güzel, mevcut şartlara göre ( efe'nin hastalığının ilerlemesi, güven'in hüsranı ) oldukça naif ve samimiydi, ama bir bölüm güven, bir bölüm efe sıkıldım ben bu süpriz işlerinden açıkçacı.aslı'nın da dediği gibi ben süpriz istemiyorum, efeaslı sahneleri istiyorum artık :icon_sorr.efe lunaparkta ettiği o lafları yolda el ele tutuşmuş yürürlerken de edebilirdi.illa lunapark kapatmaya, onca adam tutumaya gerek yoktu.açıkçacı ben böyle abartılı, planlı, süprizli sahneleri pek sevmiyorum.daha sade, ama doğal ve samimi sahneler tercihimdir.güven efe'ye yardım etsin, ne gönlü bol adam olduğunu görelim diye yapıldı sanırım; efe'nin süpriz hazırlamaya kalkması, ama gücünün yetmemesi, güven'den yardım istemesi filan... :kahve; gereksizdi.zaten geçen bölümde bir mekanı kapatmıştı efe ( yarım kalsa da ), hakikaten gerek yoktu.ama güzel sahneydi yine de.hiç yoktan iyidir.:kahve

şu hastalık işi açıklağa kavuşur umarım gelecek bölüm, bu mevzuyu da laçka etmesinler...

Bölümü izledim ,güzel miydi? Bana göre güzel değildi. Çünkü keyif almadım. Keyif aldığım sahneler Mine'in olduğu sahnelerdi onlarda Mine mutlu ve umutlu olduğu için. Gerçekten bu hastalık mevzusundan sıkıldım. Biraz daha uzarsa diziyi izlemeyi bırakacam. Dizidir ,bazı mantıksızlıklar olabilir diyorum ama artık zekama hakaret eden mantıksızlıkları da kaldıramıyorum. 4 yıldır hastasın ama komaterapi yeni yapılıyor... Güven binlerce kez sormuş Efe'ye seviyormusun diye? Bak sen bari biz 999 tanesini izleseydik... Bu liste böyle devam eder..

Benim açımdan asıl sorun karekterlerde samimiyet kalmamış. Daha önce belki bu samimiyet yakalanır sanıyordum ama yanılmışım. Aslı, Efe ile barıştıklarını söylüyor ama herkesin yüzünden düşen binbir parça. Güven'i bu kadar sevdiklerini bilmiyordum. Bu kız bu adam için 4 yıl acı çekmiş bir kişi bile onların adına sevinmiyor. Yani Efe'in hastalığını öğrenseler daha az üzülürler yani....

Herkes Efe-Mine sahnesi istiyor ama ısrarla onlara sahne yazılmıyor.. Hikayenin iki ayrı ayağını oynadıkları için yanyana gelmiyor diyoruz ama aklıma acaba Dağhan -Aslı arasında mı sorun varda ondan onlara sahne yazılmıyor diye düşünmüyor değilim.

Güven karekterine gelince Güven'in Efe fanlarına onaylatılması Efe üzerinden olunca karektere sempatim azalıyor. Güvenin Efe üzerinden kahramanlaştırılması hiç hoşuma gitmiyor. Gerek süpriz hazırlığında ,gerekse köfte arabası olayına girip kahramanlık yapması ne yazık ki antipatimi artırıyor. Ama dünkü bölümde iki davranışı hoşuma gitti. Birincisi Efe'ye rest çekip eğer sen söylemesen ben söylerim ile Efe'in hastalığını Metin'e söylemek istemesi. Neden bu yükü tek başına çeksin ki? Eğer haftaya Metin'e söylerse Metin'in oyunculuğunu izlemek büyük bir keyif olur. Güven hastalık olayını öğrendikten sonra epey üzüldü. Artık Efe'ye mi? Aslı'ya mı üzüldü bilmiyorum ama merak ettiğim Aslı bunu öğrenince bu kadar üzülecek mi?

Sarp Apak çok güzel oynadı gerçekten bu bölümde. Güven karakterinin böyle acı çekmesine üzülüyorum ama yapacak bir şey yok sanırım. Bundan sonra da Güven mutsuz olacak sanırım. Efe'nin geri dönüşü öldü sanılması üzerine bir de hasta olması gerçekten tam bir yeşilçam örneği olmuş. Ama ben en çok Güven'e üzülüyorum. Yazdığı mektup nasıl acı çektiğini bir kere daha gösterdi. Efe'nin halleri kemoterapi olması falan bunlar bana kanser hastalığını hatırlattı. Ölecek mi ölmeyecek mi bilemiyorum ama Güven artık acı çekmesin istiyorum. Çünkü bu karakteri seviyorum ve onu mutlu görmeyi istiyorum. En çok sevindiğim Mine Deniz çifti oldu. Artık ayrılmasınlar çünkü çok fazla acı çektiler ve aşkları için çok bedel ödediler. Özge karakteri ile Güven yakınlaşacak deniliyordu buna sadece olamaz olmamalı diyorum Güven'e yakışmaz o kız.

3. bölümdur izlemiyordum, ama bu bölümü izledim. Malum Nurgul&Güven sahnesini fragmanda görunce dayanamadim. Ve izledigime hic pisman olmadim. :img-in_lo
Cok güzel bir bölümdü, bol Güvenli. Sarpa zaten söz bulamiyorum, o oyunculuguna ne denirki? Harika ötesiydi. Hele bakislari beni benden aldi. Nurgulle olan sahnesinde o bakmasi ve biranda aglamaya baslamasi. Of of süperdi.
Sonra mektupu Sarpin agzindan duymagi cok istemisimdir, ve biranda duyunca mutlulukdan uctum. Sarpin o muhtesem sesi ile harika olmustu. :good:
Genel bölüme gelirsek; ev halkinin (özellikle Deniz, Atakan ve Halil'in) Güveni merak etmesi cok hostu. Hepsi güveni düsundü resmen, nerde noldu diye? Dostluk budur diyorum. Sonra Mineninde üzulmesi, beni ayri mutlu etti. Ben Mine&Güven dostlugunu izlemek istiyorum artik. Senaristlere sesleniyorum. :img-hyste
Güvenin sahildeki sahnesine ayri bittim. O bagrisi yokmuydu hele? Sarp cok guzel hissetiriyor hüznu. Sonra caddede yururken gördugu hayaller super islenmisti. Ben özellikle seye bayildim, orda yanina kosan kizlara. Onlarin yerinde olmak vardi yahu. :img-hyste
Güven yine insanligini gösterdi. Efeye yardim etmesiyle, hastanede yaninda olmasiyla. Taktir ettim, ona yakisanda buydu. :good: Her nekadar Asliyi sevsede, orda ölecek bir adami kiramadi ve yardim etmeye kabul etti. Yerimki. :img-in_lo
Efeye gelince bir sözünu taktir ettim. Ilk kez aklina ailesi geldi hele sükür.
"Asliyi gectim, anneme babama abime ne diyecegim"
Ilk zamanlar resmen Aslidan kacacagim diye onlara yaklasan adam, suan aklina gelebildi. Iyi bir gelisme. :img-wink:
Özgeyede ayri üzuldum. Kizi kimse sevmiyor, ama aslinda burdaki suclu Özge degil. Deniz! Özge sadece sevdi Denizi, hemde cok sevdi. MD'yi izlemekten keyif aliyorum (eskilere ragmen) ama yinede Özgeye yapilan hic hos olmadi bence. :icon_whis
Deniz Alanida ayrica tebrik etmek istiyorum, onunda oyuncullugu harika. Gecen haftaki Denizden ayrilma sahnesini izlemistim (hakkinda baya seyler duymustum) mukemmeldi! :good:
Ve Mineeee. :img-in_lo Cok sekerdi, hele Lerzanla birlikte alisveris yapmalari yari hostu. Ben Mine ve lerzan sahnelerini seviyorum ya, cok güzel.
Ay unutmadan Nurgul ve Güvenin kapinin önundeki sahnesi cok hostu. Ben seviyorum bu abla-kardes iliskisini. :img-in_lo Birde Güvenin kendini isine vermesi cok guzeldi. O bulasiklari yikamasi. Bittim kardesim ben ya. :img-in_lo Sonra birde Atakana yardim etmesi. Budur dedim, Güvene yakisan budur!

Ve son sey: Sarpin giymine kurban olurum. :img-in_lo O gömlegi neydi öyle.
öl, bit geber!

Not: Simdi Güven hastalligi bence Metine demeyecek. Ilk bence Mine, Deniz veya Asli duyacak. Bakalim söyleyincede atilacakmi Güvene. Efeninkide resmen sey ya. Zor evet onunkide, ama kacmak ney? Ailesine yazik olur bence. Hele babasina, bildigimiz kadariyla hasta birde.
Artik finalde öledeblir gibi geliyor bana, Tayfunun Güvene dedigi gibi cözumu yok. Ve finalde muhtemelen bu sene. 2 ay cok iyi uyusuyor. Bakalim artik.

Bölüm genel olarak güzeldi, beğendim.Kurgusu iyiydi gerçekten.Mantıklı ve güzel ayrıntılar vardı.Hastalığın ilerlemesinden dolayı elbette kasvetli bir hava oluştu ama bundan daha kasvetli, ağlak bölümler de olacak.Yani şimdi beğenmeyen ahalinin hastalığı öğrendiği bölümde ne yapacak merak ediyorum.
150.bölüm özelliğinden dolayı "Yitirmeden" şarkısını çaldılar.Çok sevdiğim bir şarkıydı, Efe'nin durumuna da cuk oturmuştu.Böyle incelikleri her bölüm görmek istiyorum.:img-wink:

İlk sahne için öncelikle Sarp Apak&Dağhan Külegeç'i tebrik etmek istiyorum.Oynadıkları ilk sahnede performansları çok iyiydi ve çok doğal oynamışlardı.Gerçekten hakkını vermişlerdi sahnenin.Çaresizliği, şaşkınlığı, hüznü çok iyi yansıtmışlardı.Tebrikler.:good:

Efe'nin durumu çok canımı sıktı bu bölüm.Çok kötü oldum bende.Sürekli fenalaşması, giderek sona yaklaştığını bilmesi çok acı vericiydi.Çoğu sahnede gözlerim doldu ama "İzin ver beni gülümseyerek hatırlasın." dediğinde çok etkilendim.İyileşmesini imkansız gibi gösteriyorlar ama bu kadar rahatsızlanması, durumunun ayrıntıyla gösterilmesi kurtulacağına işaret gibi.Bir de bu adamın kendini düşünmeme boyutu aştı artık.Ölecek, hala kimseye söylememekte ısrar ediyor üstüne de gittiğinde canları yanmaması için kendinden nefret ettirmeyi planlıyor.Valla bu saatten sonra ne yaparsa yapsın çekip gittiği an ailesini, dostlarını özellikle de Aslı'yı kimse toparlayamaz.Üzülmesinler, kendi için canları yanmasın diye yapıyor ama saçmalıyor artık.Her neyse 151 en geç 152 de hastalığın öğrenileceğini düşünüyorum.Öğrenilsin ve AE için mücadele dönemi başlasın artık.:img-yes:

Güven'e de ayrı üzüldüm bu bölüm.Acımadım ya da dalga geçmek için söylemiyorum.Gerçekten üzüldüm, onun yerinde olmak istemezdim.Düşünsenize sevdiğiniz kadın bir başkasıyla, bunun acısı yetmiyor gibi sevgilisinin öleceğini öğreniyorsunuz.Ve o sizden yardım isteyince insanlık görevi olarak görüp yardım ediyorsunuz.Sürprize yardım etmesi, zabıtalardan arabayı kurtarması, Efe'yi merak edip yanına gitmesi ve herkesin hastalığı öğrenmesini istemesi, bunlar güzel davranışlardı.Ayrıca İstiklal Caddesi'nde nereye baksa AE'yi, Aslı'yı görmesi çok iyi düzenlenmişti.O sahneleri çok beğendim.Yıkılmış bir adamın düşünceleri ancak böyle yansıtılabilirdi.:img-wink:

AE sahneleri yine şahaneydi.Atışmalarını, Efe'nin Aslı'yı sinirlendirme çabalarını, telefonda bile birbirlerine sevdiklerini, özlediklerini söylerken gözlerinin parlamasını baya özlemişim.Her bölüm özlediklerimizin biraz daha hasretini gideriyoruz ama yetmiyor.Hastalıktan sonra daha fazla AE sahnesi olur diye düşünüyorum, malum Aslı dibinden ayrılmak istemeyecek.Zaten Efe de saklamakta zorlanıyor artık.Bombanın patlamasına az kaldı sanki.:icon_whis

MD'nin bebek telaşı çok tatlıydı.Bebek bekleyen anne-baba figürü çok iyi yansıtılmıştı.Deniz'in heyecanı, Mine'nin onu sakinleştirme çabası yine özlenen sahnelerin hatırlatmasıydı.Lerzan'ın duruma el koyması ve en mantıklı kararı gözler önüne sermesi çok iyi oldu.Ayrıca Mine'ye destek olması, onu ve bebeğini düşünmesi kızı gibi sevdiğini gösterir.Mine adına sevindim.Deniz, omuzlarına sorumluluk yüklendiğini de fark etti bu bölüm.İlerleyen bölümlerde MD para sıkıntısı yaşayacak gibi.Bebeklerinin kız olmasına da çok sevindim.Hem kız istiyorlardı hem de erkek ya da ikiz ihtimalinde Efe'nin ölme ihtimali de vardı.Sevincim ikiye katlandı yani.:img-yes:

Özge öldü mü bilmiyorum ama ya ölsün ya da defolup gitsin artık.Bir kızın böyle yalvarmasını, gururunu bu derece de ayaklar altına almasını anlamıyorum.Bu mevzu gerçekten sıktı artık.Kapatsınlar konuyu rahat edelim bizde, MD'de.:kahve

Metin'in Gönül'ü anması şu zamanlarda Gönül&Metin özleyenlere çok iyi geldi.Yaptığı konuşma, Efe'ye sevinse de Güven'in de yanında olması yerindeydi.Zaten Metin'in abi tavırlarını, koruyup kollamasını hep sevmişimdir.Güven hastalığı söyleyemeyecek büyük ihtimalle.Halil marketten gelir, telefon çalar mutlaka bir şey olur yani.Ama hastalık için de çok vakit yok zamanı geldi diye düşünüyorum.:icon_whis

Son olarak reyting konusuna değinmek istiyorum.Reytingler gerçekten çok kötü.Herkes farkında bunun.Ama nedense Efe geldi gitti, Güven çıktı idare etti, yok yükseldi, düştü falan diye anlamsız tartışmalara girilmekte.Düşüşün hiç biriyle alakası yok, kimse kendini yormasın.Tek sebebi kanalın dizi saatine 22:30 deyip 22:50 de başlatması.Mesele saatten kaynaklanıyor.Kanal gereken önemi vermedikçe reytingde yükselme olmayacak ne yazık ki.Bunun çiftlerle, karakterlerle ilgisi yok.Ayrıca gününü de yanlış buluyorum, cuma da kalması en mantıklısıydı.Sanırım bu sezon son mantığıyla kimse sallamıyor artık.Neyse biz güzel bölümler izleyelim ve sezonun sonunu mutlu bitirelim başka bir şey istemiyorum bende.:kahve

151 için umutluyum, beklentilerim var.Umarım beklentilerim boşa çıkmaz, açıklanmayan bir şey kalmaz.Keyifli yorumlar.:kahve

reytingler gitikce dusuyor.... en yakin zamanda biter heralde...

cunki aslinin guvene yaptiklari artik beni cook uzuyor, daha dune kadar guven le evlenmek isteyen simdi nerde?? Asli karakteri gercektende beni cook sinirlendiriyor.. senaristle neden boyle yapiyor?

Bölümde beni sinir eden sahneler ; Özge ağlıyor, Özge konuşuyor, Özge yürüyor falan falaan. :kahve

Bıktım artık. Gerçekten bıktım. Mine ve Deniz'i ne güzel birleştirdiniz işte, ne gerek var böyle şeylere ? Özge'ye ne gerek var ? Kaç yıl olmuş, MD bitmedi bitmeyecek işte, araya birileri giriyor, mesela BURAK, ama sonra gidiyor, o zaman ne gerek var ?. :kahve Ayrıca Özge stüdyoda bağırıyordu ya, bebek olmasaydı yine sana dönecek miydi falan falan. Deniz'in orda şu şekilde cevap vermesini isterdim ; ÖZGE SAÇMALAMA. SEN BİZİM GEÇMİŞİMİZİ BİLİYOR MUSUN, BÖYLE SAÇMALAMA HAKKINI KİM VERİYOR SANA ?! BİZ KAÇ YILDIR BERABERİZ. BİZİ SORGULAMAK SANA DÜŞMEZ. :kahve /Bu cümlelerin benzerlerini birinin Nurgül'e şöyle söylemesini isterdim Güven'e Aslı'yla konuş demeden önce ; Nurgül, Aslı'yla Efe birçok şey yaşadılar. Aslı Efe'nin ardından çok üzüldü, mahfoldu. Şimdi kızın büyük aşkı gelmiş, SEN KARIŞMA. :kahve

Bir dizi karakterine bu kadar sinir olup boşu boşuna kendimi yormam genelde ama... Bu Özge... :img-beee: Ben susuyorum çünkü koşursam çok şey söyleyeceğim ! :kahve

Gurur denen bir şey yok zaten. Hadi gururu geçtim, intihar ettikten sonra Deniz'in aranmasının amacı ne ? ANNESİNİ, BABASINI ARASINLAR KARDEŞİM. :kahve Allah Allah !!!

* Bölümdeki Mine&Deniz, Mine&Lerzan sahneleri çok güzeldi. Bu sahnelerin büyüsünü Özge'nin sahneleri bozmaya çalıştı ama bozamadı . :img-wink:

* Gelelim Aslı & Efe & Güven'e.
Eski AE'ci biri olarak AE sahnelerini beğenerek izliyorum. Ama Güven'e üzülüyorum, Güven'in mutlu olmasını istiyorum. Eğer Özge'yle yakınlaşırsa bu çok büyük bir hata olur. Güven seviliyor, Özge SEVİLMİYOR. Çok kötü olurlar. :kahve Güven'e olan sevgi de kaybolur !!

* Metin'in Gönül'den bahsetmesi çok güzeldi.

* Bölümde bir küçücük MinEfe sahnesi vardı. Konaktan çıkarken Mine, Efe'nin ona Aslı'yı sorması o da... Yani bu dostluk ne zaman bu hale geldi anlamıyorum. Sanki yabancılar. :kahve

Güven in o mektubu ne mantıksızdı ya.
Sanki hasta olan ve aslıyı bırakıp gidicek olan o.
Senin kollarında uyumak istiyorum ama..............
Kız efeyi seçmiş bu kendi elleriyle yollamış gibi yapmacık bi mektup yazıo.
Sonradaa 'ahh canıımm yaaa' diycez sanki mektubu geri alıo :S
Nefretlik hale geldim hiç sevmiyorum şu adamı
Sarptan soğuttu beni
Sürprizide hiç beğenmedim.Güveni niye soktularki araya yani.
Tadı tuzu kalmadı.

Alıntı:

---

!KaVaKyeLLeRi! Nickli Üyeden Alıntı

Bölüm genel olarak güzeldi,

Son olarak reyting konusuna değinmek istiyorum.Reytingler gerçekten çok kötü.Herkes farkında bunun.Ama nedense Efe geldi gitti, Güven çıktı idare etti, yok yükseldi, düştü falan diye anlamsız tartışmalara girilmekte.Düşüşün hiç biriyle alakası yok, kimse kendini yormasın.Tek sebebi kanalın dizi saatine 22:30 deyip 22:50 de başlatması.Mesele saatten kaynaklanıyor.Kanal gereken önemi vermedikçe reytingde yükselme olmayacak ne yazık ki.Bunun çiftlerle, karakterlerle ilgisi yok.Ayrıca gününü de yanlış buluyorum, cuma da kalması en mantıklısıydı.Sanırım bu sezon son mantığıyla kimse sallamıyor artık.Neyse biz güzel bölümler izleyelim ve sezonun sonunu mutlu bitirelim başka bir şey istemiyorum bende.:kahve

151 için umutluyum, beklentilerim var.Umarım beklentilerim boşa çıkmaz, açıklanmayan bir şey kalmaz.Keyifli yorumlar.:kahve

---

Bu saat olayi oldu bitti yani son zamanalrda böyle gec basliyor. Yani saat ile alakasi yok. 146-147'de reyting baya cikmisti. Ordada gec baslamisti. Hatta bunu kavga icin demiyorum ama Güven geldiginde reyting düsmesini AG ve güvene baglayan cok oluyordu. Hatta ozamanlar daha yuksekti. :icon_whis Simdi ise sadece saatte baglamak yanlis bence. Cunku bunu sizde biliyorsunuz, herkes biliyor dizideki senaryo ve konuyla ilgilli.

zamanı durduran aşk..:img-in_lo:img-in_lo
çook güzel bir bölümdü ..:happy0064
ilk olarak efeyle güvenin kavgası.güvenin hesap sorma girişimi çok komikti.:img-hyste
yani efeninde dediği gibi sana hesap vermek zorundamı aslıya efe..:img-beee:
sonrasında efenin itirafı."bir daha benimle ölmesine izin vermeyeceğim":img-cray:
güvenin şaşkınlığı..istiklal caddesindeki sahneler çok güzeldi.
güvenin sahilde bağırmasıysa..çok abartılıydı.:icon_whis
aslının efeye ulaşması .efenin seni seviyorum deyişi..aslınn bende seni deyişi.:img-in_lo
sabah herkes aslıyla efenin barıştığını ögrendi..
tabiki çok sevindiler ama güven içinde üzüldüler..
güvenin aslıyla olan konuşmasıysa..
o konuşmada şunu anladım güven gerçekten aşkın ne demek olduğunu bilmiyor.
aşkın."sevdiğin insanı ikinci kez öldürmemek için yanlız ölmeyi göze almak olduğunu"
güven bilmiyor..
aslıyla efenin mutfaktaki halleri çok şekerdi ya..:img-in_lo
efenin gelmesi.aslının mutlulugu.efenin menemen isyanı..:img-hyste
aynı karı koca gibiydiler ya..tabi efenin hastalğı olmasaydı.:img-cray:
efeyle aslının hastalındıktan hastalındıktan sonraki söledikleri
."bundan sonra hep sana bakıcam..""ben süpriz değil seni istiyorum.":img-in_lo
efenin aslıın elini tutması..
efenin hastalık olayı artık saklanacak durumda değil.1-2 bölüme ortaya çıkacak..
ama ben kemoterapinin efeye iyi geleceğini düşünüyorum ..
ya nasıl bir adamsın sen efe ya..
hastayken bile aslıyı mutlu etmek için çabalıyosun.:img-cray:
zaten orjinal adamdan başkasının aklına gelmeyecek bir fikirdi..
ama tabi hastalık gene engel oldu.ya..efe herşeye rağmen süprizi yapacaktı yaptıta.
güven son anda efenin yardımına koştu..gerçekten herkesin yapamayağı.bir şeydi.
güvenin yaptığı..:good:
akşamındaki efeyle aslı konuşmasıysa..tam aşk dolu bir konuşmaydı.:img-in_lo
"hem merak ettim hem özledim.."
"seni düşündüm gene seni düşündüm."
"ya ben seni çok seviyorum."
güven gene gitmeye kalktı ama yapamadı..:img-hyste
sabah efe eve geldiğinde abisiyle annesinin tebriklerini aldı..
şükran teyzenin "oda olcak inş demesi.." gerçekten içimi okudu yani..
güvenle metinin konuşmasıysa.güven gene sölemicek buna emininm..
veeee o muhteşem süpriz..:img-in_lo
hiç kimsenin aklına gelmeyecek.derecede orjinal bir süprizdi..
efenn söledikleri...
"seni kaybettiğim gün benim için zaman durdu aslım."
"hiçbir şey görmedim,duymadım hissetmedim.sadece nefes aldım."
"gecenin bir yarısı uyandım 2-3-5 sen yoksun sesin yok.."
"aşk sevgi üzerine herşey söylendi hepsi yarım hepsi eksik.."
"seni seviyorum.":img-in_lo:img-cray:
veeee o muhteşem öpüşme sahnesi..:love04:

Her bölüm 15 dakika Özgenin ağlamaya çalışmasını izletmenin mantığı nedir anlayamıyorum gerçekten.

Özge bir yan karakter..Atakan da bi yan karakter mesela,üstelikte 3 sezondur dizide..ben onun duygularına 3 sezonuda üst üste koyup toplasam Özgenin 1 bölümdeki duygu yoğunluğuna ayrılan zaman kadar yer verildiğini görmedim.Nedir Özgenin ayrıcalığı?

Onu da geçtim Mine ana karakter olmasına rağmen hastalığının bir bölüm dahi işlendiğini görmedim.Hastalığının ne olduğunu bile anlayabilmiş değilim,her bölüm ayrı bişey zırvalanıyor bu konuda ve bıktım Aslı Enver'i her bölüm taş çatlasa en fazla 10 dakika görmekten.Fragmanda ise hiç görememekten.

Hayır kime ne Özgenin takıntılı hislerini dünyanın en büyük aşkı zannetmesinden..kitap yırtmasından,dudaklarını fiyonk yapıp yapıp zırlamasından,gece nerde uyuduğundan..amaç ne? Ne ana hikayeyle bi alakası,ne de arkasında milyonların oluşturduğu bi fan kitlesi var..''olmuyor'' bu karakter işte..bu zorlama,göze sokma neden..neyin ısrarı bu?

Finale doğru gidiyoruz belli ki, şurada en fazla 3 ay vardır..ama hala oyalamaca bölümler,ana hikayeyle alakası olmayan abuk subuk karakterlere bölümlerde ayrılan kocaman yerler..şu elde kalan bölümleri iyi değerlendirin bari nolur..aklımızda absürdlükte çığır açmış bi dizi olarak kalmasın,imajınızı temizlemeye çalışın biraz..bu haliyle hatırlamak istemiyorum diziyi.

düşünüyorum da ne zamandır bu kadar güzel bir bölüm izlememiştim..


güven'in sorularına yanıt bir tokat gibi geldi.. ölüyordu çünkü efe.. her zamanki gibi sevdiklerinin mutluluğu için kendinden vazgeçmişti.. usul usul ölüyordu işte.. kimse onun için üzülsün, kimse acı çeksin istemiyordu..


aslı'nın sevdiği adamdan nefret etmesi, onu bir kez daha ve bu sefer gerçekten kaybetmesinden daha az acı verecekti efe'ye göre.. yıllar sonra ilk kez karşılaştıkları günden beri bunun için uğraştı.. o sevdiği kadın mutlu olsun diye ''kötü adam'' olmayı kabul etti..

aslı bir süre üzülecekti, lanetler yağdıracaktı ona ama nefreti büyüdükçe acısı dinecekti.. efe hala bir yerlerde yaşayan mazinin en güzel hatırası, şimdininse aşağılık herifi olarak kalacaktı aslı'nın aklında..


ama olmadı efe'nin yalanları bir bir ortaya çıktı.. aslı gerçekleri öğrenip karşısına dikildiğinde ''seni sevmiyorum'' bile dedi uğruna yapayalnız ölmeyi seçtiği kadına.. oysa ne kadar zordu, her dakika adını sayıkladığı hatuna ''sevmiyorum seni'' demek.. yıllardır hasretiyle yanıp tutuştuğu kadın yanındayken ona dokunamamak, öpüp, koklayamamak..


sonunda dayanamadı efe ve kuzusuna ''ben sana hala deliler gibi aşığım'' deyiverdi..

belki de son defa dudaklarını dudaklarına değdirdi, sarıldı, öptü, kokladı..

gökyüzündeydi genç adam o dakikalarda, bulutların üzerindeydi.. ne o kafasındaki kitle vardı aklında ne de ölmek üzere olduğu.. sadece ve sadece sevdiği kadını düşündü.. tek istediği onu mutlu görmek, onu mutlu etmekti.. çünkü onun mutluluğuydu genç adamı mutlu eden..


fazla sürmedi mutluluğu.. gerçeklerle yüzleşmesi gerekti.. kendisini yalancılıkla, bencillikle suçlayan o adama yavaş yavaş öldüğünü söyleyiverdi.. dayanılmaz baş ağrıları, mide bulantıları, hissizlikler sardı yine dört bir yanını.. bütün bunlara inat onun aklında aslı'sını mutlu etmek vardı.. onu belki de son kez mutlu görmek, ona son kez dokunmak, son defa dudaklarını dudaklarına değdirmek..


bütün sıkıntılarına rağmen söz vermişti işte aslı'ya.. sürpriz yapacaktı ona, söylemişti bir kere.. beyninin içinde kendisini yavaş yavaş ölüme sürükleyene inat gerçekleştirecekti sözünü..


-dünyanın döndüğü yerden sonra dünyanın durduğu yer..-

bir şey geldi aklına..

dört(?) yıl önce.. aslı'yı kaybettiğinde durmuştu dünya onun için.. zaman akmıyordu artık.. durmuştu efe'nin saati.. yaşamıyordu, hareketsizdi, öylece kalakalmıştı..


her şeyi planladı.. ama yorgundu o beden.. fazla vaktinin kalmadığını biliyordu.. o adamdan yardım istedi sevdiği kadını seven bir başka adamdan.. ve yardım etti o adam.. yenilmişti çünkü bu büyük aşkın karşısında.. birbirlerini delicesine seven bu iki aşığın arasında duramazdı artık.. aşklarının büyüklüğünü anlamıştı artık.. hiçkimsenin, hiçbir şeyin onların arasına girmeyeceğini anlamıştı..


ve buluştu bizim iki deli sevdalı..


aslı gittiğinde efe'ye ne olduğunu kendi gözleriyle gördü.. efe'nin dünyasının nasıl durduğunu o gittiğinde hiç dönmediğini, zamanın hiç akmadığını, hayatın sona erdiğini gördü o gözler..


aslı'sı geri geldiğinde eller, gözler, dudaklar birleştiğinde efe tekrar hayata döndü.. dünyası kaldığı yerden dönmeye başladı, zaman durduğu yerden akmaya..


aşktı bunun adı.. :)

aslı aşktı efe için..

efe aşktı aslı için..


ve dudaklar birleşti, hayat devam etti..


ben de ağladım :icon_sorr :img-cray:


dün gerçekten çok güzel bir bölüm izledik.. efsanenin kaldığı yerden devam ettiğini öğrendiklerinde bunalıma giren (:img-tomat??) konak ahalisinin aksine metin çok sevindi.. 'bir kere de kendinizi düşünün' dedi.. biliyordu çünkü aralarındaki o büyük aşkı.. şu geçen zamanda ne çok acı çektiklerini..

özge mine&deniz ikilisinin hayallerine limon sıkana kadar her şey çok güzeldi.. deniz'i mine'ye yakıştırmasam da (bkz: düdük !?) özge'nin bir an önce aralarından çekilmesini istiyorum.. mutluluk onların da hakkı..

bir de güven ve nurgül (bkz: evlerden ırak kardeşler) go home lütfen! :img-wink:

Dünya'nın durduğu yer:img-in_lo
Son sahneden başlıcam yoruma
çünkü en güzel sahne son sahneydi:img-yes:
Efe'nin süprizi sonun da gerçekleşti.
Ama 150. bölüm için özel bişeyler yapabilirlirlerdi.
Bölümü pek beğenmedim:kitap
Güven&Efe sahneleri ben normal de pek sevmem.
Efe hastalığını Güven'e söylüyor diye kızmıştım başta.
Ama Efe haklıydı Güven'e hastalığımı söylemek zor olmadı belki de onunla yakın olmadığım içindir:img-yes:
Doğru söze ne hacet.
Özge sahneleri son derece sıkıcı ve gereksizdi:bilmim
En çok dikkatimi çeken bir nokta var
Aslı biz Efe'yle barıştık dedi kimse sevinmedi
Aksine herkes Güven'e üzüldü.
Tamam Güven'e üzülenbilirler.
Doğru, düzgün sevinmediler.
Aslı&Efe barıştı diye
İki saniyelik de olsa Mine&Efe sahnesi vardı:img-hyste
Mine de Efe'ye barıştılar diye hiçbişey demedi.
bELKİ BU DİZİ DE herşey değişti.
Değişmeyen, orijinalliği yitirmeyen halen bişey var:img-blush
Efsane aşk

Alıntı:

---

efran_albatros Nickli Üyeden Alıntı

bu durumda da ikinci ihtimal kuvvet kazanıyor, şudur ki; bir film vardı, birkaç sene evvel cnbc-e'de izlemiştim sanırım.filmin adı the guitar.filmde ölümcül bir kanser yahut tümör gibi (net hatırlayamıyorum) bir hastalığı olan ve doktorlar tarafından ''umut yok, tedavisi yok, şu kadar ay ömrün kaldı, yaşamana bak'' denilen bir kızın hikayesi anlatılıyor (tıpkı efe gibi).ve kız lüks bir apartman dairesine taşınıyor, bol keseden harcamaya başlıyor, kredi kartlarını dolduruyor, nasıl olsa ödeyeceğim zaman ben burada olmayacağım diye düşünüp, sağlığında imkan/zaman olmadığı için yapamadığı şeyleri yapmaya çalışıyor, çocukluk uktesi olan kırmızı bir elektrik gitar alıp, evde onu çalmayı öğrenmeye başlıyor.bu şekilde kızın son günlerim mantığı ile yaşadıkları ve gitar öğrenmesi etrafında devam ediyor film.ta ki kız birgün telefonda konuştuğu birinden o günün tarihini öğrenene kadar.kız şok oluyor, zira o gün kıza biçilen ömrün dolduğu, doktorların dediğine göre çoktan ölmüş olması gereken bir tarih.kız soluğu doktorda alıyor ve yapılan tetkiklerde kızdaki ur'un/kanserli kitlenin iyileştiği, kendiliğinden yokolduğu ortaya çıkıyor.gündelik hayatın ritünleri içinde sıkışıp kalmış insanın, dünyevi tasalardan/zaman mefhumundan sıyrıldığı vakit; özgür kaldığı, mutluluğa yaklaştığı mesajı veriliyor filmde.velhasılı efe'de de böyle bir durum olabilir.
herkes hastalığı öğrendikten sonra, aslı ve efe, efe'nin son zamanlarını beraber geçirmeye karar verirler.tatile filan çıkarlar belki.ailesi, dostları ile vakit geçirir.hastalığını saklama stresini de üstünden atan efe gönlünce sever, vedalaşır sevdikleri ile ve o da ne?bu iyi gelir efe'ye, yıllar sonra kendini sevdiklerinin yanında bırakabilme özgürlüğü efe'ye iyi gelir derken, derken yapılan yeni tahlillerle efe'deki tümorun kendiliğinden kaybolduğu ortaya çıkar...olamaz mı, olabilir?güzel işlense mantıklı/tatmin edeici olmaz mı, kensinlike olur.ama bunu iyi vermeleri gerekiyor, aslı&efe'nin herkesten, her şeyden sıyrılıp birbirleri ile kaldıkları bölümler izlemeliyiz mesela, mutlaka sessiz, sakin bir yerlerde baş başa vakit gerçimeliler en basitinden.ailesi, dostları ile oluşu verilmeli, mine&deniz'in düğünü olabilir bu mesela.efe'nin hastalığı ve mine'de meydana gelen düğün fobisi :icon_whis sebebiyle küçük ama herkesin bir araya gelmesini sağlayacak bir kutlamayla evlenebilirler mesela.
dediğim gibi tayfun'un ağzından olumlu tek bir cümle çıkmıyor, bu da tedavi ihtimalini ortadan kaldırıyor açıkçacı, efe yaşayacaksa böyle bir mucize vesilesiyle olacak bence.

---

Dün geceden beri bu kadar net cümlelerin ardından bu durumu nasıl toparlayacaklar diye düşünüyordum. Hatta Efe'nin ciddi ciddi ölebilme ihtimalini kabul ettirmeye çalıştım kendime. Bu replikler haftalar önce olsaydı tamam derdim, bunları yazdılar ama aradan zaman geçince bir yolunu bulurlar. Ama şimdi hastalığın açığa çıkmasına bu kadar az bir zaman kalmışken bu replikler çok korkuttu beni. Üzerine senin yorumunu okuyunca feci bir şekilde ümitlendim.

Çok beğendim bu fikri. Kapıları bu derece kapatmışken başka mantıklı bir yolu da yok zaten. Umarım akıllarındaki budur. Hem mantıklı hem de hoş olur böylesi. Biz de özlediğimiz sıcak aile, arkadaşlık ilişkilerini doyasıya izleme fırsatı buluruz.

Hastalık ortaya çıktığında herkes Efe'yi mutlu etmek için didinip duracak. Bu bölüm dizide evlilik konusunun geçmesine ve gelen bir tüyoya dayanarak bir tahminde bulundum kendi çapımda. Belki de bu herkesin Efe'yi mutlu edebilmek için canla başla çalıştığı dönemde Aslı'dan bir evlenme teklifi gelir :icon_lol Böylesi çok orjinal olur hemde. Evlenirler ve bu filmdeki gibi sona yaklaştıklarını farkınavarırlar. Bir de bakarlar ki Efe iyileşiyor. Üzerinede dört gözle beklediğimiz junior Efe müjdesi gelir :happy0064:happy0064 Süper olurdu :icon_whis

Bölüm hakikaten çok güzeldi. Gerçi AE sahneleri yine azdı ama Efe sahneleri çoklukta olduğu için sesimi çıkarmıyorum bu defa. AE sahnelerini az yazıyorlar ama yine de yazdıkları her sahne birbirinden güzel oluyor, çok emek veriyorlar belli. Bu açıdan Pelin&Dağhan ikilisine ve senaristlere teşekkürlerimi sunarım. :img-wink:

Öncelikle son sahneden başlamak istiyorum. Sürpriz çok güzeldi, çok anlamlıydı. Açıkçası o sahneyi fragmanda izleyince ben de çoğunluk gibi evlenme teklif edecek zannetmiştim ve bunu bekliyordum. Daha doğrusu kendimi buna alıştırmıştım ama işin gerçeği Efe'nin evlenme teklif etmesini istemiyordum ve olmayınca da üzülmedim, aksine sevindim. Neden derseniz eğer bunun zamanının geldiğini düşünmüyorum. Yani AE daha yeni kavuştu ve ben onları evli bir çift olarak görmek istemiyorum şimdilik, ikinci sezondaki o hallerini çok özledim ben onların ve senaristler de gördüğüm kadarıyla ikinci sezona paralel sahneler yazıyorlar AE'ye. Bunun bozulmasını istemiyorum, o açıdan evlilik, çoluk çocuk falan çok sıcak baktığım şeyler değil açıkçası. Zamanı gelince olacak tabii ama böyle bir sahne yazacaklarsa sezon finali veya final -artık hangisiyse- oraya saklasınlar bence. Ayrıca Efe'nin hastalık durumları varken ortada böyle bir şey yanlış olurdu. Yani ben fragmandaki sahneyi görünce açıkçası biraz kızmıştım Efe'ye. Sonuçta Aslı'ya evlenme teklif etseydi ona ümit verecekti, "Hayatımın sonuna kadar senin yanında olacağım." demiş olacaktı. Gideceğini bile bile Aslı'ya bunu yapması bana koymuştu açıkçası. Ama Efe'nin beni hayalkırıklığına uğratmamasına çok sevindim. Evlilik teklifi maksatlı değil de sadece Aslı'nın yüzünü güldürmek maksatlı bir sürpriz yapması gerçekten çok hoşuma gitti. Fikir de çok orijinaldi ama ya. :img-wink: Aslı gelince herkesin bir anda durması, sonra Efe'nin Aslı'ya söyledikleri.. Hepsi çok çok çoook güzeldi. :img-in_lo Hele sondaki öpüşme, kalbimden vurdu resmen. Ama yine öpüşmeyi yarıda kesip bölümü bitirdiler ya, işte ona sinir oldum birazcık.

AE sahnelerinin hepsi çok güzeldi. Mutfaktaki sahneye bayıldım hele. Aslı'nın Efe'ye menemen yapması ve Efe'nin Aslı'yı "Sen makarna bile yapamazsın." tarzındaki sataşmaları çok güzeldi, çok özlemişim onları böyle görmeyi. :img-in_lo Bir de Efe banyodan çıktıktan sonra sarıldıkları bir sahne vardı, orası da çok dokunaklıydı. Aslı'nın orada "Ben sürpriz değil, seni istiyorum." deyişi muhteşemdi. :img-in_lo

Efe bütün bölüm beni ağlatmak için yırtındı durdu. Arka fonda verilen müzikler de ayrı bir koyunca, gecenin bir vakti sulugöz etti beni herif. Dayanamıyorum onu öyle görmeye, gerçekten dayanamıyorum. O çaresizliği, o bitkinliği, umutsuzluğu.. Her şeye rağmen Aslı'yı mutlu etmek için hasta haliyle o çırpınışı, kimse üzülmesin diye acılarıyla tek başına mücadele etmeye çalışması.. :img-cray: Hepsi çok koyuyor bana, dayanamıyorum. Bu saatten sonra Efe'nin öyle ameliyatla falan kurtulacağını zannetmiyorum. Kimbilir, belki dizi bu sezon bitecekse öldürecekler finalde Efe'yi. Ben genelde mutlu sonları sevmeyen ve mutlu sonlara inanmayan biri olarak böyle filmlerin ve dizilerin finallerinde sevenlerin ebediyen ayrılmasını daha çok seviyorum. Yani sevmek değil de işte, gerçekçi geliyor, çarpıcı geliyor bana. Hani o kavuşup da 'sonsuza dek mutlu yaşayan' aşıklar değil de, bir şekilde kaderin ayırdığı ve ayrılıklarını izlerken gözyaşlarına boğulduğunuz aşıkları görmek daha çarpıcı bir etki yaratıyordu bende. Ama ilk defa bunu istemiyorum. Çünkü AE gerçekten çok acı çekti ve her ne olursa olsun ben bu dizinin finalinde AE'yi 'sonsuza dek mutlu' görmek istiyorum. Bu açıdan Efe ölmesin, hem zaten bu kadar çok sevdiğim bir karakterin ölümüne dayanamam ki ben. :img-cray: Bir şekilde kurtulsun, hep mutlu olsun Aslı'sıyla. Artık işimiz mucizelere kaldı ve nedense ben de bir mucize bekliyorum. Eğer Efe'yi öldürmeyeceklerse büyük ihtimalle de bir mucize gerçekleştirecekler. Mucizeden kastettiğim şey Türk filmi tadında, araba çarpan adamın gözlerinin görmesi değil elbette. Bana sanki Efe'nin başına bir şey gelecek, hani talihsiz bir olay veya bir başka hastalık ve bu talihsiz olay bir şekilde Efe'nin iyileşmesine sebep olacak gibi geliyor. Dilerim öyle de olur.

Bu bölüm Güven'in Metin Abi'ye gerçekleri söyleyeceğini düşünüyorum. Ama Efe Aslı'ya söylemeyecektir, söyleyemeyecektir. Çünkü böyle bir şeyi söylemenin hiçbir yolu yok. O açıdan Efe'nin Güven'e ölmeden önce çekip gideceğini söylemesini hiç yadırgamadım. O da bayılmıyor sonuçta böyle yapamaya, insanlara acı çektirmek niyetinde değil. Ama Aslı'nın gözlerinin içine baka baka nasıl söyler öleceğini? Yapamaz ki. Ben de yapamazdım. O açıdan hak veriyorum Efe'ye, yaptıklarını da hiç yadırgamıyorum. Belki deneyecek söylemeyi ama yapamayacak. Bence Aslı bir şekilde kendisi öğrenecek. Yani artık Efe yanında mı bayılır, yoksa bu işin peşinde düşüp de kendisi mi bulur bilemeyeceğim ama bu bölümün sonunda öğrenecek gibi geliyor bana.

Dünyanın Durduğu Yer..

Harika bi bölüm ismi olmuş. Efe'nin sürpriziyle örtüşen, ki o sürprize döneceğiz, lunapark sahnelerine yakışan ve Aslı Efe aşkının efsanelerinden birisi olan dünyanın döndüğü yere güzel bi göndermeydi, tebrikler!

Öncelikle Sarp. Harika bi oyunculuk sergiledi. Efe'nin öleceğini öğrendiğinde sahile gitti hem ağladı, hem ağlattı. Sahildeki cafede Aslı'yla konuşurken bakışları, sözleri, sözlerine kullandığı vurgular.. Tek kelimeyle müthişti! Çok etkilendim ben bu bölümde Sarp'tan ve onun sayesinde Güven karakterinden. Geçtiğimiz bölümün yorumunda, Güven'i kötü adam yaparlarsa, Efe'ye fiziki olarak zarar verirse yanlış olur demiştim. Herifi melek yaptılar :img-hyste Efe'ye yaptığı yardım takdire şayandı. Tabi hastanede yanında olması da..:good:

Deniz ve Mine.. O kadar sevimli bi çift oldular ki yine.. Mine'ye annelik çok yakıştı. Böyle bıcır bıcır kıyafetlerin arasında, o patikleri oynarkenki hâline bayıldım! Doktorda Deniz'e "sen gelemezsin burda beklemen lazım" şakası çok güldürdü beni. Safım benim:img-hyste:img-hyste Doktorun yanında Derya'nın kız olacağını öğrendiklerindeki anı ben de yaşamak istiyorum yaa :img-blush:img-yes: Doktordan çıkarken de elele çıktılar. Son olarak evde Mine, "kendi evime geçmek istiyorum" dediğinde Deniz'in kendini düşünmemesi de komikti. Bu çocuğa bi saflık geldi cidden :img-hyste Burdan Özge'ye de iki laf etmek istiyorum.:kahve Büyük konuşmak gibi olmasın da, bu kadar gurursuzluk görmedim hayatımda. Yapışkan mısın kızım bi defol git yaa.. Herif seni sevmiyor, başkasından çocuğu olacak daha Mine'yi kuma olarak alırım aşkım bırakma beni :img-cray: modunda hatun. Tövbe tövbee! Dizinin açık ara en antipatik karakteridir herhalde Özge!

Gelelim büyüüüüüüüüüükk aşka :img-in_lo:img-in_lo Evde Aslı'nın "ben sürpriz değil, seni istiyorum" demesi, Efe'min de lunaparkta yaptığı sürpriz ve "Aşk üzerine her şey yazıldı çizildi, ama hepsi yarım, çalıntı.. Sadece, Seni çok seviyorum!" repliği mahvetti beni. Sensiz dünyam durdu, sen geldin her şey hareket ediyor konsepti de harikaydı!:good:

Bu aşkın sonu kötü bitmesin nolur yaa. Efe'm iyileşsin, Aslı'sıyla mutlu olsun :icon_sorr İnancımızı kırmayın, umudumuzu yıkmayın noluuuuur :icon_sorr

ps: Pinhani'nin bölümde çalan şarkısı enfesti. İlk kez dinledim, çok tuhaf oldum. Yorum da biraz uzun oldu, kusura bakmayın :D Keyifli yorumlar dilerim.

Bölüm çok, çok, çok sıkıcıydı. İlk sahne ve son sahne dışında hiçbir sahneden zevk almadım.

İlk sahnedeki kavga bence gerçekten etkileyiciydi. Hem oyunculuklar hem de replikler güzeldi. Ama onun dışında Efe'nin midem bulandı, başım ağrıdı, öldümölüyorumöleceğim şeklinde giden bitmez tükenmez sahnelerinde sıkıntıdan patladım. Her dakika düşüp bayılması, bir gençlik dizisinde başında bir kitleyle dolaşması, sevdikleri üzülmesin diye kendini feda etme saçmalığı... Hepsi çok boğucuydu. Ayrıca Mehmeh Günsür'ün benzer hallerini izledikten sonra, Dağhan Külegeç'in hastayım modu hiç inandırıcı gelmedi.

MD'ye gelirsek. Deniz önce Aslı'yla öpüşüp, sonra Leyla'yla yatıp, sonra Hayal'le takılıp, sonra da Özge'yle olduktan sonra Mine'ye iki tane tatlı söz söyledi diye MineDeniz'i mükemmel çift yapan insanları anlamıyorum. Senaristleri suçluyordum bizi salak mı sanıyorsunuz, Deniz'in tüm bu iğrençliklerinden sonra MD'yi kimin midesi kadlıracak diye ama benim dizimdeki izleyici kitlesi de böyle olsa, ben de bu şekilde oynardım izleyiciyle. Her şeyi kabullenen, sırf bizim favori çiftimiz birleşsinde geri kalan önemli değil modunda takılan kişileri anlayamıyorum. Deniz'le Mine yan yanayken bana hiç de aşık bir çift gibi gözükmüyorlar. Yaptıkları için daha doğru düzgün özür bile dilememiş, sevgilisini defalarca aldatmış, onunla yattığı yatakta daha birkaç gün geçmeden güle oynaşa başka bir kızla yatmış, onu görünce "bunun burda ne işi var" gibi cümleler kurabilme pişkinliğini göstermiş iğrenç bir adam ve tüm bunları silip atmış Deniz'in nerdeyse peşinden koşmuş gurursuz bir kadın tablosu çıkıyor önüme. Kimse kusura bakmasın ama bu böyle. MD çıkınca kanalı değiştiresim geliyor. Güya "Minesever" arkadaşlarımız, onun bu şekilde aşağılanmasını nasıl kabul edebiliyor o da ayrı bir konu.

Mine'nin bu bölüm Lerzan'la olan sahnelerini beğendim. Ama onun yeni halinin sevmiyorum. Karşımda böyle bir Mine görmekten çok sıkıldım. Bir tek Aslı "Efe'yle birlikteyiz" dediğinde kahve fincanın üzerinde attığı muzur bakışlarını beğendim.

Güven :img-cray:Çok kötü oldum bu bölüm ona. Tüm bunlardan sonra da artık sırf inadına, sırf Efe'yi savunmak adına Güven'in kötüleneceğini düşünmüyorum. Düşünmek bile istemiyorum. Yaptığı büyük bir fedakarlıktı. Yani şimdi "Efe ölüyor tabi ki böyle fedakarlıklar yapacak" türü karşılıklar gelmemesi için söylüyorum, Efe'yle Aslı'yı kendi haline bırakıp çekilebilirdi Efe istediği gibi yaşasın diye ama ona yardım etmesi, Aslı'yla buluşsun diye randevu ayarlaması..Bunlar yapmak zorunda olduğu şeyler değildi. Ve bu bölümden sonra Güven'e üzülmeyen kalmamıştır diye düşünüyorum. Kimse onun yaşadığını yaşamak istemezdi. Merdivenlerde Efe'yle konuşmalarını duyup sonra "İyi geceler" diyerek gitmek herkesin kaldırabileceği bir durum değil.

Son sahnedeki replikler çok güzeldi gerçekten :img-in_lo Öpüşme değildi elbette. Hayatında bir tane bile olsa yabancı oyuncuların öpüşmesini görmüş birinin o anı beğenebileceğini düşünmüyorum. Ama yine de aşk çok güzel bir şekilde yansıtılmıştı. Bunun yanında o sahnedeki hayalkırıklığım şuydu ki, seyirci Efe'nin aşkını zaten biliyor. Efe de bunu her fırsatta dile getiriyor. Benim duymak istediğim Aslı'nın aşkı. Mesela Efe'nin söylediklerinden sonra "Ben de seni kaybettikten sonra bunu yaşadım" gibi bir şeyler söylemesini isterdim. Efe'sizliği Aslı'nın ağzından duymak istiyoruz artık. Ben istiyorum en azından.

Ratinglerden biraz olsun aklı başına gelse, senaristlerin yapması gereken şu; bir dahaki bölümü 1 ay sonra, 3 ay sonra, 5 ay sonra her neyse yazarak başlatmalı ve Efe ameliyat olmuş, bitmiş, kurtulmuş olmalı. Kimse onun ölüm döşeğindeki yeşilçam benzeri hallerini izlemek istemiyor. :kahve

Bölüm idare ederdi.Efe'nin durumunun giderek kötüleşmesi benide ekran karşısında baya kötü yaptı....
Güven ilk defa ona karşı bir sempatim oluştu.Doğruya doğru onun yaptığını kimse yapmazdı.Umarım Metin'e Efe'nin hastalığınıda söyler

Umarım senaristlerin yeniden felaket yelleri havasına girmek gibi bir düşünceleri yoktur. Son iki bölümden sonra bu bölüm bende böyle bir hava yarattı nedense. Olayların bu kadar fazla uzatılması, dramatize edilmesi, özellikle bu bölüm için söylüyorum sahnelerin özensizlikleri gerçekten kavak yelleri izleyicisinin hak etmediği bir durum.:bilmim

Diziyi başta kanald olmak üzere yapım şirketinin de gözden çıkardığı düşüncesi her geçen gün daha da artıyor bende. Özensiz ve kısa hazırlanan fragmanlar, fragmanın diziye neredeyse 2 gün kala çıkması ve kanalın kavak yelleri fragmanlarını ısrarla az göstermesi, diziyi 22.30 deyip 23.00 de başlatması ve dizinin bitiminin saat 01.00 ı bulması kanalın diziyi gözden çıkardığının göstergesi. Hayır, anlamadıkları şey şu ki kavak yelleri bir gençlik dizisi ve belirli bir izleyici kitlesi var özellikle de yaş grubu olarak cumartesi günü gençlerin dışarıda oldukları günlerden, karşımızda ciddi rakipler var ve belirli bir yaş grubuna hitap ettiğinden bitiş saati bu yaş grubuna hitap etmediğinden bu reytinglerle karşı karşıya kalıyoruz ne yazık ki.:icon_sorr

Bu saatten sonra ne yapılır bilmiyorum ama izleyici olarak tepki göstermenin sırasıdır bence bir şekilde dizimize sahip çıkmak zorundayız dizinin en azından hazirana kadar ekranlarda olması için bizim de bir şeyler yapmamız gerekiyor diye düşünüyorum. Yoksa bir sezon daha gitmesi bile düşünülen dizimize erken veda etmek durumunda bile kalabiliriz ve bu kimsenin istemediği bir sonuç olur.

Dün akşam ki pardon geceki bölüme gelirsem eğer.
Açıkçası ben senaristlerin bir bölümü ayrı ayrı yazdıklarını düşünüyorum nedense. Şöyle ki mine&deniz sahnelerini başkası, aslı&efe sahnelerini başkası, konak sahnelerini bir başkası yazıyormuş gibi geliyor bana nedense. Yani o kadar farklılıklar var ki sahnelerde duygu yönünden, replikler yönünden sahnelerin uzunluğu ya da kısalığı yönünden ciddi tutarsızlıklar var düşüncesindeyim.Yani dün akşamki bölümde gerçekten güzel ve etkili yazılması gerekilen her sahne son derece kısaydı ve özensizdi.Ama tam tersine gereksiz sahneler gereksiz uzunluktaydı.Efe ve güven replikleri anladık güven yeni öğreniyor durumu vs ama sahne resmen 15 dakika sürdü ya da özge nin her sahnesi yani ne gerek var mine de ya da su dan çok onu görmemize ben anlamıyorum dolayısıyla da izleyici de farklı sahneler görmek istiyor yani.Bu dün geceki bölümün büyük bir sorunuydu.:icon_whis

Ayrıca sahne geçişleri bana pes dedirtti resmen yani deniz konağın bahçesindeyken iki dakika sonra kendisini stüdyoda buldu. Tamam, başka sahneye geçeceksiniz ama en azından araya meşhur İstanbul görüntüsü koysaydınız bu kadar sırıtmazdı yani. Bu da diğer önemli bir sorundu.
Ama asıl soruna gelirsek eğer; asıl sorun bu hastalık olayının gereksiz uzaması bence. İzleyici dram seviyor deniliyor evet ama bizim dizimiz gençlik dizisi ya ne gerek var efe nin hastalık olayını Yeşilçam a bağlamaya, güvenin sahnelerini küçük Emrah a bağlamaya.(yok şiir yok mektup yani sanki kimse bilmiyordu güvenin aslıya yazdığı o mektubu bırakıp geri alacağını.):img-yes:

Şaka maka dedik ama resmen her bölüm her sahne her replik efe nin hiç şansı olmadığını, diziye neredeyse aynı hikâye ile geri gelen efe karakterini öldürmeye yemin etmiş gibi izlenim yaratıyorlar ve de güven e sanki hiç yeni birisi gelmeyecekmiş gibi gösteriyorlar ki bu da herkeste büyük bir endişe yaratmıyor değil yani efe nin akıbetiyle ilgili.:img-cray:

Efe nin düşüncelerinde hiçbir mantık yok. Yani aslı yı üzmemek için bu zamana kadar çırpınan efe ben zaten öleceğim ama o bunu bilmeyecek uzakta yaşıyorum sanacak diyor ki bu da aslı nın yine aynı şeyleri yaşayacağı anlamına geliyor. Efe böyle birisi değil güven de bu konuda efe ye öğüt verecek birisi değil bence. Bu yüzden efe ye ait olamayacak olan bu düşünceleri efe ye yazmaktan vazgeçsinler acilen!:img-tomat

Bir an önce herkes öğrensin şu hastalık meselesini uzadıkça daha da kasıntı bir hal alıyor konular.
Güvene üzülmedim desem yalan olur yani aslı yı gerçekten sevdi ve kötü bir durum oldu onun için ama hayat böyle işte yani bazıları üzülüyor bazıları seviniyor güven in efe ye ne olursa olsun yardım etme çabaları güzeldi ama artık uzamasın yani belli bir sınırda kalsın bu destek olma, yardım etme durumları.

Destek olmak demişken Nurgül ün davranışları o kadar yapmacık ki. Yani güven kardeşi tamam tabiî ki destek olacak yanında olacak üzülecek ama kadın resmen güven den çok bunalıma girdi yani. Neyse ki uzun sürmedi Nurgül ü zaten görmeye tahammül edemiyorum bu konudaki tavırlarını çekemezdim zaten. Metin abinin gönül ü hatırlaması güzel düşünülmüştü o sahne de güven hastalık olayını söyler umuyorum ki.:icon_whis

Dizideki bir diğer boğucu nokta da tabiî ki özge denen tahammül edilemeyen karakter.
Hayır, yani bu kız ne zaman böyle deli divane âşık kadın moduna girdi ki yani sırf mine denizciler iki bölüm mutlu oldu diye illaki bir sinir bozukluğu yaratacak bir durum çıkaracaklar ortaya. Umarım ölmüştür özge denen manyak dizi de bir de hastalık sorunun yanında onun bunalımlı tavırlarını çekemeyeceğim.

Özette lerzanın mineye bir konuda destek olacağını okumuştuk ama bende tam bir hayal kırıklığı oldu sahneleri. Mine ve denizin kendi evlerine çıkma meselesini lerzan dan öğrenmesi gibi bir duruma ne gerek vardı ikisi konuşup bu konuya karar verebilirlerdi.:bilmim

Zaten bu bölüm mine ve deniz adına hiçbir sahneden zevk alamadık ki ultrason sahnesi bile neredeyse on saniye sürdü yani neyin ne olduğunu zor anladık ayrıca böyle güzel bir haberin ardından illaki özgeyi çıkarmalarına gerek yoktu bir gün de bunları bu güzel haberin etkisiyle izleyebilirdik.:icon_sorr

Bölümün güzel sahnelerine gelirsem eğer:
Denizin mineye ben kızıma en güzelini alacağım dediği sahne hoştu.
Aslı nın efe ye ben sürpriz falan istemiyorum sadece seni istiyorum dediği sahne güzeldi.
Deniz in mine nin karnına dokunabilir miyim dediği sahne de güzeldi.
Güven in deniz kenarında ağlayıp haykırması üzücü ama güzel bir sahneydi.
Efe ve küçük aslı nın sahneleri harikaydı.
Ve de son sahne tabiî ki. Nasıl böyle sahneler bizim senaristlerden çıkıyor bazen şaşırıyorum ama son sahne harika düşünülmüştü. Ve de pelin geçen bölüme göre öpüşmeyi öğrenebilmiş gibi geldi bana ama daha geliştirmesi gerekiyor kendisini bence.:img-hyste :img-hyste

Deniz in cinsiyeti öğrenmeye giderken o kamerayı neden yanında götürdüğünü anlamadım alın size mantık hatası.:img-hyste

Bize efe ve mine sahnesi armağan ettiler nihayet ama beklentilerin yine de altındaydı yani Dağhan ve aslı arasında bir sorun mu var anlamıyorum ben inatla yazılmamasını.:img-cray:

Ayrıca değinmek istediğim bir diğer nokta niye herkesin olaylara verdikleri tepkiler son derece sıradan. Konak halkı aslı ve efe nin yeniden bir araya geldiklerini öğreniyorlar ama tepkilere bakın yani insan bir sarılır bari.:bilmim

Oyunculuk anlamında Dağhan Külegeç kendisini bir kez daha kanıtladı bence.
Pelin de bu bölüm gayet iyi gibiydi. Aslı ya zaten laf yok. ibo her geçen gün daha iyi bir hale geliyor sarpa gelirsem eğer drama ona göre değil komedi yönünden çok başarılı ve güven’e de bu tarz sahneler gidiyor bence. Umarım güvenin bu ağlak moddan bir an önce çıkarırlar.:img-yes:

Haftaya yine dram duygusundan yoksun bir bölüm izlemek istiyorum tıpkı bundan önceki iki bölümde olduğu gibi. Umarım duyarlar bizi artık.
(dizinin en güzel yanı bölüm boyunca dinlediğimiz yitirmeden şarkısıydı. Son sahneye harika uyarlanmıştı. Umarım her bölüm dinleriz eski şarkılardan bıktık artık yani):img-yes:

Sanırım artık diziyi izlememe gerek kalmadı. Çünkü her hafta daha da iyiye gideceğine bence daha da fazla batırıyorlar. Sonra da iki AE sahnesiyle göz boyamaya çalışıyorlar. Sanki iki sahneyle bütün ibreler değişiyormuş gibi. Aslında abarttığımı düşünüyordum bu konuda ama bazı sitelerdeki “Güven harbi delikanlı Efe gebersin” şeklindeki yazımsı şeyleri görünce bölüm hakkındaki düşüncelerimi hiç de abartmadığımı bir kez daha teyit etmiş oldum.

Yani bunu mu istiyorduk gerçekten AE olsun derken. Güven aşk acısı çeksin, Efe hastalığıyla boğuşsun ama bir yandan da tavırları anlaşılmaz olsun, ne dediği belli olmasın hatta gitsin Güvene sürpriz yaptırsın ve hatta Güven sürpriz yapmakla da kalmasın Efeye akıl versin, minibüsünü kurtarsın, Güven yüceltilirken Efe yerilsin falan. Neden hastalık nedeniyle Efenin elini kolunu bağlıyor senaristler, neden Efeye saçma sapan replikler yazılıyor anlamıyorum anlayamıyorum. Aslında tek bir şey söyleyebilirim sanırım o da yazık gerçekten çok yazık oldu diziye, en çok da Efeye…

Öyle bir yol çizdiler ki Güveni mağdur Efeyi haksız duruma düşürdüler. Efenin hastalığı basitmiş gibi geliyor çoğu kişiye Güvenin aşk sancıları fedakarlıklarının yanında. Güvene bir garezim yok devam etmesi için hastalık bir bağ kabul ediyorum ama Efeyi bu kadar Güvenin eline düşürmek adil mi? Herkes Efe sevenler başta olmak üzere Güvenin fedakarlığını konuşuyor peki Efenin 4 yıl boyunca yaptığı fedakarlığın Güven sevenler tarafından konuşulduğu bölümlerde gelecek mi? “Bak Efenin de bir bildiği varmış ki 4 yıl dönmemiş” denecek mi? Ben hiç sanmıyorum. Hele ki bu bölümden sonra imkansız. Bölüm boyunca Güvenin aşk acısı Efenin hastalığının önüne geçti maalesef. Çünkü Efenin yaptıklarının bir temeli yok. Bir ilanı aşk ediyor sonra gideceğim diyor, mutlu hatırlasın diyor, nefret edecek diyor bir dolu tutarsız davranış sergiliyor. O böyle aşk hastalık falan ne yaptığını ne konuştuğunu bilmezken Güven bir ağlıyor en çok üzülen olarak bir numaraya oturmuş oluyor.

Senaristlerin her iki tarafı da mutlu etmek ya da her iki tarafın acısını da doğru düzgün yani ne abartmadan ne de şapşallaştırmadan anlatmaya niyetleri yok sanırım. Bu durumda da yapacak tek şey gemiyi terk etmek olacak. Zira ben AE için bile şu haksız adaletsiz duruma katlanamıyorum.

bölüm biraz durağan bir bölüm olmasına karşın son sahne epeyce beklenilen bir sahneydi herhalde. Gerçekten AE olarak kaç zamandır bekliyordum. Böyle bir sürprizde efeye yakışırdı.Ama tabi 2.kez kendi elleriyle aslıyı efeye teslim etti. bu açıdan hüzünlüydü biraz.

Uzun zamandır diziyi izlemiyodum...Dün akşam izlediğim bölümden sonra pekte bişey kaybetmediğimi gördüm...:kahve

Öncelikle senaristlerdeki bu "süpriz" merakını anlayabilmiş değilimmm...Bir olur,iki olur,hadi olmaz ya üç olur ama bu kadarıda fazla...Neredeyse "benn lavaboya gidicem ama yok öyle normal gidemem bunu süprizli bi şekilde yapmam gerekir" kıvamına getirdiler...

Özellikle Efè`nin o durumdayken hala süpriz düşünmesi ne kadar absürd,gerçek dışı,traji komik bi durumdur yahu...Hele hele de bu süpriz planınını Güven`e uygulatması ne kadar büyük bir acımasızlıktır... Az bi ömrü kalmış bi insan böyle şeylerde uğraşacağına sevdiceğiyle yan yana daha çok vakit geçirip,onun gözlerine daha çok bakıp,ona söylemek isteyipte söyleyemediği şeyleri söylese hem daha inandırıcı hemde daha normal bi durum olurr...Ama yok illa herşey sıradışı olacak...Ama artık şunu ayırt etmeleri gerekir bu sıradışı durum ilgi çekici değil iğreti olmaya başladı...

Güven`in bu plana dahil edilmesini ise dediğim gibi çok acımasızca buluyorumm...Tamam hasta bi insanın isteği geri çevrilmezz evet ama hasta bi insanda istekte bulunacağı kişiye biraz daha dikkat etmesi gerekmez mi?Ya kendimi Güven`nin yerine koyuyorumda bu dayanılmaz bi durum ya...Böyle bi eziyet olabilirmi...Hastasın halin yok ee kalkışma be Efe`cim böyle bi süprize...Hem Aslı kızımız öyle zor bi kız değilki...Onun kalbini çalmak için böyle süprizlere ihtiyaç yok ki...O her duruma kolayca ayak uydurabilen,geçmişi ivedi unutabilen,karşısındaki insanın duygularına çokta önem vermeyen bi kızımızz...Yani Aslı için kendinide, yazık Güven`ide bu derece üzmeye ne gerek var...

Dizideki tek gerçek ise ,Mine`nin bebeğin cinsiyetini öğrendiğindeki gülüşüydü...:img-in_lo

olmadı. olmayacak. bu dizi hiçbir zaman eskisi gibi olmayacak.
Sırf Aslı Enver için katlanıyorum zaten o kadar.:kahve
AE ci olmama rağmen bölümden hiç tat alamadım.
birilerinin mutlu olması için diğerinin mutsuz mu olması lazım.
Güvenci değildim. Ama bu bölümden sonra öyle olacağım galiba. O kadar acıdım ki anlatamam. Sarp'ın da performansı çok iyiydi bu bölüm. Onunla beraber ağladım resmen. Bu bölüm Güven'de kendimden birşeyler buldum. Hissettim.
MD . yok abicim yok. uğraştım ama olmadı. tekrar eskisi gibi bağlanmak istedim . yine olmadı . olamayacak.:icon_whis
Özge Deniz'e resmen bebek için barışıyorsunuz dedi.
Deniz ağzını açıp da saçmalama biz yıllardır birbirimizi seviyoruz gibilerinden birşey demedi.:kahve
resmen dediğini kabullendi gibi birşey oldu.
Muzurum olmasa katlanmam ben bu saçmalığa.
Ne AE ne MD .
artık gerçekten hiçbirşey eskisi gibi olmayacak.
bir an önce final olması dileğiyle.

Dün bölümü Tvden izledim.Fragmandaki Nurgül&Güven sahnesini görünce.Bu bölüm izlemeliyim dedim ve hiç de pişman olmadım.:img-blush

Sarp'ın fanı olduğum için demiyorum bunu çünkü genelde yorumlara baktığımda da herkes Sarp'ın oyunculuğunun çok iyi olduğundan ve duyguları çok iyi yansıttığından bahsetmiş.Evet ben de iliklerime kadar hissettim bunu.Ve Sarp'ı yürekten tebrik ediyorum. :img-hi:

Bu bölüm Güven ve Güvenin bulunduğu duruma ağırlık verilmiş ve haftalar sonra izlediğimde Güvenin ön planda olduğu bi bölümü izlemem beni mutlu etti beni.Bölümden daha çok zevk almamı sağladı.Her ne kadar Güvenin bulunduğu durum kötü olsa da Sarp'ı öyle izlemek de hoşuma gitti.Dramın da hakkını veriyo her zaman ki gibi
Neyse Güven'in bu bölüm yaptığı her şey o kdar hoşuma gitti ki bu karakteri neden bu kadar sevdiğimi bir kere daha anladım.İlk önce Efeye olan herşeyi bilmeden önceki tepkisinin doğru olduğunu düşünüyorum.Güvenin oraya gidip de efeye hesap sormasının nedeni tekrar aslıyla birlikte olması değil onu kandırması yalan söylemesiydi.Zaten hastalığı öğrendikten sonra da anladı her şeyi.Ve sesini çıkarmadan gitti.

Ve Güvenin İstiklal Caddesindeki yürüyüşü bence çok güzel düşünülmüş bi sahneydi.Ve tabiki son zamanlarda bıkmadan usanmadan dinlediğim Pinhaninin yitirmeden şarkısı da ayrı bi hava katmıştı ve o sahne çok etkileyici olmuştu.Her baktığı yerde ae yi görürken çektiği acı cidden hissediliyodu.Ve karşıdan gelen o 4 kız ay gördüğüm anda dedim ki o kızların yerinde olmak vardı :img-hyste Sonra o kızların bi anda aslı su mine nurgül (ne alaka nurgül ya ;D)olması.Eminim o sahneyi çekerken kızlar eğlenmiştir baya:img-hyste

Neyse Sahildeki haykışırı da bitirdi resmen beni ya dedim ki Güven kal orda geliyorum sana destek olurum ben ;D ;D:img-in_lo

Konaktakilerin Ae yi öğrendiklerindeki tepkileri ve direk Güveni düşünmeleri hoşuma gitti.:icon_whis

Zaten Nurgülü saymıyorum kadına sihirli deynek deydi sanki.Güven-Nurgül kardeşliği çok güzel işlenmeye başlandı bu da çok hoşuma gidiyor :):good:

Aslıyla Güven sahilde yürürken aslı dedi ya durum zaten çok zor benim falan filan diye öyle bi sinir oldum ki ayy sanki Güven mutluluktan uçuyo de mi senle o konuşmayı yapmak için.hey Allahım ya cidden nedir bu kızın bencilliği ya.:img-tomat

Güven sen mutlu olursan ben de olurum falan demesi arkadan çalan müzik resmen Mehtap ne kendini sıkıyosun ağla diyodu ama sıktım kendimi yine :img-hyste

Efe ne kadar hasta olsa da Güvenden yardım istemesini ben de doğru bulmadım.Hele Güven yanındayken Canımlı Güzelim ki konuşmaları aslıyla hiç mi bu Güven ne hisseder diye düşünmüyo ya neyse bunlar takılmayayım en iyisi ;D Güven kimsenin kolay kolay yapamayacağı bişey yaptı helal olsun demekten başka bir şey gelmiyo elimden :bilmim

ve benim belki de en merakla bekleidğim sahneler geldi çattı.Güven Nurgül sahnesi.Güvenin masum masum sabahki teklifin geçerli mi diyip konuşmadan direk ağlamaya başlamasıyla direk ben de artık bıraktım gözyaşlarımı :img-cray:

Ve fragmandan sonra o mektubun gazetede çıkan mektup olma olasılığının pek olmadığını düşünmüştüm ve nedense ben de bi an efeyle ilgili bi şeyler mi karalıcak dedim ama o sözler dökülmeye başladı Sarp'tan.Off çok istiyordum o mektubu Güvenin dolayısıyla Sarp'ın ağzından dinlemeyi.Çok güzel oldu bu.Keşke yırtıp atmasaydı da aslı bir az acı çekseydi neyse istediğim oldu mu oldu gerisi boş :icon_whis

VE bölümün repliği kesinlikle Güvenden geldi ::img-blush:img-cray:

"Allah'ım beni neyle sınıyosun?"

Alıntı:

---

-Kanarya- Nickli Üyeden Alıntı

Uzun zamandır diziyi izlemiyodum...Dün akşam izlediğim bölümden sonra pekte bişey kaybetmediğimi gördüm...:kahve

Öncelikle senaristlerdeki bu "süpriz" merakını anlayabilmiş değilimmm...Bir olur,iki olur,hadi olmaz ya üç olur ama bu kadarıda fazla...Neredeyse "benn lavaboya gidicem ama yok öyle normal gidemem bunu süprizli bi şekilde yapmam gerekir" kıvamına getirdiler...

Özellikle Efè`nin o durumdayken hala süpriz düşünmesi ne kadar absürd,gerçek dışı,traji komik bi durumdur yahu...Hele hele de bu süpriz planınını Güven`e uygulatması ne kadar büyük bir acımasızlıktır... Az bi ömrü kalmış bi insan böyle şeylerde uğraşacağına sevdiceğiyle yan yana daha çok vakit geçirip,onun gözlerine daha çok bakıp,ona söylemek isteyipte söyleyemediği şeyleri söylese hem daha inandırıcı hemde daha normal bi durum olurr...Ama yok illa herşey sıradışı olacak...Ama artık şunu ayırt etmeleri gerekir bu sıradışı durum ilgi çekici değil iğreti olmaya başladı...

Güve`nin bu plana dahil edilmesini ise dediğim gibi çok acımasızca buluyorumm...Tamam hasta bi insanın isteği geri çevrilmezz evet ama hasta bi insanda istekte bulunacağı kişiye biraz daha dikkat etmesi gerekmez mi?Ya kendimi Güven`nin yerine koyuyorumda bu dayanılmaz bi durum ya...Böyle bi eziyet olabilirmi...Hatasın halin yok ee kalkışma be Efe`cim böyle bi süprize...Hem Aslı kızımız öyle zor bi kız değilki...Onun kalbini çalmak için böyle süprizlere ihtiyaç yok ki...O her duruma kolayca ayak uydurabilen,geçmişi ivedi unutabilen,karşısındaki insanın duygularına çokta önem vermeyen bi kızımızz...Yani Aslı için kendinide, yazık Güven`ide bu derece üzmeye ne gerek var...

Dizideki tek gerçek ise ,Mine`nin bebeğin cinsiyetini öğrendiğindeki gülüşüydü...:img-in_lo

---

Haklısın. Sürpriz olayının cılkını çıkardılar artık. Animasyoncuya sadece konuşması için 55 milyon vermek neydi Efe? :kahve Tüm sürpriz diye delirmiş sevgililer aşkına. Siz orda para mı basıyosunuz? Gittikçe normal bir durum olmaktan çıktı bu sürprizler Efe, Güven,Deniz. Gelecek 3 ay boyunca bu dizide sürpriz falan görmek istemiyorum artık :kahve

Bu Son böLümü Çok beğendm heycanLı buLdum güven Söyledi Söylicek diye bekLerken söyLeyemedi.. Bidahaki böLüm daha heycanLı olacaqa Benziyor.
SeviyorumBu Diziyi Ky:D

bence dizi miyadını doldurdu artık,nitekim reytinglerde bunu gösteriyo.. bölüme gelince bende biraz sıkıldım.. özellikle de seneryonun vasatlığından çok sıkıldım.. bence yapılan en büyük hata, aslı daha dün aslı efe yok iken güvenden evlenme teklife bekleyecek kadar çok seviyodu onu, efeyi gördü güveni anında unuttu, insan bi az da olsa ikilemde falan kalırdı yanii,senaristlerin saçmalığı burdan geliyo biraz da olsa aslıyı ikilemde bırakıp efe'mi güven'mi diye sonra sonra efe'yi tercih ettirselerdi çook daha mantıklı olurdu bence..

bi de efenin hastalığı da çok saçma, yazcak bişey bulamayıpta uydurulan bişey.. şimdi o kadar herşeyi yaptık tüm doktorlara gittik çaresi yok deyipte efe ölmez ise klasik eski türk filmlerine hatta pembe dizilere döner sonra daha da saçma olur,lakin bende efe ölsün istemiyom ama yinede ölmemesi halinde gerçekten uçmış olcaklar.. hee şöle etliki muhtelem bi çare ile düzgün bi kurgu ile efeyi kurtarırlar ise o zman tamam ama gidişata bakılırsa yine basit bi kurgu ile kurtardı olcaklar.. yani saçmalayacaklar..

biraz genel yorum oldu bu ama neyse bölümle ilgili söyleyeceğim tek şey pelin karahanın eol icabı da olsa öpüşmeyi bilmediği,zoraki olduğu o kadar belli oluyo ki hiç inandırılıcığı yok bana göre..

Bu bölüm beni hayal kırıklığına uğrattı beklentilerim fazlaydı özellikle tüyoları okuduktan sonra.özellikle bölümün başı bu kadar sıkıcı kaos olurmu resmen ilk 45 dakikası aeg izledik md sahnesi hiç yoktu diyebilirim ilk 45 dakikada sonra yavaş yavaş o sıkıcı hava yerini duygusala bıraktı.güvenden başlamak istiyorum bu karekterden haz etmem sevmem bilen bilir beni ama neden her olayda güven çıkıyor bende bunu anlamıyorum ae yi o buluşturdu o buluşmayı saymıyorum kıytırık buluşmaydı benim için hadi onu anladım ya bu efenin hastalığınıda ilk güven öğrendi benimde sinirlerim tavan yaptı dolaysıyla hayır diğer arkadaşlarından biri öğrense şöyle duygusal sahneler izlerdik yok illa güven öğrenecek buda benim hoşuma hiç gitmiyor.efe güven atışmalarına girmiyorum bile efe sonunda dayanamadı biranda söyleyiverdi o sahne ne kadar gerçekçiydi işte Dağhan farkı diyorum ben ölüyorum anladınmı ölüyorum :img-cray: içimde hissettim o sahneyi.Gelelim Efeye bölümler geçtikçe kötülenmeye başlıyor durumu ciddiye bindi halen bir gelişme yok bunlar herhalde ciddi ciddi finalde öldürmeyimi düşünüyorlar anlamadım tayfunda karaları bağlamış hiç ümit yok diyor efenin kemoterapi görmesi neden bu zamana kaldı onu hiç anlamıyorum benim bildiğim hastalık ilerlemeden kemoterapi görülür resmen saçmalamışlar.Efeyi o halde görmeye dayanamıyorum hele aslı için yaptıklarını düşününce böyle bir orijinal adam varmıdır diyorum şu yeryüzünde tabi aslı hak ediyormu orası tartışılır.Efenin süprizine bayıldım harika zaten ae sahnelerinden tek son sahne güzeldi diyebilirim.Of o lunaparkta zaman durdu sadece onlar vardı ilk defa bu kadar hissettim benki son zamanlarda ae den eski heycanı alamıyordum halen öyle ama bu sahne gerçekten güzeldi.Gelelim md e bölüm boyunca hiçmi güzel sahneleri olmaz kardeşim yok özge pisikopatını illa gözümüzün içine sokacaklar onun sahneleri md den çoktu resmen bölümü izlerken sinirlerim tavan yaptı böyle bir karekter görmedim hayatımda kızın akli dengesinde sorunlar var kız şizofreni manyak bir dediği bir dediğini tutmuyor şimdide intahar etmeye kalkıştı bölümü izlerken biliyodum stüdyoda çantasında ilaçlar vardı gördüm neticesindede öyle oldu güzel sahnenin içine etti.md sahnelerinden kayde değer bir ultrasyon sahnesi vardı oda azdı hemencik geçiştirdiler ne bu yangından mal alır gibi anlamadım orda minenin heycanı denizin heycanı güzel yansıtılmıştı azdı sdahneleri sinir oldum birde özgenin intahar haberi gelince üstüne tuz biber oldu yerle bir etti o sahneyi.Deniz beye müstah:img-hyste senmisin bu kızı başına bela eden al işte sana belaların en büyüğü şimdi şizofreni manyak kendini acındırırsa hiç şaşmam bu kıza katlanamıyorum bir an önce defolup gitse nerde bakalım daha neler yapacak.md bebekleri kız çok sevindim bebek 4 aylık olmuş umarım zaman atlaması yapmazlar biraz minenin hamilelik sahnelerini izliyelim, ben erken doğum bekliyorum bilmiyorum içime doğdu umarım yanılırım.Gelelim mineye bu bölüm lerzanla olan sahneleri güzeldi iş dışında onları böyle görmek beni mutlu etti lerzanın bu halleri hoşuma gitti ben iş teklif eder evde model çizer diyodum yanıldım neyse bu süprizide iyiydi beğendim hele çocuk elbiseleri daha güzeldi.Mine kendi evine gidecek bu bölüm söyledi denizin şaşkınlığı komediydi tahmin etmiyordu artık biraz zor malum özge pisikopatı intahar etti artık onun yanında olur bu gidişle mineninde artık yavaş yavaş karnı çıkar o halleri komik olacak merak ediyorum ama mineye annelik çok yakışacak eminim güzel ane olacaktır tabi senaristler sağ vurup sol göstermezlerse mineyi öldürmezlerse bırakında bari çocuğuna iyi bir ane olsun annesinden görmediği sevgiyi kendi çocuğuna versin tek temennim bu.Kısacası bu bölüm beni hayal kırıklığına uğrattı hemde öyle böyle değil ne umdum ne buldum ne çok ae nede md sahneleri vardı sadece son sahneler güzeldi gerisi olağan şeylerdi.Diğer bölümden isteğim artık efenin hastalığının ortaya çıkması özge denen pisikopatın defolup gitmesi(((((((((

Senarist hanımın röportajını yeni gördüm
kendisi bile aynı şeyleri tekrar tekrar yazmak zorunda kaldıklarını söylemiş..
O bile bunları söylerken diziden olağanüstü işler beklemek artık hayalcilik oluyor..

Zaten dün, raitinglerde de yine sezonun en düşük sonuçlarından birini alınmış... oldukça düşmüş...
Yaprak dökümü bile bitti yaw...:img-hyste
Bence tez zaman güzel bir final yazılsın bitsin bu iş.

Bu dizde benim çok beğendiğim gencecik çok başarılı bir-iki tane oyuncu var :Aslı Enver ve ibrahim Kendirci....
özellikle Aslı Enver gerçekten çok başarılı. Hem fizik olarak hem yetenek olarak çok beğeniyorum. Başka projelerde de görmek isterim kendisini...

Dizi yine banelleşmeye başladı, evet evet banelleşmeye başladı. Dün ki bölümden sonra bunu daha iyi anladım. :icon_whis
Zaten şu saatten sonra hiç bir bölüm 1-84 gibi olamazda, hadi neyse. Dağhan için katlanıyoruz işte. :good: Gelelim yorum'a, pek yorumda yapasım yok. Ama yazmazsam olmaz. :img-yes:

Hayır yani anlamıyorum..Abartmaya ne gerek var ki? Bakınız;Özge kız, Deniz için intihar eder. -oha. Pes hatta ! Çok kısa bir süre içinde bir insan'a bu kadar mı bağlanılır? İntihar edicek kadar? Yok ! Benim bunu aklım, mantığım almıyor.
Yani ne yaptınız şimdi siz dün akşam, gençlere bunu mu örnek gösteriyorsunuz?
Sevdin, az biraz sevildin. Ama birden terkedildin. Sonrasındada intihar'a kalkıştın. Yok böyle senaryo ! Cidden, yok. Özge'nin intiharı çok abartıydı. Hadi çekip gitmeyi anlarımda, canına kıymayı anlamam. Saçmaydı kısacası. :good:

Dün akşam kendime yuh dedim. Neden mi? Güven'e son zamanlar çok kıl olan insan, dün akşam Güven'den yana oldu resmen. Evet bu ben, ben. :icon_whis Yani tamam AE'ciyim de, bir insanın canı bu kadar yakılmaz ki. :good:
Bölüm boyunca resmen acı çekti, günahtır günah. Efe'de çok acı çekti orası doğru. Ama şu sürpriz olayına çok sinir oldum, feci takıldım ben. Yani Efe'nin illa bu sürpriz'i Güvenden mi istemesi gerekiyordu? Hayır. Metin'de, Deniz'de, Atakan'da, Halil'de pek ala o'na yardım edebilirdiler. Hastalığını söylemeden işim var vb. bahane uydurup yardım isteseydi sanki yardım etmiycektiler. :icon_whis Cidden çok içim acıdı. Hani yani kendimi Güven'in yerine koydumda bir an, içim sızladı. Ayrıca Sarp'ıda tebrik etmek lazım, muhteşem yansıtmış oyunculuğunu. Hatta şimdiye kadar en muhteşem oyunculuğunu sergiledi diyebilirim. :img-hi:

Bölüm genel olarak sıradandı, sıkmaya başladı yine. Birşeyler hala yerine oturmamış. Abartmalar vardı, fazlasıyla hemde. Bölümdeki en güzel şey Mine'nin mutlu halleriydi bence. Uzun zamandır bu kadar çok mutlu görmemiştik muzur'u. :img-in_lo Demek ki senaristler isteseler Mine'yide çok mutlu edebiliyorlarmış, hayret. :img-hyste

Eveett çok iyii..
biz sürprizimiz vardı bizi cumartesiye kadar hemde merakla bekleten.
Onudna içine Güveni sokup mahvettinizz....
Çok iyi yaaa.
sinirliyim yazmiym dedim ama hala sinirim geçmedi bu konuda.
O yazdığı mektupta mantıksızcaydı.
Bu Güven beni Sarp tan soğuktu yaa.
Hiç bu kadar nefret etmemiştim bi karekterden.
Hemde sözde dizinin İyi karekterinden.

Bu bölümde ortaya koymus olduklari super harika oyunculuk icin Sarp'a ve Daghan' saygilarimi sunuyorum .. Tekbrik ediyorum :img-hi:
Gercekten ikiside kusursuzdu , bu senaryo icinde Asli enver'le birlikte harcaniyorlar :/

Bölüm yorumuna gecersek ..;:
Oncelikle ilk sahneden baslamak istiyorum,, Efe'min Guvene hastaligini soyledigi an gozlerim doldu bir tuhaf oldum... Gercekten cok zor bir durum Efe'nin içinde bulundugu durum. Adam napsin? Söyledigi gibi 'merhaba ben geldim ama fazla sevinmeyin yakinda olecegim'mi deseydi 4yil once :( cok kotu oldum Efe anlatirken.. O anda Guven , Asli felan hic kimse umurumda olmadi! Umarim insallah senaristler Efe'yi oldurmeyi dusunmuyorlardir, yani yok artik Efe'yi oldurmek icin getirmeduler demi?!

Guven'e bu bolum cok uzuldum , ama neden bu bolum Guvenin Ask acisini on plana cikarmaya calistilar anlamis degilim ben? Ask acisi olum acisindan dahami onemli? Dizide bir insan olum ile burun buruna,, cogu kisi buna degil ama Guvene uzuluyorlar :/ evet bende uzuldum cok yazik oldu ama Efe'ye daha cok uzuldum ve bence kim olsa Yardim ederdi ben boyle dusunuyorum., sonucta birbirlerini taniyorlar cokta yabanci degiller. Guven'de Efenin nasil bir yuregi oldugunu bildigi icin onun nasil bir insan oldugunu bildigi icin yardim etti zaten!
Guven sahnelerini cok begendim onu izlemkten cok zevk aliyorum ve diziden cikmasini istemiyorum!!
Istiklal caddesindeki sahne coook guzeldi cok guzel dusunulmustu , sarki'da super uymustu cok begendim ben!
Nirgul&Guven sahneside cok guzeldi , Guvenin ablasinin dizinde aglamasi cok dokunakliydi :img-cray:

Dunyanin durdugu yer...
AE :img-blush ben bu ikiliye bayiliyorum ya! Fazla sahneleri yoktu bu bolumde ama o son sahne herseye degerdi ! Efe'm sen nesin yahu?? Boyle surpiz'i nerden bulursun dusunursun? Resmen eridim bittim ( ah ah insallah bizede cikar bir Efe (biraz zor ama .. XD)) cok guzel dusunulmustu son sahne..

MD sonunda Derya'mizin cinsiyetini ogrendik :happy0064 ve kiiiz olmasina cok sevindim! Hastanedi halleri cok guzeldi ccok tatlilardi umarim senaristler tekrar bozmazlar bu AsK'i ! Ah bide su Ozge psikopati olmasa super olacak --' uyuz oluyorum :D kiz resme 'Deniz Deniz Deniz' diye kafayi yiyecek gerci yemis zaten ama.. Anlamiyorum ben bu karakteri , ne eregi var dizide? 90dk doldurmak icinmi aldiniz anlamadimki..

Bolum'ün repligi '' ben surpiz felan istemiyorum, SENI ISTIYORUM' :img-in_lo

Öncelikle Sarp diyorum onun için diyecek bişey bulamıyorum gerçekten..Bu nasıl bir oyunculuktur bir kez daha hayran kaldım kendisine:good::good: Aşk acısını bu kadarmı iyi yansıtır insan işte Sarp kesinlikle bunu başarmış bir oyuncu..O sokaklarda dolaşırkenki sahne sahildeki haykırış sahnesi süperdi..O ağlarken bizde ekran başında içimiz içimizi yedi yani o kadar mükemmmeldi Sarp APAK..Anlatmakla bitmez Sarp'a söyleyeceklerim alkışlıyorum kendisini:happy0064:happy0064

Bölüme gelince Güven sahnesi bu kadar bol olunca benim için süperdi ama Güven'i o halde görmek fena halde canımı sıktı..Aslı'nın yapmacık davranışları baydı beni resmen..Özge'nin psikopat tavırları işkence gibiydi resmen sülük gibi yapıştı bırakmıyor adamı..Amaaaaaaaa şöyle bişey var Deniz bey önce kıza kene gibi yapıştı sonra 180 derece döndü ve kızı attı bi kenara..Hiç bişey yaşanmamış gibi çok saçma..

Efe'nin Güven'e Aslı üzerinden bu kadar yüklenmesi çok saçma sürpriz yapacak kötüleşiyor ve Güven'den yardım istiyor hemde böyle bir konuda..Valla bravo Güven'e kimse yapmaz böyle bişeyi..Zaten dizide sürprizlerden başka bişey görmez olduk...Ama haklarınıda yemeyeyim yani o sahne çok iyi düşünülmüş harika bir sahneydi..Bütün herkezin bir anda öyle durmaları kımıldamamaları görsel olarak harikaydı çok beğendim:good::good:

dizi yine dramatik bir hal aldi....gerci ne zaman su dramatik halinden ciktiki emin degilim...

izleyiciyi güzel sahnelerle mutlu etmektense artik daha cok su sahneden sonra kesin yine bisey olur havasi seziyorum....niye acaba???

örnegin minedeniz cephesinde yine birseyler düz sekmeden gitmeye baslasa ben bastan biliyorum yok ya bu bölüm böyle ama bidahaki bölüm yine bise olur eh bunun icinde zaten su anda bir özge var yanibasimizda...haliyle kizin intihar etmeside sasirtmiyor beni....gerci bugüne dek denizoglani seven bir sürü kiz oldu ama bu denli kendini cabuk kaptirip hayatindan vazgecicek kadarda gücsüz birisi olmadi sanirim hatirlamiyorum...(ha minenin denizin önüne atlayip kendi hayatini riske etmesi cok daha farkli bir sevgi anlayisi...)
kaldi ki bu özge karakterinide basta bicak ceken erkeklere baya ters davranan gibi bir kiz gösterdiler simdik pat erkek bunu reddediyor kiz baya baya gurursuz bir hallerde....tamam karsiliksiz asik olabilirsin üzülürsün aglarsin belki mücadelenide verirsin....ama su mineyle birlikte idare edersin lafi bir kizdan cikti ya....yorumsuzum :| ha özge karakterinde pek sasirtmadi beni kelepceler sunlari bunlari yapan onuda teklif edebilirde....genelde zaten bu karakteri yakistiramadim ben bu diziye. yani bir burak bile psikopatti falan ama ne bileyim adamda izlenilebilir birseyler bulunabiliyordu bunu oyuncusu olarakta diyorum yani rolünün icine giriyordu egreti durmuyordu. ben acikcasi özge karakterini oyniyan oyuncuyuda role sokamadim....aglamalari mimikleri zorlama gibi görünüyor gözüme....inandirici gelmiyor iste :) neysem biraz diceklerimden saptim ama....
kisacasi insanlar biliyor bir bölüm iyi bisreyler varsa bir sonraki bölüm eh vakti geldi artik tekrardan birseyleri bozalim havasinin...

özellikle efe cephesindede farkli degil bu....dram dram damarina kadar dram....halbuki bizler efe dönsün isterkene tekrar ölsün istemedik ki? dönücektiyse tam dönücekti böyle hasta durmadan bayilan gücsüz halsiz bizim ayyyy yoksa ölücekmi diye beklicegimiz koskoca bir kac ay ile degil! su hastalik olayi acikcasi bir cok izleyiciyi tatmin etmedi etmiyecek...
ha tamam efenin niye o kadar süredir dönmedigine bir kilif olarak uydurulmasi iyi güzel ama neden kurtarilma sansi olabilicek bir olay secilmemis? veya ne bileyim tipinda gelisimiyle kurtarilma sansi olabilicegi bir hastalik yazmamislarda....artik ömrün iki ay kaldi yavrum mezarini kazi yaninda bekle havasi verdiriyorlar.....bu izleyiciyi boguyor.

güven desen oda garibim iki arada bir derede...insanligini göstererek sen mutluysan bende mutluyum diyerek kendi kösesine cekilicek anlasilan....tabiki kiz istemiyorsa zorlamak olmaz mücadele edebilirdi tabiki ama bu tercih meselesi birazda...birde yas itibari ilede birseyler degisebiliyor...
örnegin zamaninda bir minenin yaptigi ile deniz icin savasmalari vs. güvenin asli icin savasma ihtimali sevgiden asktan cok birazda yasla alakali seyler diye düsünüyorum...tabi bu kisisel düsüncem :)
ama güven ne olucak bu saatten sonra? dizideki aktifligi ne adina olucak?

ek olarakta su süpriz olaylarindan bende slklLdim, bu insanlar düsüncelerini niye illa bi süprizle söylemeleri gerekiyor cözmüs degilim....tabiki normal sartlarda yaparsin edersin belki bir iki.....ama on kere biseyler yapilmasi tuaf....bu sirf efe icin gecerli degil...

efenin zaten süprizi düsünmesi ve illa uygulatmasi yanlis.
ek olarak mine denize dvd süprizi yapmasini düsünebiliyor....ama onun hastaligi ne oldu sahi? denize bu bilgi paylasildimi? yoksa mine hamile olunca hastaliktami buhar oldu anliyan varsa beri gelsin :S

bu haftaki bölümde inşaallah boğucu geçmez..
efe dönsün biraz yüüzm gülsün dedik. adamı ölümcül hasta etti.

kavak yellerinin en komik.. en sempatik efeydi..

dizi bir küçük emrah var.. ikincisine ne gerek var..dı.

efenin durumu cidden kötü..

normalde efenin durumu sıla ilie aynı..

efenin çok yakında kör olması lazım.. fakat ondan vazgeçtiler galiba..

zaten iki üç bölümde senaryo değişiyor...

karakter yaptıklarını yaşadıklarını unutuyorlar. unutturuyorlar..


ilk bölümlerde böyle pek olmazdı.. aradan çok zaman geçmeden herkes duyardı..

bu dizinin sponsorları bir o kadar cömert bir o kadarda ısrarcı olmuş.

ilk iki sezon mine karakterine veriliyordu kıyafatler...

efe-aslı bir montla nerdeyse bir kış geçirmişlerdi..

keza denizde öyle..

fakat şimdi aslının maddi durumu eskisinden çok mu farklı acaba..

kıza her bölüm gardolabında olmayan elbiselerle geziyor. keza bir kaç bölümde giydiği kıyafatler montlar bir dolap yetmez almaya.. bir elbise odası gibi bir şey lazım..


çoğaltırsak efe ..
efenin montlarına bayılıyorum.:img-in_loona çok yakışıyor. iki bölümde bir mont değitirdi son iki ayda..(tek değişmeyen turuncu şeritli spor ayakkabılar ondan vazgeçemiyor dağhan):img-wink:

su mesela.. nurgül.. bunlar hepsi gardo plarını mı birleştirerek giyniyorlar gibi bir bahane üretilmiyor..
birde o kanak o kimin ya... atakanın mı?

nasıl dönüyor o koca konak.. o muhteşem kahveltılar yemekler ..:img-wink:

halil-atakan yeni yeni çalımaya başladı. gerisi boş...

o kadar kişiyi ikisinin çalıştığı zor geçindirir..:bilmim

Artik Ne A&E Nede M&D 'A&G ..
hicbiri eskisi gibi degil .,olmiyacak ve olamazda bence.
_
Ben artik sadece Güven icin izliyorum .:good:
Güven ' o son bölüm beni aglatti :'( ,Sarp her sahneyi Okadar güzel ve icten oynadiki 'güvenle birlikte agladim ., :img-cray:
Güven üzülmesin artik Dizidee'.Gülsüüüüün :img-wink:
Bu bölüm Sarp Yani Güven Cok vardi ., O yüzden Zaten Bölümü begendim ,
Sarp'a yinede doyamadim :img-in_lo
Sarp Apak Muhtesem Bir Oyuncu ,Tekrar Hepimize gösterdi .,
Dizide Yok Unun Gibi Seven ,Sevebilen .,
Dizide Yok Onun Gibisi '
Sadece GÜVEN' :img-in_lo
_
Özgeye'de sinir olmamak münkün degil yani .,
Sinir etti Bu bölüm bayaaaaa -.-

ben efenin ölecegini düsünmüyorum yine bir yolunu bulup yola devam eder..
senaristler icin bu alıskanlık oldu yok efenin yeri saglam yolun sonunda..
acabaya gerek yok kafa yormaya gerek yok bir sonraki adımı düsünmek yeterli..
fragman cok enteresan olabilir beklemek lazım..

Güven..

Bebeğim cennetliksin...
sabır taşısın...
Eli öpülecek adamsın...

Efe'ye hiçbir anlam veremedim bu bölüm...

Tamam zor durumdasın.. kimsenin bilmediği bir sırrı hem yaşamak hem herkesten saklamak zorundasın.. Ölüm kolay bişey değil. Hele bu korkuyla yaşamak hiç kolay değil...

Ama şimdi bu haldeyken illaa Aslı'ya süpriz yapıcam diye tutturmanın ne manası var ki ? Çok mu zarurî, hayat memat meselesi mi ? 2 gün sonra yap sürprizi. Ne olur ki ?

Tutup Güven'den yardım istemek anlamsızdı BENCE...

para iste, ilaç iste, yardım iste, zaman iste.. Ne istersen isteyebilirsin. Güven bu yapar.vicdanlı çünkü biliyoruz bunu...
Ama resmen kalbini sök elime ver diyosun yazık ediyosun Güven'e..

Gerçekten içim acıdı Güven'in o hallerine :img-cray:

Efe'nin Güven'den yardım etmesi gerçekten çok saçmaydı ama olaya birazda teknik açıdan bakın. :img-wink:

Güven bu diziye Aslı'nın sevgilisi olmak için girdi ve bunun dışında hiçbir işlevi olmadı KY'de hiçbir zaman artık Aslı'nın sevgili değil ve dizide bir işlevi olmalı bunu da bu şekil sağladılar.Bunun dışında Güven'i karekterlerin hayatına yada hikayeye dahil edemiyorlar.Bunu yapmasalar 148. bölümdeki gibi olur yani yan karekter olarak durur.

Ayrıca Efe bencil olabilir sorun değil.Ölmek üzere olan bir insan istediği kadar bencilce davransın ne olacak ki? Adam ölüyor izin verelimde hayatında ilk defa bencil olsun.:img-wink:
ÖLÜM bu hafif birşey değil lütfen Efe'nin benciliğini sizin-bizim-Güven'in bencilliği olarak düşünmeyin.

Spoiler İçermektedir

Edit:
Setten birinin çektiği videoyu izledim şimdi Mine'nin arabasını süslemişler arabayı Deniz kullanıyor yanında Mine ve arkada AE var.Arabanın önünde şu meşhur eşşekler var.:img-in_lo Tiyolarda AE kaldıkları yerden devam etmek istedikleri yazıyordu dolayısıyla 4'lü,araba ve eşşek oyuncaklar iyi düşünülmüş.

tüyolar geldi iyiki de geldi.:img-yes:

biraz olsun eski bölümlerin havasını duygu yüklüde olsa tadacağız gibime geliyor.:img-cray:

aslı ve efe mizi ,eski dostlukları görebileceğiz bu bölüm.:img-yes:

deniz in efe nin hastalığnı öğrenip mineye söylemesi bunun üzerine süpriz olayı ve aslı ve efe nin birlikte olmaları ertesi gün de aslının herşeyi öğrenmesi güzel gelişmeler çünkü uzamaması lazım.sahneler çok güzel olacaktır.:img-yes:

özgesiz bir bölüm olsun mümkünse.:img-hyste

güven de çok olmayacak sanırım bu bölüm.

ne olur fragman erken çıksın insanların ilgisini çekmek çok önemli bu bölüm için.
merakla bekliyorum bu bölümü:img-yes: :img-yes:

Bu bölümü bende izledim, aslinda uzun bir aradan sonra oldu diyebilirim. Coktandir izlemiyordum, ve izledigime hic pisman olmadim desem yerdir. Güzel bol Güvenli bir bölümdü. Daha ne isterimki? Sözler bu bölüme az kalir seklinde. Tabi "bölüme" demek yanlis olur. Bu bölüm kahramani Sarpi tebrik ederim. :img-in_lo Adam resmen harikalar yaratti: Zaten dizide Asli Enver ve Sarp Apak gibisi yok. Ikisininde oyunculuklarina söz bulamiyorum. Ikisini yürekten tebrik ederim.

Diziye geri dönersem arada takildigim noktalar oldu. Özellikle Efe. Efecigim süpriz diye tutturmuzsun, ne diyeyim. Ama sen ne hakla güvenide bulastiriyorsun. Efeyi eskiden cok seven ben, cok seven diyorum düsunun suan bu bencilliginden nefret eder oldum. Baskalarini düsunmuyor. Ve kusara bakmayin ben hastaligini bir bahane olarak görmuyor. Resmen bencillik ettigi. :icon_whis

Neyse fazla takilmayayim oralara. Ben asil Nurgul ve Güvenin sahnelerine geleyim. Ya bakiyorumda herkesi aglatms Sarp. Bende diyorum kendime "kizim noluyor sana" genelde hic aglayamam ben. Sarp sayesinde basladim aglamaya. Evdede teyzemler vardi. Teyzem bile sey dedi "Bu cocuk bu diziyi götüruyor. Bu dizi aslinda böyle yetenegi hic haketmiyor." :img-in_lo
Bir sevindim anlatamam.

Eskiden Mine ve Efe dostlugu neydi simdi ne oldu. Mine resmen hic yüz vermiyordu. Bu ikilliyi eskiden cok seven biri olarak üzuldüm aslinda. Ama yinede bazi arkadaslarin dedigi gibi bende cok isterim Mine ve Güveni izlemegi. Cok güzel olur düsundumde.

Son olarak su yorumu yazan arkadasa hic katilmadim.

Mrve*

Alıntı:

---

Bu arada Özge umarım ölmüşsündür. :kahve

---

Arkadasim hic kavgaya niyettim yok. Ama bu nedir yahu? Özgeninki can degilmi? Simdi bakiyorum sende bir Efecisin. Ben sana insallah Efe geberirsin sonunda desem naparsin? Ciddiyim bak, bende ne yalan söyleyim ölsün isterim ama az saygi lutfen. Cok mu sey istiyoruz? Bende Özgeyi tamam sevmiyorum, ama onun tarafdan bakinca oda hakli sonucta az. Deniz kizi kullandi, atti bir kenara.

Ama MD sonuna kadar. :img-in_lo

Alıntı:

---

Cer0m&BurQim Nickli Üyeden Alıntı

Artik Ne A&E Nede M&D 'A&G ..
hicbiri eskisi gibi degil .,olmiyacak ve olamazda bence.
_
Ben artik sadece Güven icin izliyorum .
Güven ' o son bölüm beni aglatti :'( ,Sarp her sahneyi Okadar güzel ve icten oynadiki 'güvenle birlikte agladim ., :(
Güven üzülmesin artik Dizidee'.Gülsüüüüün :)
Bu bölüm Sarp Yani Güven Cok vardi ., O yüzden Zaten Bölümü begendim ,
Sarp'a yinede doyamadim :D
Sarp Apak Muhtesem Bir Oyuncu ,Tekrar Hepimize gösterdi .,
Dizide Yok Unun Gibi Seven ,Sevebilen .,
Dizide Yok Onun Gibisi '
Sadece GÜVEN' ;)
_
Özgeye'de sinir olmamak münkün degil yani .,
Sinir etti Bu bölüm bayaaaaa -.-

---

cok güzel bir yorum bastan sona :good:
kim doyar bu karaktere güven gibisi yok gercekten
sarp apak desen bu isme eklenecek cok birsey yok sadece o..
güven macerası ile yasadıkları ve yasattıkları ile tek kelime ile süper..

Tüyoları okudum. Genel olarak güzel bir bölüm olacağa benziyor. Ama Efe ölüm döşeğinde yine sürprizler peşinde. Senaristler tam gaz sürprizlere diyor. Anlamıyorum neyin ütopyası bu :kahve

Efe Aslı'yi evindeki gizli odasına götürüyor, aşkları tazeleniyor hatta sanırım evleniyorlar. Sonra Efe Aslı'yı kendinden nefret ettirme çalışmalarına girişiyor. Bunu da Efe'nin sağlıklı düşünememesinin bir sonucu olarak mı algılamalıyız?... Bilemiyorum.Deniz ve Mine'nin de nihayet hastalığı öğrenmelerine sevindim. Aslı'nın ta bölüm sonunda öğrenmesine yine şaşırmadım. Ama tek isteğim nolur Efe eğer ölmeyecekse onu kurtaran Aslı falan olmasın :kahve

Düğün için Güven dışında diğer tüm kişiler hazırlıklara katılacakmış. Benima asıl merak ettiğim bu sürprize ailelerin katılıp katılmayacağı. Aslı'nın ailesi, Mine'nin anneannesi, dedesi, en azından Deniz'in annesi... Umarım bunlar ihmal edilmez yani gençler arası yapılan öyle ayaküstü bir düğün izlemek istemem açıkçası. Hem seyircinin aylardır hasret duyduğu ebeveynlerin görülmesi için de güzel bir olay bu düğün :img-wink:

Ama yine nerden baksan Efe'nin gelecek planlarıyla çelişiyor tabi.

Senaristler ne yazıklarını dönüp okumamakta ısrarcılar :kahve

Alıntı:

---

Cer0m&BurQim Nickli Üyeden Alıntı

Artik Ne A&E Nede M&D 'A&G ..
hicbiri eskisi gibi degil .,olmiyacak ve olamazda bence.
_
Ben artik sadece Güven icin izliyorum .
Güven ' o son bölüm beni aglatti :'( ,Sarp her sahneyi Okadar güzel ve icten oynadiki 'güvenle birlikte agladim ., :(
Güven üzülmesin artik Dizidee'.Gülsüüüüün :)
Bu bölüm Sarp Yani Güven Cok vardi ., O yüzden Zaten Bölümü begendim ,
Sarp'a yinede doyamadim :D
Sarp Apak Muhtesem Bir Oyuncu ,Tekrar Hepimize gösterdi .,
Dizide Yok Unun Gibi Seven ,Sevebilen .,
Dizide Yok Onun Gibisi '
Sadece GÜVEN' ;)
_
Özgeye'de sinir olmamak münkün degil yani .,
Sinir etti Bu bölüm bayaaaaa -.-

---

ellerine sahlık:happy0064:happy0064
harika yazmışsınn güven bir izinin herşeyi olabilirmii:good:
gerçekten diziye renk katıyorrr:good:
o olmasaa dizinin bir anlam yokk
ve aslı güveni hak etmiyorr:good:

fragman çıkmışşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşş! :happy0064 :img-cray:

Allahım harika bir bölüm olacak ya sabirsızlıkla bekliyorum of!:img-cray:

aslı ve efe sahneleri bomba olacak kesin!:love05:

son sahnede çok acıdım vallahi aslı ya şok olacak kızcağız.:img-cray:

deniz e bittim resmen ya nasıl şok oldu nasıl ağlıyor minenin omzunda ama:img-cray: umarım sahnenin devamı vardır.(kendi evlerindeydiler galiba):bilmim

(aslı nın gelinlik neden öyle kabus buna anlam veremedim):img-hyste :img-hyste

resmi site aştı kendini ve fragman bir ilke imza atılarak çarşamba çıktı hem de kanald den önce hayret vallahi aman hep böyle olsun:img-yes: :img-yes:

fragman çıktı..ağlayayımmı sevineyimmi bilemedim ya..:img-cray::bilmim
nasıl bir fragman bu..fragmanda böle olduysam bölümü düşünemiyorum.:img-cray:
deniz güvenden hastalğı ögreniyor :img-cray:
belkide uzun zamandır görmedeğimiz denizi gösteriyor :good:
bize efenin kardeşim dediği denizi gösteriyor..:img-cray:feci yıkılıyor.deniz..:icon_sorr
efeyle aslı düğün gibi birşey yapıyor..:img-in_lo
balayına barselonaya gidiyolar...:img-in_lo
kemancılar falan dans ediyolar şampanya patlatıyolar.
aslı söz ver ayrılmayalım sonsuza dek birlikte olalım diyo..:img-in_lo
efede söz güzelim söz.diyo..:img-in_lo:img-cray:
sonra sabahında efe hastalanıyor..:img-cray:efeyi hastaneye götürüyor aslı...
veee hastalığı ögreniyor...:img-cray::img-cray::img-cray::img-cray:

Fragman çikmis :happy0064
Cok guzel ve bir okadarda huzunlu bir bolum olacak !
Deniz Efe'nin hastaligini ogreniyor ve coook uzuluyor dogal olarak :img-cray:Mine'nin kollarinda agliyor Mine'yede soyluyor...
Efe Asli'ya Gizli odada evlilik teklifi ediyor parmagina bir yuzuk takarak :img-blush
ASLIEFE evleniyorlar ama bu isin icinde kesin birsey var bana sanki sahte evlilik gibi geliyor ama tabi bilemem, Asli geinlikle cok tatli :img-in_lo Efe'mde oyle bir otel odasindalar dans ediyorlar falan cok tatlilar.
veeee sonunda Asli yerde Efe'yi byerde baygin yatarken buluyor , hastaneye goturuyor kendisi agliyor boyle iste :img-cray:cok huzunlu sonu coook :img-cray:

Cumartesini sabirsizlikla bekliyooorum

Fragman çıkmış!!!
Güzel bir bölüm olacağa benziyor. İnşallah yine tongaya düşmeyiz. Deniz Efe'nin ölüm haberini öğrenince nasıla ağladı üzüldü... Valla Efe'nin yaşadığını öğrendiği andaki şoktan daha etkili oynamış.
Aslı'nın gelinliği neydi öyle :D Gerçek bir düğün değil falan diyorlar ama bakalım nasıl olacak. Fragmanın sonunda Efe bayılıyordu hastaneye falan götürüyorlardı ama tam olarak Aslı hastalığının ne olduğunu falan öğrenmiş mi göstermediler :kahve
Şöyle bir tahminim var. Eğer Efe ve Aslı şimdiden evlendirildiyse final için senaristlerin evlilik planı yok demektir. Yani geriye Efe'nin ölümü kalıyor final için herkes evlilik beklerken. Gerçek bir düğün olmamasının altında eğer ölürse Güven'in Aslı ile birlikte olması durumu yatıyor olabilir.

Ucu baya açık bir fragman olmuş heyecanlı olucak :img-wink:

Aman Allah'ım nasıl bir fragman ve özettir bu:img-in_lo

Aslı ve Efe evleniyor...:love05:rüya gibi resmen ama ne yazık ki
hemen kabusa dönüşecek:img-cray:Barcelona balayı hastalıkla yarım kalıyor ve galiba aslı efeyi sedye ile Türkiyeye getiriyor.son sahneden öyle bir anlam çıkardım...çok acık ya:img-cray:

veee
başta Deniz olmak üzere herkes Efe'nin hastalığını öğreniyor.Deniz'in ağlayışı beni dağıttı resmen,müthiş oynamış İbrahim Kendirci:img-cray:

çok güzel bir bölüm bekliyor bizleri.hem romantik hem de çok hüzünlü.:icon_sorr

Siz benim öldürücem diyip öldüremediğim efe gördünüz mü içerikli bir bölümle karşı karşıya olacağımız zaten sayfada efe ve ölüm kelimelerinin aynı cümle içerisinde kullanılma sıklığıyla doğru orantılıydı..:icon_whisKör göze parmak sokar gibi lanse ettikleri efenin o bizim kavuşmalarımız a yarim ahrete kaldı hastalığı nasıl tedavi edecekler sorusu dillere pelesenk oldu...Yetmedi mantıklı bir açıklama getirmeye çalışıyoruz (itiraf ediyorum ben dahil)..Mantıksız açılımların gırla gittiği kavak yelleri dizisinde ısrarla mantık aramamıza inanın dizideki ölüm sınırındaki karakterlerin gerçekliğinden daha çok şaşıyorum.:img-blush

Ama beni bu son fragmanda derinden sarsan inanın ne efenin burnundaki kan ne denizin dekolte haykırışları..Ne mi?..Yahu ben ömrü hayatımda bu kadar rezil bir gelinlik görmedim.:bilmim.bu ne ya??hele damadın gelini hoppala kucaklayıp odaya ya da yatağa gönderme eyleminde aslının alttan görünen çorapları beni benden almıştır..bakın o barcelona diye yutturulan odanın muhtemelen eminönünde hangi otel olduğuna değinmiyorum bile..muhtemelen bell boy veya hastanedeki doktor kavruk tenli olur da hah kesin ispanya la burası deriz kerizkeriz.

Gelelim kavram kargaşımın asıl nedeni olan efenin hastalığının çözümüne. burada ikiye ayrılıyoruz.:kahve

a) Kötü huylu uru baştan teşhis eden tayfunun aslında kötü huylu bir doktor olmasından hastalığın aslında tedavi edilebirliğine kadar geçen süre

b) Türkiye'ye henüz(!) ulaşamayan tıbbın ispanyada efenin hayatını kurtarması, aslında o çok ölümcü hastalığın tedavisinden bihaber tayfun gerçeği.

c) Daha önce de belirtmiştim şimdi belirtmekte sakınca görmüyorum: alternatif tıp, biyoenerji, Kaçkarların tepesindeki nadir bulunan otun çay yapılıp kulağa damlatılması sonucu eriyip biten ur,:img-yes: olmadı anadoluda bir köyde sübhanekeyi tersten okuyan teyze, o da olmadı kathmanduda bir buda rahibinin düşünce gücü:good:..yani biz soktuk o uru en mantık dışı çıkarmasını da bilirikçilik.

C’yi atın ben a veya b diyorum…a ve b seçenekleri aynı yere çıkıyor.. burdan bi arkadaşla kanaat getirdik..kahramanlarımız o efeyi bir başka doktora daha göstermezlerse adam değiller..yani ister tayfun kötü huylu çıksın isyer yeteneksiz bu çocuğu yine memleketimde sadece bir doktor tedavi ediyor..ya bademcik değil ki bu ..ur..git bissürü doktora bi emin ol..belki tayfunun kaçırdığı bazı gelişmeler olmuştur..zaten bu tayfunun baktıklarından bi hayır yok..nooldu çınara..turp gibi oldu maşallah tayfunun hapları unutunca..tamam yaklaşık bi 8-10 bölümdür çocuk unutuldu ama kötü bişey olsa haberimiz olurdu zahir…


Derin yorumlarımı ise diziden sonraya saklıyorum.. lakin artık başta güven olmak üzere diğer bütün karakterlerin şiirsiz ve mektupsuz geçen bölümlerinin bende pul kadar değeri yok..açıkcası ben güvenin denize efenin hastalığını bir mektup sürpriziyle söylemesini isterdim..ya da yine bir şiirle bize eşlik edebilirdi.:img-wink:

kaç zamandır yüzüm tıraşsız
gözlerim aslı bekledi
uzarken ellerim
kulağım efede
ölümü özlemiş yine meğer
yaşamak isterken delicesine yaa efe ölüyor deniiiiiz….

Güvenin lise edebiyat hocasıyla inci - mete tarzı bir ilişkisinden mütevellit şair ve ağır bi mektup tutkunu olduğunu düşünüyorum..:icon_whis

Fragman çıkmış.
Fragman da Deniz beni çok şaşırttı:img-hyste
Deniz'kutluyorum:img-wink:
Bu bölüm hastalığı herkes öğreniyor.
Evlilik neden sahte onu anlamadım işte.
Keşke gerçek olsaydı.
Bu arada Aslı'nın ailesinin Efe'nin yaşadığından bile haberleri yok
Evlendikleri duysalar kalpten giderler:img-hyste
Ama ben fragmanı çok beğendim.
dolu bir fragman olmuş

Alıntı:

---

nicktv Nickli Üyeden Alıntı

Ama beni bu son fragmanda derinden sarsan inanın ne efenin burnundaki kan ne denizin dekolte haykırışları..ne mi?..yahu ben ömrü hayatımda bu kadar rezil bir gelinlik görmedim.:bilmim.bu ne ya??hele damadın gelini hoppala kucaklayıp odaya ya da yatağa gönderme eyleminde aslının alttan görünen çorapları beni benden almıştır..

---

O gelinlik değil ki tiyolarda ve özette bu düğün,evlilik bildiğimiz düğünlerden olmayacaktır gibi bilgiler var dolayısıyla gelinlikte bu farklı düğün için sıradışı,uçuk birşey olmalıydı.Bunu normal gelinliklerle kıyaslamayalım ki zaten gelinlik olmadığıda çok belli.Düğün nasıl birşey bilinmez ama gelinliğe bakarsa bildiğimiz türden düğünlerden olmayacak gibi duruyor.Ayrıca ben AE'nin gerçekten evlendiğini de düşünmüyorum ha evlenseler bile bir süre sonra yeniden boşanırlar ve esas düğün finalde yapılır.

.....
Barseleno,Aslı'nın 4 yıl önce erasmus sınavıyla kazandığı üniversitenin bulunduğu ülke oluyor ve 4 yıl önce AE evlenip Barselonaya gidecekti Efe demişti ''sana gitme diyemem ama seninle gelirim'' :img-in_lo
AE kaldıkları yerden devam ediyorlar resmen,bu ince detayların düşünülmesi ve senaristlerin hatırlaması harika bir olay.

fragmanı öğren seyrettim. eğer bu sene biticekse dizi nisan sonu gibi düşünüyorlar heralde..
martta -nisan hastalık olayı ile kapatacakalr. malum 1 ay efenin hafıza olayı ile bizi oyaladılar şimdi hastalık..

efenin oldum olası içtenliğine hastayım. o evlenme teklifine kurban olunur. :img-in_lo sürprize ne gerek var. öğle bakman getirdi.. :img-in_lo

barselonya gittikleri göre ..
gerçerk evlenme değil.. gelinlikte uydurma..
çünkü krem bir elbise üstünde kuydur ma gelin tacı ve kuyruğu var...

bu bölümünde tadını çıkaramayacağız.:img-in_lo bol bol ağlıcağız..:img-cray::img-cray:

Denizin'in mine'nin omzuna basini dayayarak"ölüyor"dedigi sahnede bana göre Deniz orda Efe'yi degil Özge'yi kast ediyor. Cünkü Efe'yi kast etmis olsaydi ,Mine öyle rahat bir tavir sergilemezdi. oda Deniz gibi bir tepki veriridi

Alıntı:

---

*Ilayda* Nickli Üyeden Alıntı

Son olarak su yorumu yazan arkadasa hic katilmadim.

Mrve*



Arkadasim hic kavgaya niyettim yok. Ama bu nedir yahu? Özgeninki can degilmi? Simdi bakiyorum sende bir Efecisin. Ben sana insallah Efe geberirsin sonunda desem naparsin? Ciddiyim bak, bende ne yalan söyleyim ölsün isterim ama az saygi lutfen. Cok mu sey istiyoruz? Bende Özgeyi tamam sevmiyorum, ama onun tarafdan bakinca oda hakli sonucta az. Deniz kizi kullandi, atti bir kenara.

Ama MD sonuna kadar. :img-in_lo

---

Karşılıklı alıntılamalarla atışmaktan hoşlanan bir insan değilim. Ama ben seni anlayamadım o nedenledir bu cevabım. ''Bende ölsün isterim.'' cümlesini içeren mesajında beni eleştirmene anlam veremedim. Nasıl bir çelişki bu böyle ? Umarım ölürsün ve ölmesini isterim söylemlerinin arasında bir fark varda ben mi göremiyorum ? Ummak ve istemek arasındaki fark nedir bilgilendir beni lütfen. Ayrıca saygıdan bahsetmişsin. Yazdığım cümlede bir saygısızlık göremiyorum. Dizideki gelişmeler hakkında isteklerim olabilir. Bu gayet normaldir. Eğer onun kişiliğine yada dış görünüşüne yönelik bir hakarette bulunsaydım, o zaman bana bu tarz öğütler vermen daha normal olurdu. Ama zaten öyle bir durumda modlar müdahale ederlerdi. Bir sakınca görmediklerine göre problemde yok demektir. Gereksiz bir şekilde efeci olduğumdan bahsetmişsin. Muhalif olma isteğini anlıyorum ama daha fazla uzamasın lütfen.

Tüyolara ve fragmana yeni ulaşabildim. Efsaneye inanlar için çok özel bir bölüm olacak belli. Fragman çok güzel ama beni en çok şaşırtan Deniz oldu. Tüyoları okuyunca yine duyarsız tavırlar sergilemesinden çok korkmuştum. Ama öyle olmamış gibi görünüyor. Dostluğu ve aşkı çok daha iyi göreceğiz bu bölüm ve sonrasında. Fakat en çok şu hastalıktan nasıl kurtulacaklar onu merak ediyorum.

İyi niyetle yaklaşmak istiyorum, ya evleniyorlar işte daha ne demek istiyorum ama ama ama.. Aslının oyuncak bebek gibi giydirilmesine söz söylemeden duramıyorum..:img-hyste O ne hal Aslı? Yavrucum hadi elbisen kısa, sen zaten kısa boylusun, altına da koyu renk babet giyinmişsin, tam müsamere çocukları gibi olmuşsun.Efe seni okulun müsameresine mi götürücek zannettin yoksa yavrucuğum?:img-hyste Hani yatağa falan atlıyorsunuz orda ne yapıldığını biliyorsun değil mi.:img-hyste

Ama tabi hastalığın etkisi, herşeyin çok hızlı gerçekleşmesi gibi sebepler yüzünden uzun uzadıya bir hazırlık, ahım şahım bir düğün beklemiyoruz, öyle bir gelinlik-damatlıkta beklemiyoruz. Benimkisi sadece ilk an gözüme çarpan ama sonrasında gözüme sevimli gelen şeyler. Evlilik yahu, evleniyorlar. Bir ömür boyu beraber olmak için söz veriyorlar. Çok güzel birşey bu. Özellikle size bu sözü veren kişi Efe gibi biriyse benim gibi evliliğe sıcak bakmayan bi insana bile bunları söyletebiliyor:img-cray::img-hyste Keşke böyle olmasaydı. Keşke o sözü verdikten sonra bir ömür yanyana durmak konusunda hiçbir engelleri olmasaydı önlerinde. Aslında bu hastalıktı, felçti, bu konuda çok doluyum. Bu kadar saçmalayabilmekte yetenek ister herhalde. Neyse, bu konuyu başka bi zamana bırakıyorum..

Denizin tepkilerini çok yerinde buldum.Yani sonunda gerçekçi, adam gibi bi tepki gördüm. Efenin geri dönüşüne tatilden dönmüş gibi yaklaşan karakterler herhalde hastalık mevzusunda bizi hayal kırıklığına uğratmayacak. Ama tabi efe döndü döneli eski dostlukları bize tam olarak hissettiremeyen karakterlerin bu tarz tepkiler vermesi de garip kaçabilir. Ama tabi biz ky seyircisiyiz, alışkınız, fazlasıyla da anlayışlıyız. Senaristin bıraktığı boşlukları doldurabiliyoruz yada onların önce yazıp sonra görmezden geldikleri şeylere itiraz etsekte ardından yazdıkları güzel bi bölümle bunu görmezden gelebiliyoruz.O yüzden hadi tamam diyorum, Efeye birşey olmasın da siz saçmalığın doruklarına çıkın diyorum başka da bişey demiyorum.:kahve

Fragmani izledim, ve ne yalan söyleyim bir seye cok takildim. Asli ve Efe evleniyor, ne cabuk. Senaristler herseyi hemen hemen geciyor belli, önem vermiyor gibi. :icon_whis Mesala gecen sezon MDnin dügunü felan baya almisti. En güzeli, o dügun hazirliklarini izlemek gibisi yok. Bu nedenle üzuldüm Asli ve Efe severlerine yani.
O konuyu gecelim. Mine ve Denizin o sahnesini cok sevdim, herseye ragmen Mine ve Deniz diyorum, ama aslinda Özgeyede cok yazik. Kiz Deniz yüzunden öldüyse, ciddiyim Denizden nefret ederim. Kizi kullanip atti. Tamam Mine ve Denizi seviyorum, ama insaf.

Güvene gelirsem. Fragmandaki kucuk bir sahnesi bile beni nasil heyecanlandirdi. Bu bölümü izlermiyim bilmiyorum, gecenki bölüm gibi ilgimi cekmedi. Ama en kötu ihitmal Sarpin o mavigömlegi icin izlenir diye düsunuyorum. Hatta kesin görmedigimiz ne bicim sahneelride olucaktir. Bizi tekrar aglattacaktir. :img-in_lo
Sarp gibisi yok adeta.

Efe'yle Aslı'nın evlenmesi çok hızlı oldu bence.
Biraz daha süreye ihtiyaçları vardı ilişkilerini oturtmak, geçmişi konuşmak, birbirlerine olan aşklarını tartmak için. Aslı daha Efe'nin dört yıl boyunca nerede olduğu sorusunun cevabını bile almadı.
Fragmanda beni etkileyen tek şey, Deniz'in verdiği tepki oldu :img-blush Bu gerçekten uzun zaman önce olması gereken bir şeydi.
Aslı'nın gelinliğini bulmak için çok uğraşmışlar mı acaba :img-hyste Bizim perdeleri birbirine dolasam daha güzel bir şey çıkar ortaya :img-hyste Pelin çok güzel, tatlı bir kız. Gelin olarak çok daha özel bir şey hazırlamlarını beklerdim.
Efe'nin hastalığı meselesi umarım 151. bölümde son bulur. Efe ya kurtarılsın ya da ölsün. Ama artık bitsin bu iş. :kahve

Bu bölüm çok güzel AE sahneleri olacak, şüphesiz :img-in_lo
Ama Deniz'le Efe'nin çok, çok özel bir sahnesini izlemezsek (yüzleştikleri, geçmişi konuştukları) bu bölümün benim için hiçbir anlamı olmayacak.

Aslında bölüm sonunda yorum yapacaktım ama tutamadım işte kendimi. Tüyoları zaten dünden okumuştum, özeti ve fragmanı da biraz önce gördüm.

Öncelikle fragmandan başlamak istiyorum. Hiçbir şeyini beğenmedim desem? :img-wink: Hani AE adına hayal ettiğim hiçbir şeyin gerçekleşmediğini görmek büyük hayalkırıklığı yarattı bende bu bölüm. AE'nin evliliğinin gerçek bir evlilik olmayacağını biliyorum ama buna rağmen bu kadar sürprize, yapay bir düğüne gerek var mıydı? Bana çok saçma geldi maalesef. Saçma da değil aslında da, gereksiz yani. Hele Barcelona olayını hiç anlamış değilim. Pelin kadar güzel bir kıza nasıl olup da o kadar iğrenç bir gelinlik bulmuşlar onu hiç anlayamadım, hele hele o kırmızı topuklulara değinmek bile istemiyorum. Otel odasını da hiç gözüm tutmadı zaten. :img-hyste Hiçbir şeyini beğenmedim be fragmanın. :img-hyste Bir tek Efe'nin evlenme teklif ettiği sahne.. Orası çok etkiledi beni. :img-in_lo Ama işte, onun da yeri ve zamanı değildi bence. Yani öleceğini bile bile Aslı'yı daha çok kendine bağlaması büyük bir hata. Üstelik evlenme teklif etmek.. Adeta "sonsuza kadar yanında olacağım" demek. Gerçekten evlenmeyecekler belki ama Efe'nin yine de evlenme teklif etmesini doğru bulmadım. Böyle olmamalıydı..

Ama işte, benim hayalim bu değildi. Tüyoları okuyunca ve fragmanı izleyince bunu daha iyi anladım. Benim hayal ettiğim AE masalına çok uzak şeyler yazılmış bu bölüm. O açıdan büyük hayalkırıklığı yaşadım ama umarım bölüm sonrası biraz olsun tatmin olacağım sahneler izlemiş olurum. Şimdilik beklediğim tek sahne var, o da Aslı'nın gerçekleri öğrendiği sahne. Gerisi için pek heyecanlı değilim açıkçası.

Her şey iyi güzel de eğer bir dizinin sonlarına yaklaşılıyorsa, dizide tüm bilinen gerçekler yavaş yavaş ortaya çıkmalı, seyirciye karakterlerin tepkileri gösterilmelidir. Gerçi Kavak Yelleri için daha erken ama yine de açıklanması gereken şeylerin üstünden durmadan zaman akıp geçiyor en olmadık yerde pat diye herkes her şeyi bilecek, tepkiler birbirine girecek öyle ayaküstü geçiştirilecek diye korkuyorum.
Mesela Fikret olayı. Efe'nin Fikret olduğunu neden hala kimse bilmiyor? Hastalık bile öğrenilirken Fikret gibi bir ayrıntının atlatılması mümkün mü? Karakterlerinin en güzel öğrenmesi gereken zamanlar da es geçildi. Şimdi belki her şey yoluna girdiği zaman öğrenecekler ve 'Ne? Haa vay be ' vs. diye geçiştirilecek. En azından Güven'in Aslı'nın yanında daha aktif olduğu, Efe'nin de konak civarında daha fazla bulunduğu sıralarda herhangi bir olay vesilesiyle ortaya çıkabilirdi. Ki bundan sonra da çıkacak mı belli bile değil. Es geçilen o kadar çok şey var ki.
Çınar? En azından çocuğun iyileştiğini gösterseydiniz. En azından Aslı'nın işten ayrıldığını gösterseydiniz. En azından Lerzan hanımın oğlunun durumu hakkındaki gerçeğe inandığını gösterseydiniz. Hepsi birden Efe'nin ortaya çıkışıyla kayboldu. Sanki Lerzan'ın hiç çocuğu olmadı.Hayriye de aynı şekilde. Ne zaman ki Aslı Efe'nin varlığını öğrendi, o eve bizimkiler gidip gelmeye başladı işte o zaman kayboldu. Yine en azından taşındığını ya da ne bileyim başkasıyla evlenip gittiğini falan gösterseydiniz. Senaristlerin yaptığı en büyük hata bu zaten. Tek bir olaya yada duruma odaklanılıyor ve diğer tüm ayrıntılar, yeri geldiğinde yan karakterler bile unutuluyor. Profosyonel bir senaristin en son yapacağı şey bence bu. Yarattığı her karaktere değer vermelidir.
Şuan aklıma gelmeyen Fikret olayı gibi bir çok olay atlatıldı es geçildi. İzlerken -Bunu niye öğrenmediler, bak bu da unutuldu gitti- dediğim çok şeyler vardı iki sezondur aklıma gelmiyor. Ama eğer tüm bilinmesi gerekenler ortaya çıkmazsa bitene kadar büyük veya küçük, sadece günü geçirmek için bölüm doldurmak için gereksiz şeyler yaratıldığına bir kez daha emin olucam :kahve Öyle iki mutluluk sahnesiyle olmuyor ey Tims :kahve

efeyi bu hizla heralde en gec mart sonu gömücez :) bu anlasiliyor....tedavisi yok zaten vs. yani izleyicide izleme sevki kalmadi...
söyle diyim zaten bir kere öldügüne inandirildigin bir karakterin tekrardan ölüm döseginde olmasi ve iyilesme durumunun söz konusu olmamasi bunun akabininde ölücek olmasi bu izleyiciyi cekmiyor be kardesim...yani sonucu biliyoruz o halde.
tamam efe ve asli tam evlenirkene ayrilmis oldular ama bu demek degildir ki simdik baristilar tekrar sevgili oldular pat hemen evlenelim....ha efe acisindan düsününce tabiki az bir zamani var su bu....ama cok mantiksiz geliyor bana cok slklstlrlLmis sahneler izlicegiz gibi geliyor
kaldi ki ben efe karakterindeki mantigida cözemedim ölücegini bile bile bu gercegi sakliyarak evlenebilir mi insan....bilmiyorum beyin tümörü oldugu icin cocuk artik pek düsünemezde oldu gibime geldi :) zaten bi süpriz bir asli kafasi bu aralar birtek bu iki sey arasinda calisiyor :)
mine ve deniz bile ki cocuk dogucak su anda evlenmeyi hizlandirmadilar örnegin....asli bu iste bir bityenigi niye ariyamiyor....veya ariyorda önemsemiyor mu? bilmiyorum karisik isler

bu gidisle bu dizi ya efenin ölümüyle biticek...
yada efe ölücek ama asli dul bayan olarak devam edicek ve güvende büyük ihtimalle gidicegine göre x baska insanlara saricak....bir sezon daha,
gerci güven kalmis olsa tekrar güvene dönüste güven karakterini cok kötü düsürür su saatten sonra.
en iyisi dizinin bu sezon bitmesi....ama bastada dedigim gibi bu efenin ölmesiyle olucak anlasilan....
böyle bir sonuda hicbir izleyici istemiyordu. o zaman 84de son yapsaydiniz hepsi geberip gitseydi. o son bile daha vurucu olurdu emin olun.

evet ben minedeniz'den bir atak beklerken efeaslı nikah masasına oturmuş, güzel.yani olur da ölürse yeniden, yeniden efe ( hani bir kere daha ölmüştü ya muhterem senaristler, eğer tümör yüzünde ölürse, bu ikinci vefatı olacak, di mi, mantıksız/saçma/komik bir durum, ha?) ''evlendilerdi en azından, aslı; güven mi, efe mi hiç düşünmediydi en azından, güven efe yokken var olabilir aslı için en fazla...'' falan der birbirimizi teselli ederiz.önceki mesajımda belirttiğim gibi hiç yoktan iyidir.

aslı'nın gelinliğini bir tek ben beğendim sanırım.herkes çok eleştirmiş, ama fransız hatunlarının tuvalet ihtiyaçlarını görürken kolaylık olsun diye keşfettikleri tos toparlak, yus yuvarlak şeyi de ben beğenmiyorum açıkcası :icon_whis.hem çok sade olmuş, güzel olmuş bana kalırsa.ama saçtan ve kaştan kaybediyor.pelin karahan'ın kaşları gittikçe kalınlaşıyor anlayamadığım bir şekilde, daha nereye kadar gidecek bilemiyorum, saçını da ortadan ayırması olmamış, ama elbiseyi ben beğendim.

minedeniz'e de bir el atmaları gerekiyordu aslında.neticede mine hamile, evlenseler iyi olur artık.çifte nikah tarzı bir şey olsa o da güzel olabilirdi bence.ama o da çok eleştiri alırdı, efeaslı'ya özel hiçbir şey olmuyor bilmem ne diye buna da söylenenler çıkardı.artık refleks haline geldi hepimizde; o kadar çok beklettiler ki bizi, o kadar çok ''ahanda şimdi!'' derken yine, yine hüsrana uğradık ki, ne yapsalar beğenemeyeceğiz artık sanırım.halbuki ben fragmanı, dizinin öncesinde olan ve sonrasında olabileceklerden ( efe'nin ölmesi gibi ) bağımsız olarak izlediğimde çok sıcak/içten bir düğün gördüm.efe ve aslı o kadar doğal, o kadar sıcak ve samimiydiler ki.ne olursa olsun, ne yaşanırsa yaşansın, efeaslı şu fragmandaki halleriyle yayınlanan diziler içinde en şükela çift olur yine, açık ara (bana göre).

güven meselesini nereye bağlayacaklar bilmiyorum, aslı efe'yi seçti, güven ortada kalmasın diye kahraman ilan etmeye kalktılar önce, halbuki efe kendi yapmadığı/yapamayacağı bir şey istemedi güven'den.zamanında aslı'ya platonik olarak aşıkken deniz'in amerika'dan gönderdiği cd'yi kendi evine kurduğu ok işaretli falan değişik bir düzenekle aslı'ya izlettirmeye çalışmıştı.evet o da içi kanaya kanaya yapmıştı bunu, güven de içi kanaya kanaya yaptı, ama efe kendi yapamayacağı bir şeyi de istemedi ondan.efe de zamanında deniz hasebiyle çok arada kaldı, çok içi yandı, efe bunu bilmeyen bir adam değil, güven'in ne düşündüğünü sallamayacak hissizlikte bir adam hiç değil.lakin durumu ortadayken; kemoterapi görürüken bir yanda, bir yanda da aslı bir heves onu beklerken yardım istemek zorunda kaldı.anlaşılmayacak hiçbir şey yok bunda.

asıl düşündürücü olan efe'nin ölecek olmasına bile tam anlamıyla üzülemeyen adamın aslı hala durumu bilmiyor diye karaları bağlamasıdır.güven'in ''efe'nin ölecek olması'' içerikli bir üzüntüsünü izledik mi biz bu bölüm?niye izleyemedik, efe ile güven kankalık/kardeşlik seviyesine kadar ulaşmış bir dostluk yaşamadılar mı zamanında, insanın içi bir fena olmaz mı ''ölecek mi şimdi, efe'' diye ağlamaz mı hiç?ama güven'in tek yaptığı ''sen söyle yine de aslı'ya, o alışkın, senin sandığından daha güçlü, atlatır'' oldu.ben de bu duruma hayretler ettim işte.

güven'e ayrı bir yol çizilmesi, kendini toparlaması güzel olurdu, ama senaristler yine, olan efeaslı'ya olurken, güven içerikli bölümler yazmayı seçiyor (bkz. efe ile aslı'nın karşılaşması).bu durumda da efe'nin ölecek olmasına zerre üzülemeyen güven'in tüm bölüm efeaslı yeniden birlikte ve eli kolu bağlı diye ezim ezim ezilmesi anlatılınca abes oluyor, haliyle.

Alıntı:

---

forfilo Nickli Üyeden Alıntı

Her şey iyi güzel de eğer bir dizinin sonlarına yaklaşılıyorsa, dizide tüm bilinen gerçekler yavaş yavaş ortaya çıkmalı, seyirciye karakterlerin tepkileri gösterilmelidir. Gerçi Kavak Yelleri için daha erken ama yine de açıklanması gereken şeylerin üstünden durmadan zaman akıp geçiyor en olmadık yerde pat diye herkes her şeyi bilecek, tepkiler birbirine girecek öyle ayaküstü geçiştirilecek diye korkuyorum.
Mesela Fikret olayı. Efe'nin Fikret olduğunu neden hala kimse bilmiyor? Hastalık bile öğrenilirken Fikret gibi bir ayrıntının atlatılması mümkün mü? Karakterlerinin en güzel öğrenmesi gereken zamanlar da es geçildi. Şimdi belki her şey yoluna girdiği zaman öğrenecekler ve 'Ne? Haa vay be ' vs. diye geçiştirilecek. En azından Güven'in Aslı'nın yanında daha aktif olduğu, Efe'nin de konak civarında daha fazla bulunduğu sıralarda herhangi bir olay vesilesiyle ortaya çıkabilirdi. Ki bundan sonra da çıkacak mı belli bile değil. Es geçilen o kadar çok şey var ki.
Çınar? En azından çocuğun iyileştiğini gösterseydiniz. En azından Aslı'nın işten ayrıldığını gösterseydiniz. En azından Lerzan hanımın oğlunun durumu hakkındaki gerçeğe inandığını gösterseydiniz. Hepsi birden Efe'nin ortaya çıkışıyla kayboldu. Sanki Lerzan'ın hiç çocuğu olmadı.Hayriye de aynı şekilde. Ne zaman ki Aslı Efe'nin varlığını öğrendi, o eve bizimkiler gidip gelmeye başladı işte o zaman kayboldu. Yine en azından taşındığını ya da ne bileyim başkasıyla evlenip gittiğini falan gösterseydiniz. Senaristlerin yaptığı en büyük hata bu zaten. Tek bir olaya yada duruma odaklanılıyor ve diğer tüm ayrıntılar, yeri geldiğinde yan karakterler bile unutuluyor. Profosyonel bir senaristin en son yapacağı şey bence bu. Yarattığı her karaktere değer vermelidir.
Şuan aklıma gelmeyen Fikret olayı gibi bir çok olay atlatıldı es geçildi. İzlerken -Bunu niye öğrenmediler, bak bu da unutuldu gitti- dediğim çok şeyler vardı iki sezondur aklıma gelmiyor. Ama eğer tüm bilinmesi gerekenler ortaya çıkmazsa bitene kadar büyük veya küçük, sadece günü geçirmek için bölüm doldurmak için gereksiz şeyler yaratıldığına bir kez daha emin olucam :kahve Öyle iki mutluluk sahnesiyle olmuyor ey Tims :kahve

---

yorumuna katılmakla birlikte benim de eklemek istediğim bikaç şey var
yorumun gerçekten çok doğru bu olayların esgeçilmesi beni de çok rahatsız etti mesela hayriye kendini sevdirdi bize en azından bana ben çok sevmiştim sürekli olan şeyler artık sıkıcı geliyo misal efenin sürekli süpriz yapma isteği aslının her sezon kaçırılması vs bunları yapmak yerine hayriye gibi bi karekteri izletmeye devam etselerdi eminim eğlenerek izlerdik diziyi sıkılmazdık aynı konuların işlenmesinden...
ek olarak güven-hayal ilişkisinin ortaya çıkmaması ve güvenin bi müddet efeyi saklaması bunların da açığa çıkmasını beklerdim efenin fikret olduğunun da tabii es geçilen en önemli konulardan biri de mine-efe dostluğu ayrıca bu iki insanın oyunculuğu tartışılmaz ikisi de mimik ustası bu yüzden ikisinin dostluğu bana ky nin başından beri samimi gelmiştir hep hoşuma gitmiştir ya fena mı olur mine bebeği ile ilgili heyecanını efeyle paylaşsa güzel bi dostluk izlesek efenin sadece aslının etrafında döndürmeleri beni çok rahatsız ediyor eski ky olsaydı her sahnenin bi önemi olurdu şimdi ki ky ise günü geçirmek adına işleniyor sırf bu yüzden dizinin final olmasını istiyorum hiç dilse kyni 1-84 bölmlerin hatrına güzel hatırlarız :kahve