Şubat - Bölüm Yorumları (1)

[strident]

asıl konuya çok hızlı giriş yapılması ile dizinin bitmesi arasında bir ilişki umarım yoktur.bu dizi star atv kanal d gibi kanallarda olsaydı şu anda daha çok kişinin haberi olacağı kesin ama neyse artık.
bence 2. samim akça ile grilerin alkası yok.birkaç kişi bahsetmişti grilerin karşısında başka bir oluşum var.bu adamda onlardan bir ive davası için canına kıyacak kadar bağlı biri.o yuzden anlattıkları tamamen doğru ve şubatın gitmesini engellemek için grilerin karşısındaki grubun bir oyunuydu.bu arada 2. samim akça ölmemiş bile olabilir
leyyal de birşeyler olduğu kesin onunda grilerin karşısında olan bir grubun ajanı olduğu samim akçanın yanına yerleştirildiğini düşünüyorum...devamı gelecek....

[Commenter]

Kam Ağacının Hikayesi

Dizimizde 17.bölümde aktarılan bu hikayeyi yazıya dökmek istedim.Daha izlememiş olanlar için spoiler tagına koyuyorum.

Bir de belki diziyi takip etmeyen arkadaşlarında birşekilde dikkatini çekebilir.O yüzden biraz açıklamak gerekirse hikaye, ortak bir anlatım şeklinde anlatılıyordu dizide ve ben de bunu bozmadım.

Şubat ile Şahit(Özette bu ismi vermişlerdi.) ve sorgu odasında ki Samim Akça ile Komiser arasında belirttiğim gibi ortak bir anlatım şekliyle aktarılıyor.

Spoiler İçermektedir

Samim Akça:Issac Christine Novak'ın kim olduğunu biliyor musun?

Komiser:Bilmiyorum , kimmiş?

Samim Akça:Al tahra diye bi yer duydun mu hiç? .. Peki Bağdat diye bi yer duydun mu?.. Al tahra Bağdat yakınlarında küçük bir kasaba.
Adem babamız ve Havva anamız hani elmayı yediler falan..O hikayeyi hatırlıyorsundur heralde.Neyse , o elmayı yiyip
dünyaya sürgüne gönderildiklerinde ilk geldikleri yer bu Al tahraydı.Al-tahra ül cem , yani?

Komiser:Cennet bahçesi mi demek?

Samim Akça:Saçmalama komiser.Zaten cennetten kovulmuşlardı , ne cennet bahçesi.Al tahra ül cem , sonsuz uyku demektir.Yani dünyaya düştüler ve hakikatle ilişkileri kesildi.Ve aslında sonsuz bir uykuya daldılar gibi.Anladın mı yani? Tamam mı?

Komiser:Anladım.

Şahit:Sonsuz uyku.Al tahra ul cem.Adem babamız orda ilk bilinen evi yaptı.Kam ağacı diye bir ağacın kütüklerini kullanarak. Adem babamızın evi yaparken o ağacı seçmesi tesadufi değildi.Kam ağacı normal şartlarda asla ölmez.Bir durum hariç.Yanına kendisinden daha uzun ağaç yada bina yada onun gibi birşey dikilirse onu geçmek için hızla uzamaya çalışır ve geçemeyince gücü tükenir ve ölür.

Şubat:Hırsından ölen bir ağaç yani kam ağacı.

Samim Akça:Bu yüzen gerçek imparatorların tahtları hep kam ağacından yapılmıştır.Hükümdarlığın ölümsüzlüğünü fakar hükümdarın sonuçta bir insan olduğunu vurgulamak için.Büyük İskender'in tahtıda kam ağacındandı.Hayatı boyunca hep onu yanında taşıdı.Hindistan seferinede götürdü , İskenderiye'de de ona oturdu.Kartacalı Hannibal'ın da , Aslan Yürekli Richard'ın da kılıçlarının
kabzaları hep kam ağacındandı.Hitlerin dolma kalemi, Pers imparatorunun yatağı hepsi kam ağacındandı.Napolyo'nun büyük Mısır seferine çıkarken tek bir amacı vardı.

Komiser:Durun tahmin edeyim , kam ağacı.

Samim Akça:Hayır.Isaac Novak'ın çalışma notlarını ele geçirmek.Novak Macar asıllı bir kimyagerdir.Ona simyager diyerek aşağılayamaya çalışırlar ama o gerçek bir kimyagerdi.Maddenin içi ile ilgilenirdi.İçiyle diyorum bak bu mühim.15.yy da yaşadı.Ölümsüzlükle ilgili bir kitap yazdı ve sonra onu yaktılar.

Komiser:Berbat bir ölümmüş.

Şahit:Novak ölmedi.Öldü sanıp bıraktılar.Ortadoğuya kaçtı ,Bağdat yakınlarına.

Şubat:Al tahra ul cem'e.

Şahit:Orda hayatı boyunca duyduğu ama bi kere bile görmediği kam ağaçlarını buldu.Hem de düşündüğünden 10 kat fazlasını.Novak gibi Urban 'da Macardı.

Şubat:Urban , İstanbul'un fethi sırasında top ustasıydı.Aziz Bey anlatmıştı.

Şahit:Peki sana şunu da sordu mu hiç madenci?Fetih sırasında kullanılan ve surların yıkılmasını sağlayan 14 tane büyük toptan şuanda eser yoktur.Niye?

Komiser:Çünkü o toplar sanıldığı gibi demirden dökülmedi.

Samim Akça:Bravo.Urban'ın ustası Novaktı.Bağdat'ta kam ağaclarıyla ilgilendikten sonra yazışmaya başladılar.Ona ağaçları anlatmaya başladı.
Çünkü kendisini yakan kiliseden nefret ediyordu.İstanbul'un düşmesini istiyordu.Urban ustasının mektuplarını okuyunca tonlarca kam ağacı getirtti ve topları yaptı.

Komiser:Fetihten sonrada hepsini yaktılar.

Samim Akça:Urban'ı da bir daha İstanbul dışına bırakmadılar.Hep İstanbul'da kaldı , hep.

Komser:Peki Novak noldu?

Samim Akça:Son gördüğümde bel ağrılarından yakınıyordu.Kemiklerle ilgili bir takım komplikasyonlar oluşuyor.Bunu tam olarak
çözemiyoruz.Çünkü kemikte canlı doku bulunmaz.

Komiser:Novak diyorum , Novak.Noldu?

Samim Akça:Müslüman oldu.

Şahit:Daha doğrusu müslüman olmuş gibi yaptı.Novak'ın Fatih'in topçusunun ustası olduğu haberi çevreye hemen yayıldı.Bu da Novak'a bir
çeşit dokunulmazlık sağladı ama buna rağmen kam ağaçlarına bu kadar kafayı takması, ağaçların bulunduğu arazileri satın alıp ağaçları tek tek kestirmeye başlaması bir süre sonra insanları rahatsız etmeye başladı.O da durumu
idara etmek için müslüman olduğunu ilan etti ama bu da yetmedi.Canını kurtardı evet ama onu sürdüler.

Şubat:Mısır'a mı?

Şahit:Ağaçları ne yaptığını sormayacak mısın?

Şubat:Ağaçlara ne yaptı?

Samim Akça:Hepsini yedi.Ağaç yemek bildiğin gibi birşey değildir.Bütün ağaçı olduğu gibi yiyemezsin.25 metrelik ağaçtan yaklaşık 22 gram öz çıkar.Ağacın özü , bilir misin?

Komiser:Çam balı gibi mi?

Samim Akça:Hiçbirşeyde haberin yok dimi?Kainatın sırları ile ilgili hiçbirşeyden anlamıyorsun.

Komiser:Karşıma oturmuş bana Fatih'in topçusunun ustası Bağdat yakınlarında yüzlerce ağaç yedi diyorsun.Bunun nesi anlıyayım lan ben?

Samim Akça:Bunu anlasaydın zaten bana bağırmaya cüret edemezdin.

Komiser:Otur yerine!

Samim Akça:Özür dilerim.

Komiser:Sonra?

Samim Akça:Sonra ne?

Komiser:Novak noldu?

Samim Akça:Kam ağacının özünün etkisiyle hızla gençleşmeye başladı.Yanıklardan dolayı çektiği acılar tamamıyla dindi fakat yanık yaraları asla geçmedi.

Komiser:Şubat'ın ki gibi.

Samim Akça:Biraz daha güneye indi , Beyrut yakınlarına.Orada müslümann olduğunu söylemedi.Çünkü zaten Hristiyan-Arap nufuzu oldukça
fazlaydı.Kimliğini de gizliyordu zaten.Fakat aklı hep ağaclardaydı.Çünkü formülünde bir eksik vardı.

Komiser:Neymiş o?

Samim Akça:Bunu söyleyemem.O kadarda değil.Fakat kendisini yakanlara duyduğu kin biticek gibi değildi.Dönemin Fransa kralına bir
mektup yazdı.Durumu anlattı.Ona ölümsüzlüğü vaadetti ama çok cüretkardı.Karşlığında kilisenin tamamen ortadan kaldırılmasını istiyordu.

Şubat:Sonra?

Şahit:Sonra Fransa kralı onu yakalatmak için ajanlarını gönderdi.Son anda kaçıp kurtuldu.Sırra kadem bastı.Giderken kam ağaçlarının tohumlarında da aldığı söylenir.

Komiser:Tüm bu anlattıklarınız sizi tutuklamam için yeterli değil Samim Bey.

Samim Akça:Belki bu işine yarar.

Komiser:Neymiş bu?

Samim Akça:Adolf Hitler'in dolma kalemi , kam ağacından.

Komiser:Niye inanayım sana?

Samim Akça:Hitlerin nasıl öldüğünü hatırlıyor musun?

Komiser:İntihar etti.Sonra da cesedini yaktılar.

Samim Akça:Peki Adolf çam ağacına ulaştıysa Novak gibi oda yaşıyor olabilir mi?O kalemi yakmak ister misin?Belki o zaman inanırsın bana.

Şöyle bir şey var bu hikayeyi gerçekten neden komisere anlattı Samim Akça anlayamadım doğrusu.Komiserin de dediği gibi tutuklamak için bir sebep değil.Burda aklıma gelen iki açıklama var ya kolpadan nedeni tahmin edemediğim birşey için Şahit ve Samim Akça , Şubat ve Komisere oyun oynadı.Yahut Samim Akça hapishanede de onu öldürebileceklerini düşündüğünden böyle bir hikaye anlattı.Çünkü hikaye normal bir insan için bir masal gibi gelebilirdi ancak bu masalın gerçekliğini bilenlerin bu saatten sonra Samim'i öldürmesi komiserin dikkatini çekebilirdi.Zira sorgu odasına girmeden konuşmasın diye öldrülmeye çalışıldı , sorgudan çıktıktan sonra ise akıl hastnesine yatırılmak üzere götürüldü büyük büyük amir tarafından.Böylece komisere anlattıklarınında bir hükmü olmayacaktı ancak buna rağmen sorgu kayıtlarınıda topladılar.Umarım anlatmak istediklerimi anlatabilmişimdir

NOT:Yazım yanlışları olabilir.Kusura bakmayın.(Bir Samim yabancı bir dilde bir kelime söylüyor.Anladın mı? anladmında.Onu yazmadım.Bilen varsa düzeltebilirim.)

[strident]

asıl konuya çok hızlı giriş yapılması ile dizinin bitmesi arasında bir ilişki umarım yoktur.bu dizi star atv kanal d gibi kanallarda olsaydı şu anda daha çok kişinin haberi olacağı kesin ama neyse artık.
bence 2. samim akça ile grilerin alkası yok.birkaç kişi bahsetmişti grilerin karşısında başka bir oluşum var.bu adamda onlardan bir ive davası için canına kıyacak kadar bağlı biri.o yuzden anlattıkları tamamen doğru ve şubatın gitmesini engellemek için grilerin karşısındaki grubun bir oyunuydu.bu arada 2. samim akça ölmemiş bile olabilir
leyyal de birşeyler olduğu kesin onunda grilerin karşısında olan bir grubun ajanı olduğu samim akçanın yanına yerleştirildiğini düşünüyorum...devamı gelecek....

samim akçanın veya aziz beyin novak çıkması zor fantezi olur ancak.fakat aziz bey in tarafı ile ilgili tahminim aziz beyin ilk başlarda grilerden olduğu fakat bazı şeylere itiraz edince onu oğlu ile imtihan etmişlerdir.sonrada onlara karşı cephe alarak grilere karşı olan oluşumu başlatmıştır.şubatta da birşeyler farketmiş ve yangında kuyuya bıraktığı şubatı almaya gelmiştir.sonrası malum.ta ki şubat yağmura aşık olana kadar.

[narima]

merhabalar

Azız bey ıle samım akca.aynı tarafta yanı grılere karsı olabılırler kı.Grıler.samım akcaya son bır sans daha verıp subatı getırmelerı ıcın en yakınlarını kullandılar.

Samım akca.ya yagmurdan yada leyyalden dolayı subatın bulunmasını gecıktırıyordu.Ve grılerı beklemıyordu.Ama adam ıle planını yapmıstı.

Yagmurun annesı de bu ılıskıye gırıyor olması gerekır.

Subat ve yagmur .anlasılıyorkı sehırden ayrılmıyorlar.ama annesını zıyarete gelıyor.Ve konusulacaklar var.

[bakirca]

Kam Ağacının Hikayesi
......

Samim Akça:Issac Christine Novak'ın kim olduğunu biliyor musun?

.........

Şöyle bir şey var bu hikayeyi gerçekten neden komisere anlattı Samim Akça anlayamadım doğrusu.Komiserin de dediği gibi tutuklamak için bir sebep değil.Burda aklıma gelen iki açıklama var ya kolpadan nedeni tahmin edemediğim birşey için Şahit ve Samim Akça , Şubat ve Komisere oyun oynadı.Yahut Samim Akça hapishanede de onu öldürebileceklerini düşündüğünden böyle bir hikaye anlattı.Çünkü hikaye normal bir insan için bir masal gibi gelebilirdi ancak bu masalın gerçekliğini bilenlerin bu saatten sonra Samim'i öldürmesi komiserin dikkatini çekebilirdi.Zira sorgu odasına girmeden konuşmasın diye öldrülmeye çalışıldı , sorgudan çıktıktan sonra ise akıl hastnesine yatırılmak üzere götürüldü büyük büyük amir tarafından.Böylece komisere anlattıklarınında bir hükmü olmayacaktı ancak buna rağmen sorgu kayıtlarınıda topladılar.Umarım anlatmak istediklerimi anlatabilmişimdir

Eline sağlık:)

Novak'ın tam ismini izlerken doğru anlayıp anlamadığımdan emin olmadığım için aklımdan geçeni yazmamıştım. Christine veya Christian da olabilir isminde birinin klise tarafından yakılmış olması ve sonrasında kiliseye savaş açmasını çok ironik bulmuştum. Aynı zamanda da hikayeyinin ne kadar özenle ve üzerinde düşünülerek yazıldığını düşünmüştüm.

Ben Samim Akça'nın neden anlattığından çok bundan sonra hikayede nasıl yer alacağına takıldım. Baştan beri izlediğimiz yerin altı da üstü de benim diyen ve güçlü karakterin her ne kadar karizması sonlara doğru çizilmiş olmaya başlasa da:) bu noktadan sonra hikayeye nasıl bir etkisi olacak onu merak ediyorum. Yoksa onu da Aziz Bey gibi uğurladık mı uzunca bir süreliğine? Özkan Uğur'u Samim Akça karakteri ile izlemek inanılmaz keyifliydi benim için. Deli ve Duble gibi renkli yanları olmamasına rağmen sıralamada onlardan sonra geliyordu. Bakalım bu Cuma anlayacağız artık:)

Not:Tam hikayeye dair fazla bilgi içermediğinden ve Novak'a dair olduğundan spoiler içine alma gereği duymadığımı da belirteyim.

samim akçanın veya aziz beyin novak çıkması zor fantezi olur ancak.fakat aziz bey in tarafı ile ilgili tahminim aziz beyin ilk başlarda grilerden olduğu fakat bazı şeylere itiraz edince onu oğlu ile imtihan etmişlerdir.sonrada onlara karşı cephe alarak grilere karşı olan oluşumu başlatmıştır.şubatta da birşeyler farketmiş ve yangında kuyuya bıraktığı şubatı almaya gelmiştir.sonrası malum.ta ki şubat yağmura aşık olana kadar.

Aziz Bey'in oğlu öldükten sonra Grilerden ayrılmış olabileceği benim de aklıma gelenlerden. Eğer Grilerdendiyse ve ayrılma kararı aldıysa yetimhane yangınını pekala Aziz Bey çıkartmış olabilir. Amacı da deneylere son verip Şubat'ı ellerinden almaktır. Kuyuya kendisi saklamıştır. Sonra da kendisi çıkartmıştır. Tabii oğlu bu yangından önce mi öldü bilmiyoruz. Grilerden ayrılma nedeni bumuydu onu da bilmiyoruz. Grilerden ayrıldı mı onu da bilmiyoruz. Grilerdenmiydi ondan da emin değiliz zaten:) Bilmediğimiz ne çok şey var Aziz Bey ile ilgili:)))